DG 2

21 3 0
                                    

"Ben seni seviyorum. Senin gibileri değil!"

Beni yıkan cümle bu olmuştu işte. Duyduğum anda gözlerim dolmaya başladı. Bu kadar mı seviyordu beni? Ben bu kadar mı kötü biriydim de çocuğun hislerini göremiyordum? Her şeyden kaçmak istiyordum. Yine. Arkamı dönüp koşar adımlarla gitmeye başladım. Adımlarım daha da hızlandı , hızlandı , hızlandı. Ve koşmaya başladım. Gözlerimden düşen yaşlar , koşmamın etkisiyle çıkan rüzgarla birleşince yüzümü üşütüyordu. Sahile gittim , kulaklığımı taktım ve müzik listemde öylesine bir şarkı açtım. Ve başladım hıçkıra hıçkıra ağlamaya. Acaba o çocuk için mi ağlıyordum ? Yoksa kendime acıdığım için mi ağlıyordum? Bilemiyorum. Kafamdaki düşünceleri bir tarafa bırakamıyordum.

Telefonum çalmaya başladığında birden irkildim. Ekrana baktığımda ' Yakışıklım ' ismini gördüm. Abim arıyordu. Açtım telefonu :

- Efendim ?

- Nerdesin?

- Sahildeyim.

- Napıyon orda?

- Müzik dinliyodum. Noldu?

- Okuldan çıkma saatinin üstünden 2 saat geçti ne eve geldin ne haber verdin.

- Unutmuşum ya.

- Sana noldu? Sesin kötü geliyo

- Yok bişeyim.

- Neyse eve gelde hadi. Gezmeye götürüyüm seni.

Olabilirdi aslında biraz kafamı dağıtsam kötü olmazdı. Eve gitsem şimdi odamdaki 4 duvar üstüme üstüme gelecekti.

- Tamam geliyorum. Hadi görüşürüz.

-Görüşürüz abim.

Telefonu kapattım . Saate baktım cidden 2 saattir burdayım. Ne çabuk geçti zaman? Telefondan ön kamerayı açtım . Yüzüme baktığımda sadece göz altlarımın hafif şiştiğini gördüm. Çatmandan suyumu çıkardım ve elimi yüzümü güzelce yıkadım . Peçeteyle sildikten sonra gözaltlarım daha iyi durumdaydı. Ayağa kalktım çantamı sırtıma taktım. Ev zaten sahile çok uzak değildi. Yürüyerek 15 dakikada vardım eve. İçeri girdim. Saate baktığımda 16.20 olduğunu gördüm. Hemen odama çıktım çantamı bırakıp banyoya girdim. Çıktıktan sonra saçlarımı kuruttum ve doğal haliyle serbest bıraktım. Dolabımdan siyah dar pantolonumu ve beyaz üzerinde tatlı bir fil olan tişörtümü çıkarttım. Hemen üstüme giydim ve aşağı indim. Saat tam 17.00 . Rekor kırmışım dfkjvndfkkn . Abim ve annemin mutfaktan sesi geliyordu. Mutfağa gittim . Önce annemi sonra sonra abimi öpüp hazırlanmış vaziyette beni bekleyen masaya oturum. Nasıl acıktıysam anında yemeklere dalmaya başladım . Abimin

- Kaç aydır açsın abim sen ?

sorusuna maruz kalsam da aldırmadım ve yemeye devam ettim. Bende yeyip yeyip kilo almayanlardanım bu huyumu çok seviyorum. Sofrayı toplamada anneme yardım ettim. Abim mutfağa geldi

- Hadi hazırsan gidelim abim.

dedi. Daha sonra anneme dönüp :

-Anne biz biraz dolaşır geliriz.

dedi. Bu sırada bende

- Yemeğe beklemeyin. Biz yemeği yer de geliriz.

deyiverdim. Abim bana şaşırmış gözlerle bakarak:

- Daha ne yiyecen? Yeni süpürdün ya sofrayı .

dedi fdjvkdfjlkl. Annem bize bakıp gülmeye başladı. Hiç aldırmadan kapıya yöneldim . Üstüme kot ceketimi giydim ve süperstar larımı giyip dışarı çıktım. Arkamdan abimde geldi eve evin önüne çektiği Audi a4 üne doğru yürümeye başladık. Sırf ben çok istiyorum diye babama Audi a4 aldıran canım abimi burdan öpüyorum vfdnjhgkjdl. Kendimi arabaya fırlattım ve radyoyu açtım. Neden radyoyu açtım bilemiyorum vdfhkjd. Ve şarkıyı duyunca bir çığlık attım . ' Willy William - Ego '

Sesini sonuna kadar açtım ve kendimce dans etmeye başladım. Telefonu çıkarttım Snapchat'e girdim ve saçma sapan snaplar atmaya başladım. Ne kadar abimin 'salak bu ' bakışlarına maruz kalsamda aldırmadım. O sırada Cemre mesaj attı :

- Nabün best ?

Anında cevap verdim:

- Abimle dışarı çıktık öyle arabada kopuyom best sen nabün?

- Mehmet abime selamlarrrrrrrr jfdshkjdfk . Bizde abimle dondurma almaya gidiyoz öyle.

- oooooğğğğ Ömer abime selamlaaarrrrrrrr .

Abime Cemrenin selamını ilettikten sonra tekrar telefona döndüm. Mesaj geldi.

- Nereye gidiyonus?

- Beyoğlu

Gözümü telefondan ayırdım ve dışarı baktım. Ne çabuk geldik biz öyle nvfdkjhjfkd.

Arabaya uygun biyere çektik ve kapıyı açtım tam çıktım derken bi çocukla çarpışmam bir oldu. Pardon çocuk mu dedim? Taş, kaya, meteor. hemen atıldım :

- Ayyyy çok özür dilerim. Farketmedim bian

- Asıl ben özür dilerim dikkatli olmalıydım.

o sırada abimin sesi geldi

- Doğa yürü hadi

- Geliyorum.

çocuğa döndüm ve tekrar özür dileyerek abimin yanına gittim.

- Ne o çocuğu beğendin heralde ayrılamadın bi

- Ne yalan söyleyim taş çocukmuş valla kim olsa ayrılamazı jksdgjkjsgl

- Doğaaaaa!!!!

- Şaka şaka ( çarpıldı) kıskanma vnfdgnjkdfk

-Ne kıskanacam be ben çevreye güvenmiyorum zaten

-Hıhı tabi tabi ondan vfjdkghdfk

...

- Doğa yeteeeer oturak bi yere yaaaağğ.

tam 1.5 saattir durmadan yürüyoruz. Bıkmadım jvdfkhfdkj. Gördüğümüz bi dükkana girdik ve oturduk bi masaya . Abimin yakarışlarını duymazdan gelerek garsonu çağırdım

-Buyrun efendim.

-Ben bi patates kızartması bide kola alıyım . Abi sen ne istersin?

-Aynısından

-Tamam efendim 10 dakkaya hazır.

dedi ve gittiğğ.

Tam önüme dönerken gözüme birisi çarptı oturmuş bana bakıyordu. Bi dakka Bi dakka bu çocuk benim arabadan inerken çarptığım çocuk değil miğğ? Önüme döndüm arada sıarada kaçamak şekilde bakıyotum hala bana bakıyor . Yanındaki taş çocuğa bana bakarak bişeyler söylüyor. Siparişlerimiz geldi hiç aldırmadan tabağımı sömürmeye başladım . Biyandan da abimle konuşuyoruz. O kadar çok kıyafet, KİTAP , ayakkabı falan aldım ki abim yakarış içinde söyleniyordu vfdsjhbvgkf. Lavaboya gitmek için kalktım. Elimi yüzümü yıkadım geri dönerken kapının orada o çocuğu gördüm birini bekliyomuş gibi bir hali vardı . Önünde geçerken

-Doğaa

dedi. Adımı nerden biliyo ki? aaaa tabi çarpıştıktan sonra abim adımı söyleyerek çağırmıştı

-Efendim

dedim. Biraz kem küm etti ve

- telefon numaranı alabilir miyim?

Yoh canım daha neler fvxjvkdfsk

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 08, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

DOĞA GÜZELİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin