Bölüm 1: Başlangıç

64 9 5
                                    

"Bebeğim lütfen kırma beni. Mezun oluyoruz ve bunu kutlamamız lazım."
"Balolar bunun için var Harry"
Harry. O benim hayatımın aşkı. Mezun oluyoruz ve lise bitiyor. Harry'nin arkadaşı Zayn bir parti veriyor ve ben gitmek istemiyorum. Partiler hiç bana göre değil. Zaten Harry'le çıkmadan önce çağrılmıyordum bile. Onunla bu yılın başında çıkmaya başladık. Ben sessiz sakin kendi halinde bir kızdım. Müzik sınıfında değilken. Şu hayatta 4 değerlim vardı; Ailem, müzik, tasarım, Harry.
"Baloların öğretmen kontrolünde olduğunu biliyorsun değil mi? Hadi ama çok eğleneceğiz. Gelmezsen bir parçam eksik olacak." O güzel yeşil gözlerini benim mavilerime sabitlemiş öyle tatlı bakarken onu reddedemeyeceğimi biliyordu. O yüzden sürekli bunu yapıyordu. "Harry kes şunu. Ciddiyim. Har-." Dayanamadım ve kıkırdamaya başladım. "Ah Tanrım! Tamam tamam geleceğim. Böyle yaparsan seni reddedemeyeceğimi biliyorsun." Partiler bana göre olmasa da onun yüzündeki mutlulukla bu geceyi atlatacağıma inanıyorum. " Sana seni çok sevdiğimi söylemiş miydim?"dedi. Onun bu haline bayılıyorum. Aslında her haline bayılıyorum. Onu o olduğu için seviyorum. Yapmacık ve sahte bir insan değil. "Seni senin beni sevdiğinden çok daha fazla sevdiğimi söylemiş miydim?" " Peki ben sana senin benim seni sevdiğimden çok daha fazla sevdiğinden çok çok çok daha fazla sevdiğimi söylemiş miydim?" Ah, bu konuşmayı eğer hemen kesmezsem yemin ederim sabaha kadar burda kalırız. Ve evet daha önce telefonda bunu yaşadık yaklaşık 5-10 dakika böyle sürdü sonra nerde kaldığımızı kaybettik ancak öyle bıraktık. "Hayır bilmiyorum." "Se- ne bilmiyor musun? Ah, o zaman göstermeliyim sanırım."dedi ve koridorun ortasında beni kendine çekerek öpmeye başladı. Hafifçe ittirdim. "Tanrım, Harry!"dedim azarlar bir şekilde. "Okuldayız farkında mısın?" Utanmıştım ve kesinlikle kızarmıştım. Utandığımı bile bile bunu yapması sinirime dokunuyordu ki bunu da biliyordu. "Utanınca öyle tatlı oluyorsun ki seni hiç yanımdan ayırmamak için içime sokasım geliyor." Bu laf hoşuma gitse de sinirli olduğumu anlaması için gözlerimi devirdim ve hemen sağımdaki müzik sınıfına girdim. En öndeki boş sıraya oturdum. Köşedeydi ve sol tarafımda Jason, arkamda ise Amy vardı. İkisi de çok yakın arkadaşımdı. "Hey, sen iyi misin kızgın görünüyorsun."dedi Amy. "O kıvırcık yine ne yaptı? Bak biliyorsun ki hala benimle olabilirsin. Tamam dediğin an gider o kıvırcık kafayı döverim." Jason'ın bu sözlerine sadece güldüm çünkü biliyordum ki şaka yapıyordu. Biz konuşurken Jason'ın arkasındaki sıraya oturmuş ve bizi dinleyen Harry, Jason'ın ensesine bir tokat geçirdi. Jason onun geldiğini fark etmemiş olacak o darbeden sonra şaşkımca arkasını döndü. "Dostum tam burdayım ve sen benim kız arkadaşıma asılıyorsun. Her neyse seni saat 19.30'da alırım bebeğim uygun mu?" Sadece kafamı evet anlamında sallamakla yetindim. "İzzie, akşamki partiye mi gidiyorsunuz yoksa?" Hiç istemediğimi belli edecek bir sesle "Hıhım"dedim. "Ah,İzzie! Bu dersten hemen sonra çıkıyoruz ve sana elbise bakıyoruz. Hiç vaktimiz yok. Nasıl yetiştireceğiz seni?" Amy ve şu hazırlanma düşkünlüğü. Amy ne için olutsa olsun hazırlıklara önem verir. Parti, balo, akşam yemeği, misafirin katılacağı kahvaltı. Mükemmellik takıntısı gibi bir şey. "Ama coğrafya var ve-" "Yıl bitti sayılır bir şey olmaz." Ha bir de inatçı keçinin tekidir. " Tamam. Nasıl istiyorsan?"

******************************
"Bu son. Başka elbise yok. Olursa bu, olmazsa seninkilerden ödünç alırım anlaştık mı?" Bir yandan 27. elbiseyi denerken -evet saydım tam olarak 27. bu- bıkkınlık geldiği için Amy'ye sesleniyordum. "Bunun olacağına eminim. Eğer olmazsa söz." Elbisenin kemerini de taktıktan sonra --medya-- kabinden çıktım. "Nasıl?" Amy yüzünü buruşturdu ve "Ihmm şey-" dedi. Derin bir nefes aldım. "Harika olmuş bunu alıyoruz."dedi. "Oh. Sonunda. Artık eve gidebilir miyiz"dedim dudaklarımı sarkıtarak. Beklediğim cevap 'Elbette'ydi ancak sadece bir hayalden ibaretti. "Hayır. Daha ayakkabı bulmalıyız."dedi. İnleyerek kabine döndüm.
******************************

Uzun bir arayışın ardından uygun ayakkabıyı da bulmuştuk.

Saat 18.30 olmuştu. Sadece bir saatim kalmıştı. Amy de bunu fark etti ve beni bileğimden sürükleyerek kendi evine kaadr yürüttü. Neymiş taksiyi beklerken vakit kaybediyormuşuz. Acaba bana 27 elbise denetirken aklı nerdeydi? Hızlıca odasına çıktık. "İzzie. Şimdi sana ne dersem yapacağın konusunda bana söz veriyor musun? Sonuçta parti konusunda uzman olmasam da senden daha tecrübeliyim." Haklıydı. Zaten dediğini yaptırana kadar susmayacaktı."Peki, tamam." Dolabının derinliklerinde bir şeyler aramaya başladı. Ben küpe, yüzük diye düşünürken bir çift çok seksi iç çamaşırı ve 'şimdi seni o kararından pişman edeceğim ama söz verdin bir kere' gülüşünü atıyordu. "Çok gıcıksın ama sorun değil. Ne de olsa kimse görmeyecek."dedim ama içim çok huzursuzdu. "O kadar emin olma tatlım. Hem belki de vakti gelmiştir. Bilirsin. 'Çiçeğini' vermenin. 1 yıldır berabersiniz ve o seni sevdiği için tek kelime bile etmedi. Ona mezuniyet hediyesi verebilirsin." evet, yibe kızarmıştım. "Tatlım utanılacak bir şey değil bu. Herkes yapıyor sadece korunmayı unutmayın."dedi ve göz kırptı. Belki de haklıydı. Zamanı gelmişti. "Tamam. Yapacağım. Bunu gerçekten yapacağım çünkü haklısın o beni sevdiği için türk kelime etmedi. Şimdi de ben onu sevdiğim için bunu yapacağım."bunalardan bahsederken ben çoktan giyinmiş, rujumu ve rimelimi sürmüş hazırdım. Saçlarım doğal haliyle güzeldi zaten. "Korunmayı unutmayın!"diye bağırdı arkamdan. Güldüğü belliydi. Ben olsam ben de gülerdim. Kendi kendime söylendim "Unutma, sakin ol. Bu kötü bir şey değil. Hem Harry bunu hak ediyor."

Herkese selam! Bu hikaye uzun süredir yayımlamak istediğim ancak önüme sürekli bir engel çıkmasıyla yayımlayamadığım bir hikayemdi sonunda bunu yapabildiğim için çok mutluyum. Bu bölümü yazarken kapak ve oyuncular için çok yardım aldım nilozahali ve queenofpuskevit size çok teşekkür ediyorum ve kocaman öpüyorum.

Medyalar konusunda da yardım eden üç kişi daha var ancak sadece ikisinin watty ismini biliyorum. SimgeGndodu Malikforrever ve Şeyda sizlere çok teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız. Medyalar konuusnda bana çok destek oldunuz. Sanki final yapmışım da veda ediyor gibi hissettim. Ay o günleri de görürüz umarım. Sonuçta her şey yeni başlıyor.
Unutmadan söyleyeyim bir daha bu kadar uzun bölüm yazabilir miyim emin değilim. Yazamazsam nolur affedin.

Love You GoodbyeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin