Karavan

İkiside bir anda arkasını döndü

Biz gizemle kahkahalarla gülüyoruz tabii

'Sizin kadar salak birilerini görmedim' dedim kahkahalarımın arasında

İkiside bize 'Mallar' bakışı atıp önlerine döndü

***

'Yağmur'

'Yağmur kalk hadi'

Bir anda bir el kafamdan beni ittirerek kaldırdı tabii bende o sırada uyuyor olduğum için dengemi kuramıyıp vücudum yere kafamda yan koltuktakı çocuğun bacaklarına düştü

Uykuyla gözlerimi araladım, çocuk bana sırıtarak bakıyordu

'Ay çok özür dilerim' diye hemen kalktım ve yerime baktım

'Gerizekalı arkadaşım itmiş kusura bakma'

'Rica ederim ' dedi ve dostça bir el uzattı

Uzattığı eli dostça sıktım

O sırada göz ucuyla Gökhanların koltuğuna baktım, zerre takmıyorlardı

Ne bekliyorsam

Elimi çektim ve Gizeme döndüm

'Ne uyandırıyorsun gerizekalı' diye kafasına vurdum

'Geldik mal 5 dakika kaldı iyilikte yaramıyor'

'Adam gibi uyandıramadın mı çocuğun üstüne düştüm'

'Uyanmadın ki'

Oflayarak eşyalarımı toparlamaya başladım ve çok geçmeden otobüs durdu

'HOYDO ÇOCOKLOR GOLDOK'

Yine aynı adam

Gizemle indik ve bavulları alıp herkes gibi ormanlık alanın ortasında hocayı bekledik

ve uzaktan yine o kır saçlı adam gelmeye başlamıştı da Gökhan kulağıma eğildi

'Kim olduğumu merak ediyordun değil mi?'

'Artık bir önemi yok'

'Şimdi öğreneceksin'

'Evet çocuklar hoşgeldiniz tekrar'

'Hoşbulduk!' Diye bağırdı Zeki

Başka kimse bağırmadı zaten

'Şimdi bu ormanlık alanda kene dir zehirli böcektir yok çok iyi bir yer seçtik ve ilaçladık temizledik siz gelmeden önce, burada 2 li karavanlarda yaşayacaksınız karavanlarımız gayet güzel ve büyük olacaktır'

Gizem beni dürtüp gülümsedi

'Ayşe-Helin, Fırat-Doruk ......'

Heyecanla isimlerimizi bekledik

'Gizem-Yağmur'

'Gökhan-Can'

Biz gizemle çaktıktan sonra Canla Gökhana baktık gayet sakinlerdi, sanki böyle olacağını biliyolarmış gibi

'Gizem, Yağmur gelin' diye bir adam bizi çağırdı ve karavanların olduğu yere götürdü

Ama hala Gökhanın kim olduğunu öğrenemedim, aman boşver

Burada ortada oturma yerleri, ateş yakma yeri ve büyük uzaklıkta etrafını saran karavanlar vardı

'Burası sizin ki' diyerek iki adet anahtar verdi

'Teşekkürler' diyerek iki anahtarı da aldım. Birini de Gizeme verdim

Heyecanla kapıyı açtım ve büyük karavanımızla karşılaştık, çok güzeldi zaten gitmek istendiğinde arabanın arkasına bağlanan türdendi yani yeterince büyüktü