OKUL MÜDÜRÜNE HİÇBİR ŞEY BİLMEDİĞİNİZİ SÖLİYECEKSİNİZ. YOKSA CANSUDAN ASLA HABER ALAMAZSINIZ. VE SİZİNDE BAŞINIZ BELLAYA GİRER SEÇİM SİZİN.
Burak bize doğru döndü ve başını salladı. O an kimse konuşmuyordu. Ortamı kurtarmak için babasına dönüp '' baba biz de bişi bilmiyoruz sen odana git ve bu konuyu biraz düşün . Zaten bişeyler öğrenirsek sana haber veririz''dedi. Okul müdürü'' Tamam oğlum ama dikkatli olun ve beni mutlaka bilgilendirin bu konuyuda kimseye bahsetmeyin'' dedi. Hepimiz başımızla onayladık. Okul müdürü yanımızdan uzaklaşırken yeniden telefonlaramıza mesaj geldi. MESAJDA:
-AFERİN. BABANA GÜZEL YALAN SÖLEDİN BURAK BEY...
Burak iiyice sinirlenmişti. Tek kelime bile sölemeden telefonuyla bişiler yaptı. Yine mesaj geldi.Ama bu seferki mesaj buraktandı.
SOĞUK KAHVE İsimli Whatsapp gurubundan mesaj var.
BURAK: Arkadaşlar bu kişi bizi bi şekilde duyuyo ve görüyo. Onun için kimse tekkelime sölemeden burda konuşsun
EMRE: Abi kafayı yiyecem ya kim bizle uğraşıyo Cansudan ne istiyo ?? şu işi bir an önce çözmeliyiz.
SELİNAY: Aynen . Her kim bizle uğraşıyosa bizim okuldan biri olmalı. Belki bizim sınıfta bile olabilir. Belki kapıdan bizi dinliyo bile olabilir dikkatli olun.
MELİH BERKE: Sınıfa girdiğimizde içeriye dikkatlice bakalım .Eğer bizim sınıftaysa kendini bir şekilde belli edecektir.
İCLAL: Hadi içeri geçelim.
DENİZ: Ya ben biraz korktum. Burak bu okulda sana düşman olabilecek kişiler yapmasın.
BURAK: Sakın korkma bu işe ben seni soktum ve seni koruyacağım.Sana kimse zarar veremez. Evet bizim sınıftaki 3-4 kişiyle kavgalıyız.Belki içlerinden biridir. Belli olmaz.
EMRE: Ooo abi yürü be kim tutar seni.
BURAK: Zevzeklik yapma EMRE!!!!
EMRE: Tamam abi ya kızma şaka yaptım :D
O an burağın böle konuşması beni rahatlatmıştı. O bana gerçekten değer veriyordu. Burak bize baktı ve kafasıyla işaret yapıp içeri girdik. İçeri girdiğimizde 2 erkek bize bakıyordu. Biz arka sıraya oturduk. Burağın kulağına eğiilip ''iki çocuk bize bakıyo''dedim.O da''Farkettim''dedi.
5dk sonra derse öğretmen girdi. Hepimiz ayağa kalktık. ''Oturun ''dedi. Burağa dönerek'' dersimiz ne?'' diye sordum. O da ''Fransızca dersindeyiz.'' dedi. Hoca çok güzel bir bayandı. Yaklaşık 27-28 yaşlarında uzun boylu ve orta kiloluydu. Dizlerine kadar kalem siyah bir etek giymişti. Üstüne de beyaz yakaları renkli taşlarla süslenmiş bir gömlek giymişti.Derse öncelikle şöyle başlamıştı.'' Çocuklar ben Fransızca Öğretmeni Dilara ALTUĞ. Bu yıl sizin derslerinize ben giricem ve keyifle Fransızca öğrenicez ''dedi. Selinay, Emre, İclal ve Melih hocayı dikkatlice dinliyordu. Ama burağa baktığımda aklı başka yerdeydi. Kafasını masaya koymuştu. Ve bir şeyler düşünüyodu. Onun yanına yaklaşarak kulağına ''Burak iiyi misin? bişey mi oldu??''diye sordum . O da kafasını yavaşca kaldırıp. 'Deniz' dedi. ''Kim bizimle uğraşıyo bilmiyorum. Ama bulursam yemin ederim mahvedicem.'' dedi. Çok çaresiz görünüyodu. Bende ona ''elbette bulucaz sen merak etme'' dedim . Bana bakarak buruk bir şekilde gülümsedi. Sonunda ders sona ermek üzereydi
Tenefüs zili çalmıştı. Burak '' arkadaşlar kantine inip bişiler yiyelim''dedi. Bizde onaylayıp. Sınıftan Selinayla Emre önden çıktılar. Onların arkasından İclalle Melih çıktı. Bende arkalarından çıkarken Burak bana seslendi'' Deniz bekle beraber gidelim.''dedi. Bende arkama dönüp başımla onayladım. Onun gelmesini bekledim. Telefonu aldı ve yanıma geldi. Birlikte kolidorda yürüdük ve aşşaya indik. Selinaylar bir masaya geçmiş konuşuyorlardı.Bizde onların yanına geçmeden kantine gidip iki kahve aldık. Selinayların yanına geçip oturduk. Biz konuşurken yanımaza doğru bir çocuk yürümeye başladı. Evet bu çocuğu tanıyodum. Selinay okulun ilk günü biraz bahsetmişti. Bu çocuk biraz Selinaydan hoşlanıyomuş. Masaya doğru yaklaştı ve '' Selinay biraz konuşabilirmiyiz??''dedi. Allaaah ortalık iiyice karışacaktı. Çünkü Emre kısakançtı. Emre'' Hayır efendim konuşamazsın.'' dedi. Onurun yüzü düşmüştü . Selinay" Emre nolucak sanki . Yemez merak etme." Emre iiyice sinirlendi. Selinaya dönerek "sadece 2dk"dedi. Selinay da tamam dedi. Selinay kalktı ve bir sonraki masaya oturdu. Neden Emre bu kadar sinirlenmişti anlamadım. ''Emre neden bu kadar sinirlendin anlamadım yani ''dedim.O da '' Deniz bak bu okuldaki kimseyi tanımadan konuşma o Onur denen çocuk bellalı anladın mı??''dedi. O an neye uğradığımı anlamadım resmen bütün siniri benden çıkarmıştı. '' Özür dilerim Emre bey''dedim. ve masadan sinirle kalktım. Sandalyeyi öle bir itirdim ki paat diye yere düştü. Bir an herkes bize doğru döndü. Sonra herkes geri kendi önüne döndü. O an o kadar sinirlendim ki merdivenleri nasıl çıktım bilmiyorum. Benden sonra ne konuştular onu da bilmiyorum. Hızla rastgele bir sınıfa girdim. Sınıf boştu. Okulun güneş almayan tarafına bakıyodu. Perdeler örtülmüş içeri hafif karanlıktı. Bir anda telefonum titredi.
SOĞUK KAHVE İsimli WhatsApp gurubundan mesaj geldi
Burak: Deniz nerdesinn??
Emre: Deniz özür dilerim çok sinirliydim.
Selinay: Deniz nerdesin gelim kız kıza konuşuruz.
Burak: Deniz nerdesin okul güvenli değil. Cansuyu kaçıran bu okulda saklanıyo olabilir.
Lanet olsun ben onu unutmuştum. Bir an korktum. Hemen whatsapp gurubuna döndüm.
Deniz: Şuan bir sınıftayım ama hangi sınıf bilmiyorum. Sınıf çok karanlık.
Burak: Sakın korkma . Kaçıncı sınıftasın ve şube ne??
Deniz: Bilmiyorum. Bekleyin bakayım.
Ayağa kalktım ve sınıfın kapısına doğru gitiim lanet olsun kapı kilitliydi. Ama kim kitlemişti. Şarzım bitmek üzereydi. Guruba döndüm.
Deniz: Burak kapıyı kilitlemişler lütfen beni kurtar. Sınıf çok karanlık. Şarzım her an bitebilir ve benden haber alamayabilirsiniz.
Burak: Lanet olsun.
O an napıcam bilemedim. Köşeye bir yere kıvrandı. Uyuya kalmışım. Uyandığımda aradan yarım saat geçmişti. Telefonum kapanmıştı. Çok korkuyordum. Bir anda kapının kilit bölümüne bir anahtarın girme sesini duydum. Tüylerim ürperdi
-------
Acaba Burak Denizi bulucakmı? yoksa içeri giren burak değilde cansuyu kaçıran mı? yoksa belalı çocukmu ?
Bunların cevabını diğer bölümde alıcaksınız. Bu arada 4.bölümde ufak bir isim değişikli olucak. Yeni bölüm 1-2 gün içinde gelicek....
