tanitim

88 9 6
                                    

Bizim markette oturuyordum en sevdiğim dizimi Doktorları izliyordum.tabi tekrarlarini bin yil geçse yine izlerim .Ve içeriye girenlerle dizi Keyfimin bölünmesi bir oldu ah tamda Zenan'in suat'a ilahi ask edeceği zaman. İçeriye kuzenim mehtap ile bir çocuk girdi çocuk dediğimde en az 19 yasinda falandi uzun boylu esmer tenli siyah gözlü hafif kasli biriydi.onların gelmesiyle benim ayaklanmam bir oldu.Mehtap bana selam verdi bende ona selam verdim.yanindaki çocukla birlikte oturdular.

Bende ayakta kaldim Mehtap çocukla konuşurken çocuğa Halil diye hitap ediyordu. Çocuğu göstererek bana bakti ve "Halil" "kuzenim" dedi. Bende çocuğu hic takmadim yani Halili zaten öyle pek erkeklerle aram yoktu. 18yasimda olmama rağmen bu güne kadar hic sevgilim olmamisti. Evet bir çok kişiden hoslanmistim ama hepside bende gizli kaldi.

Aslında güzel kizdim orta boylu beyaz tenli kahverengi gozlu siyah saçlı orta kilodaydim. Peşimde kosanda çoktu ama ben hicbir zaman boyle ilişkilere sempati duymadim hep saçma ve yapmacik bulurdum. Mehtapla çok sik gorusurduk hep bizim eve veya markete gelirdi. Daha çokta markete gelirdi. Market dediğimde bizim küçük bir marketimiz var. Oraya hep ben bakarim okula gittiğim zamanlarda ise kapalı durur. Aslında öyle is napsin diye gidip bakmazdim.

Sadece orada zaman geçirmek için giderdim. Orasi benim dert ortagimdi en iyi arkadasimdi. En guzel anilarimi orda yasamis,en güzel zamanlar iki orda gecirmistim.

Mehtapla Halil konuşurken bende onlara dinlemek yerine kumanda yi alip bir müzik programı actim. Tabi Doktorlar bitmişti programı acmamla Halilin "kapat sunu!" demesi bir oldu. Ben saskinlikla ona donup bakarken o yine konustu "hit tarzi şarkılardan nefret ederim" ben bu çocuktaki cesarete ve saygisizliga bakip sinirlenirken o konuşmaya devam ediyordu "hem bende daha güzel parçalar var" diyip arka cebinden telefonunu cikarip eline aldi ve bir şarki çalmaya başladı.

Ben yüzümü eksiterek donup Halile baktim oda beğenmediğini anlamis olacak ki hemen kapatti. Mehtap Haliyle dönerek "Büşra yabancı şarkılardan nefret eder tabi Hintçe hariç" dedi. Halil bana bakarak "demek ismin Busra " dedi.Bende zaten ona sinir olmuştum ona dönerek "ne o begenemedinmi?" dedim. Nedense bu çocuğu gördüğüm ilk andan beri bir giciklik kapmistim. Kendini beğenmiş birine benziyordu. Aslında çok yakisikliydi. Tabi bunu ona soyliyecek değildim.

Halil gözlerimin içine bakarak "yoo güzel aslında, çokça kullanilan bir isim ama yinede güzel"dedi. Gitgide sahada çok sinir olmaya baslamistim. Bende "benim ismimi senin begenmene gerek yok sonuçta benim ismim!" dedim. Halil gülmeye başladı ve bana "çok sert bir kiza benziyorsun" dedi. Bende "evet biraz oyleyimdir. Aklin varsa bana bulasmassin"dedim. İçimden artik ne alicaksa alsin ve hemen defolup gitsin diye dua ediyordum. Ha bu arada Mahtabada baya kizmistim. Çünkü Halil benimle boyle konuşurken oda hic ses etmeden bize bakip guluyordu. Allah dualarimi kabul etti olucakki Halil ayağa kalkip dolaptan bir gazoz akdi Mehtabada dondurma aldiktan sonra ücreti ödedi ve bann bakip gulumsedi. Sonrada Mehtapla birlikte cikip gittiler.

Bende üstündeki siniri bosaltmanin en iyi yolunu yapmak için marketten dikip eve gittim. Ve oturup matematik testi çözmeye basladim. 12. Sinifa gidiyordum daha okulun basindaydik. Girecegim sinavi daha dört ay vardi. Ama ben şimdiden o sinavi için heyecana girmiştim bile. Aslında çok calisiyordum ve kendimden emindim. Ama yinede heyecanlanmadan edemiyordum. Tabi bu kadar çok heyecana girmenin bir sebebi de ailemdi özelliklede babam. Babam benim en yuksek puani almami ve en iyi üniversite ye gitmemi çok istiyordu.

Benim okumam ve basarili olmam için elinden gelen herşeyi yapıyordu. Tabi bende caliskandim. Yani bu güne kadar karne günleri eve belgesiz hic gelmedim. Hep çok basarili ve ornek bir ogrenciydim. Benim ailem orta standartlarda yasayan bir aile ama modern bir aileyiz diyemiyicem çünkü bizde öyle kiz erkek ilişkileri pek hoş görülmez hatta bunun ucu ölüme kadar gidebilir. kizlarimiz öyle acik sacik giyinemez öyle sabahtan aksama kadar gezemez barlara, partilere falan gidemez. Hatta babam bizim markete bile bakmama zar zor izin veriyordu.


Sabah uyandigimda basim baya bi agriyordu. Herhalde dun fazlaca matematik calismistim. Hazirlanip okula gittim. Saat 3:20'de okuldan cikip eve geldim. Ustumu değiştirip annemle birlikte yemek yedim ve elime bir test kitabini alip bizim markete gittim televizyona hic dokunmadan oturup coğrafya testi çözmeye basladim. Eşit agirlik ogrencisiydim. Aslında kimyayi,matamatigi ve biyolojiyi çok iyi yaparim ama o fizik yokmu o fizik o benim bu dünyadaki bas dusmanim. Fizik dersi yüzünden sayisala göremedim. Bende el mecbur eşit agirlik bölümünü seçtim.ama yinede bölümünü seviyorum yani tamda olmak istediğim mesleğin bolumu evet ben bir hukukçu olmak istiyorum. Edebiyat dersine bayiliyorum hele felsefe için ölüyorum. Yani o derece seviyorum bide su felsefe hocasi yokmu herhalde bu dünyada ondan iyi insan yoktur.

Testini çözerken öyle dalmistimki herhalde ilk defa coğrafya çözerken bu kadar çok dalmistim. Genelde matematik çözerken kendimi kaybaderim ama bu sefer coğrafyada da boyle oldum. Benli coğrafyadan nefret eden ben eğer boyle olduysam Allah bilir daha basima neler gelecekti. İçeriye giren ayak sesleriyle basimi egdigim test kitabinin üstünden hafifçe doğrultup gelene vaktim içeriye giren Halil di. Ben ona "hayirdir" dercesine bakarken o gelip direk yanindaki sandalyeye oturdu. Az önce ona bakarken gözlerinde sanki bir anligina hayal kirliliğini yakalamistim. Daha bir çok şey verdi ama cozemiyordum zaten yeni dun tanistigim biriydi o hakkında hiçbirşey bilmiyordum.

Bana bakarak "neden hepiniz boylesiniz?" dedi ben ne olduğunu anlamayan gözlerle ona bos bos bakarken o yine "biliyormusun hepiniz aynisiniz!" dedi bende ayağa kalkarak "ne sacmaliyorsun sen? İsin yoksa hemen defolup gidermisin?" dedim. Oda ayağa kalkti ve bana "aslında sen çokta diğerlerine benzemiyorsun onlar gibi kendini sevdirmeye calismiyorsun onlar kadar kendine özen gostermiyorsun ama yinede sonuçta onlar gibi kizsin" dedi. Ben hala ona birşey anlamayan bos gözlerle bakarken birden ne olduğunu anlamadan belinde iki elin bana sikica sarildigini farkettim evet Halil bana sariliyordu. Ama ben ona sarilmiyordum ben su an sok geciriyordum . çünkü bu guue kadar elime erkek eli bile degmemisti ama su an yeni dun tanistigim bir erkek bana sariliyordu. Kalbim hizlica atmaya baslamisti bile ama heyecandan değil korkudan. Birinin bizi boyle görme korkusundan. Tam elimi kaldirip Halili itecekken babamin sesini duymamla kapiya doğru dönmem bir oldu. Evet bana seslenen babamdi . Büşra diye kukreyen babamdi.

Eder nasil buldunuz ilk bolumu? Yorumları bekliyorum özellikle canim sinir arkadaşlarından kendinize iyi bakin görüşmek uzere

















AFFEDEMEM (Ara Verildi)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin