Free Wifi

200 8 4
                                    

İsmim Masha ve 16 yaşındayım. Rusya'da küçük bir kentte yaşıyorum. Babam fazla para kazanmıyor ve ailem varlıklı değil. Masrafını karşılayamayacağımız bir sürü şey var. Bu şeylerden bir tanesi internet.

Bir gün okuldayken arkadaşlarımdan biri bana internete bedava giriş sağlayan bir servis olduğunu söyledi. Dediğine göre tek yapmam gereken "Free Wifi" isimli ağa bağlanmakmış ve ondan sonra ödeme yapmadan istediğim kadar internette dolaşabilirmişim. Kulağa gerçek olamayacak kadar güzel geliyordu.

O akşam eve geldiğimde denemeye karar verdim. Leptopumu açtım ve "Free Wifi" isimli ağı arattım. Sinyal çok iyiydi, ağı seçip "Bağlan" yazısına tıkladım. İnternet sayfası açıldı; siyah arka planlı, sinsi kırmızı harflerle yazılı bir mesaj vardı:

"Free Wifi'ye hoşgeldiniz! Ziyaret ettiğiniz için teşekkürler! Hiçbir ödeme yapmanız gerekmiyor. Hiçbir şekilde üyeliğe de gerek yok. Tek istediğimiz ziyaretçilerimiz hakkında bir kaç basit bilgi. Lütfen soruyu cevaplayın."

Sayfada 4 tane resim vardı. Bir otobüs, tekne, tren ve uçak.

Altında da bir soru vardı:

"Genellikle hangisini kullanırsınız?"

Okula bisikletle gidiyordum, babamın arabası yoktu ve tatile çıkacak kadar da paramız yoktu. Bu ulaşım araçlarından hiçbirini kullanmıyordum, bu yüzden rastgele seçim yaparak trene tıkladım.

Ekranda bir "Teşekkürler." mesajı belirdi ve sonra, internette gezebiliyordum. Çok mutlu olmuştum. Bütün sorunlarımın sonuydu bu. Artık Facebook açabilir, arkadaşlarımla Twitter ve İnstagram'dan konuşabilirdim.

Ancak sonraki gün, televizyonu izlerken program son dakika gelen bir haberle bölündü. Haber muhabiri korkunç bir kaza olduğunu söylüyordu. Bir tren tam da köprüyü geçerken raydan çıkmıştı. Bir kaç vagon aşağıdaki nehire gömülmüş ve insanların neredeyse tamamı ölmüştü.

Dehşete düşmüştüm. O an, önceki gece ziyaret ettiğim web sitesi aklıma geldi. Trenin resmini seçmiştim. Kendimi bunun bir tesadüf olduğuna ikna etmeye çalıştım. Yani uçağın resmini seçseydim ne olacaktı? Bugün düşmüş bir uçak mı olacaktı? Düşüncesi bile gülünçtü.

O gece bir kez daha interneti kullanmam gerekti. Free Wifi ağına bağlandım ve tekrar aynı sayfa çıktı karşıma. Bu kez soru farklıydı.

4 tane ev resmi vardı. Bir *bungalov, 2 katlı bir ev, 3 katlı bir ev ve bir apartman.

Aşağısında, büyük uğursuz harflerle soru vardı:

"Nasıl bir evde yaşıyorsunuz?"

Ailem bungalovda yaşıyordu, tam da seçmek üzereyken kendimi durdurdum. Parmağım farenin tuşu üzerinde gezindi, ama tıklayamadım. Ya şüphelerim doğruysa? Diye düşündüm. Salakça bir düşünceydi, ama şansa bırakamadım.

Bunun yerine, apartmana tıkladım, ne olur ne olmaz. "Teşekkürler" mesajı belirdi, ve internete tekrar girdim.

Ertesi gün okulumun yanındaki apartman yandı. Şans eseri yangın gündüz oldu, bu yüzden insanların çoğu evde yoktu. Yangında yaklaşık 20 kişi ölmüştü. Polis kundak ihtimalinden şüphelendiğini söyledi.

Endişelenmiştim. Şimdi, bir tesadüften daha fazlasıymış gibi görünmeye başlamıştı. Ne kadar delice görünse de, bu trajedilere Free Wifi'nin neden olduğunu düşünüyordum. Eğer bir daha bu işe bulaşmazsam daha iyi olacağına karar verdim.

Ancak o gece, kendimden şüphe etmeye başladım. Ne kadar düşünürsem o kadar aptalca görünüyordu. Paranoyak mı oluyordum? Sadece Free Wifi'ye bağlanmak nasıl olur da 100'e yakın insanın ölümüne sebep olabilirdi? Böyle bir şeyin mümkün olduğuna kim inanırdı?

Yaklaşık 1 saat düşündükten sonra kendimi, bunun acayip bir tesadüf olduğuna inandırmıştım. Leptopumu çıkardım, açtım ve Free Wifi'ye bağlandım.

İnternet sayfası yine açıldı. 4 resim daha vardı. Resimleri görünce dehşetle nefesimi tuttum.

Annemin, babamın, kardeşimin ve benim resmimdi...

Aşağıda, büyük, uğursuz, kırmızı harflerle soru vardı:

"Bunlardan hangisi en sevdiğin aile üyen?"

 Korkunç BilgilerHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin