Uyandığında sabah olmuştu. Yatağından güçlükle doğruldu, başı ağrıdan çatlayacak gibiydi. Gözlerini yarı açarak etrafa bakinmaya başladı sanki kendi odasını ilk defa görmüş gibiydi. Her metrekaresini derin derin inceledi. Ayağa kalmak için yatağınin yanında ki komidinin üzerine elini koyarak destek almaya çalıştı. Ilk önde yapamadi üzerinde büyük bir ağırlık vardı sanki. Biraz bekledi artık bu halinden sıkilmis olacak ki ani bir hamle yapıp ayağa kalkmayı başardı ve lavobaya gitti. Elini yüzünü yıkarken gözü aynadaki yansimasina çarptı. Yüzünde dün akşam ki yaşananların izi vardı sanki. Bir gecede yaşandığını hissetti Duygu. Birden aynada kendi yüzü değilde Felix in dün geceki donuk yüzünü gördü sanki. Gözlerini aniden kapadı. Birkaç saniye sonra tekrar açtı ve yine Felix in yüzünü gördü. Bu sefer gözlerini kapatıp kafasını sağa sola salladı kendi kendine ;
-ben hiç iyi değilim dedi
Gözlerini açtı ama aynaya bakmaya cesaret edemeden yüzüne birkaç defa şu çarptı ve yüzünü havlu ile kurulayıp odasına gitti. Gozune yastigin altindaki telefonu ilişti Felix in arayip aramadigi merak edercesine telefonu yastigin altinda hizla cekip aldi. Ekran kilidini actı. Felix in ne aramadigini ve mesaj atmadigini gorunce yuzunde duygusuz bir ifade oluştu. Hakliydi Felix deli gibi asik oldugu kiz kendisini sebepsizce bırakmıştı. Duygu bu yüzden hiç kızıyordu. Yeni başlangıçlar yapmak istiyordu hayatında gerekirse Miami den gitmek ama nereye gidecegini de bilmiyordu Duygu.
Dünden kalma kıyafetlerin içinde bunalmıştı , dolabini açtı ve içinde tişört ve şort çıkardı. Üzerini hızla değiştirip dağınık saçını toplayıp odasından çıktı. Salona girdiğinde Sultan teyze kahvaltı hazırlıyordu. Arkadan sessizce yaklaşarak sarıldı ve yanağına bir öpücük kondurarak konuşmaya başladı.
- Günaydın Sultan Hanim yine dokturuyorsun ellerine sağlık.
Sultan teyze Duygu ya döndü ve yanaklarını okşayarak;
- Kuzum için herşey yaparım. Geç otur anneler şimdi gelir soğumadan başlayalım.
Duygu gözlerini kısarak gülümsedi ve masadaki yerine doğru yürüdü sandalye kendine çekerek oturdu. Hemen ardından salon kapısın da Çağrı ve annesi belirdi. Masaya doğru yürüdüler. Çağrı yine herzamanki gibi gırgır samatayla baş köşeye oturdu. Annesi ise Duygunun yanındaki boş sandalyeye oturdu. Sessiz bir şekilde kahvaltı yapmaya başladılar. Birden Sevinç Hanim Duygu a merak edici bir ifadeyle bakarak konuşmaya başladı
-sahi Duygu dün Felix ile ne oldu , gelince anlatırsin diye düşündüm hemen oda na gidip yatmissın , gece odana geldim öylece uyumuş un kıyafetlerini bile değiştirme gereği duymadan. Bir sorun yaşamadın umarım.
Duygu annesini sessiz bir şekilde dinledikten sonra güçlükle yutkunarak
- Konuştuk ve ayrıldık.
Sevinç Hanımı bu cevap pek tatmin etmesede, üzerine gitmek istemedi. Çünkü biliyordu ki bu kısa cevabın altında Duygu yu paramparça eden bir gerçek var.
Duygu doyduğunu söyleyerek masadan kalktı koridor a doğru giderken salonun ortasında duran büyük sehpanin üzerinde ki telefon çalmaya başladı.
Çağrı yerinden kalkıp koşar adımlarla telefonun olduğu sehpaya yöneldi.
Arayan babasıydi açma gereği duymadan annesine uzattı telefonu. Sevinç hanim telefonu açtı ve konuşmaya başladı
Sevinç : Alo
Behzat: Alo sevgilim
Sevinç hanim bıkmis bir ifadeyle cevap verdi
Sevinç: Efendim
Behzat : Nasılsın hayatım ? Çocuklar nasıl size çok özledim
sevinç hanim yerinden kalktı ve kendisini salon kapısında izleyen Duygunun yanından seri adımlarla geçti ve odasına gitti . Hemen ardından kapıyı içerden kilitledi ve ses tonunu yükselterek Behzat Bey le konuşmasına devam etti
S : Nasıl miyim nasıl olabilirim sence? Yaklaşık 8 yıldır gelmedin buraya kafana estikce arıyorsun. Bunun adı özlemekse ben bişi demiyorum
B : Bitanem neden bu kadar parladin birden. Sana her defasında söylüyorum burda işler çok yoğun kafamı kasiyacak vaktim yok işler yoluna girdiğinde sizi getirtmeyi düşünüyorum zaten. Lütfen beni anla sevgilim
S: Hep aynı bahaneler senden de bu bahanelerinden de bıktım artık !
B: ......
S: Susarsin tabi çünki sonuna kadar haklıyim
B: Bitanem yaşam koşullarınız kimsenin sahip olamayacağı kadar eşsiz
Sevinç hanim burnundan solumaya başladı
S: Ben senden bu lüks yaşamı bu villayi bu korumaları istemiyorum yanında olmani istiyorum !
Diyerek telefonu Behzat beyin yüzüne kapattı.
Telefonu yatağına sert bir şekilde fırlattı ve kapıyı acti. Karşısında Duyguyu görünce birden geriye doğru sendeledi içinden "umarım konuşmaları duymamistir" diye geçirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAVİYE HASRET
Teen FictionHayatı yalan uzerine kurulu Duygu Hayatını babasının ölum sebebine adamış Akın Hayatını hırs hırçınlığına kaptırmış aşktan uzak Ezgi Hayat onları bir yerlerde birleştirseydi ne olurdu ? Beklenmeyen olaylar,aci , ask hepsi bir arada . Hepsinin t...