Kaçak

Olamaz!

B:Cidden kaçacak mıyız? Ben uyuyacağım.
D:Hadi uyan! Uzun bir yolculuk bizi bekliyor!
Beyza horlar...
D:Peki... Sen istedin...
Beyza halsiz bir şekilde konuşur:
B:Demir 5 dakika daha.
D:O 5 dakika sonra 1 saat oluyor.
B:Amaaaan! Ne halin varsa gör!
D:İyi madem gelmiyorsun. Ben seni getirtirim.
B:Demir beni taşımak zorunda değilsin. Hadi uyuyalım işte. Hiç halim yok.
D:Beyza, bu çocuğun olmasını istemiyor musun?
B:İstiyorum.
D:Eee! İşte kaçalım! Yoksa bu çocuk olmayacak!
B:Nereye kaçacağız peki?
D:Bilmem. Bir pansiyon ayarlarım orada kalırız.
B:Ben pansiyonda mı çocuğumu doğuracağım?
D:Hayır. Akıllı. Pansiyonda birkaç gün kalırız sonra gideriz bakarız yolumuza.
B:Ben gelmiyorum. Daha nereye gideceğimizi bile bilmiyoruz.
D:Beyza lütfen.
B:Hayır. Ben burada yatıyorum. İyi geceler!
D:Beyza!
Beyza horlar.
D:Offffff!

Demir birkaç dakika sonra Kendi ve Beyza'nın eşyalarını toplar. Üstüne bir tane ceket örtüp kucağına alır. Ve evden çıkar. Hava gayet iyiydi. Beyza Demir'in kucağında mışıl mışıl uyuyordu. Ama bazenleri de çok kötü horluyordu. Ani horlamalarda Demir biraz olsada korkuyordu. Sonunda pansiyona geldiler. Lüks bir pansiyondu. Görevli odayı gösterdi. Oda biraz küçük olsada yaşanacak bir yerdi. Beyza'yı yatağa yatırdı. Yorganı üzerine örttü. Mışıl mışıl, rahat bir şekilde uyuyordu. Demir televizyonu açtı. Birkaç programa baktı ve sonra Beyza'nın yanına yatıp uyudu...
Beyza gözlerini açtı. Yanında Demir vardı. Beyza etrafa bakındı. Buranın ev olmadığını anlamıştı. Pansiyondaki bir oda olduğunu anlamıştı. Demir'e baktı. Demir'in sapsarı saçlarına baktı. O sapsarı saçları, onu çok sevimli yaptığını biliyordu. Biraz saçı ile oynamak istedi. Okşadı, oynadı. Oynaya oynaya Demir uyandı. Demir arkasına döndü. Beyza'nın yaptığını anlamıştı. Sonra Beyza'ya küçük bir gülücük attı. Beyza'da ona. Gözlerinin içlerine içlerine doğru baktılar. Demir'in deniz gibi gözleri, Beyza'nın kömür gibi gözleri. Birbirlerine öylece bakıyorlardı. Onlar için göz göze gelmek sanki günaydın demek gibiydi, konuşmak gibiydi. Demir biraz esnedi. Beyza'da onun arkasından esnemeye başladı. Hani olur ya, esnersin ve gözünden bir yaş gelir. İşte Beyza'ya aynısı oldu. Demir eli ile Beyza'nın o göz yaşını sildi ve:
-Günaydın
Dedi. Beyza'da dedi. Demir Beyza'nın yanağını okşamaya başladı. Bunun Beyza'nın hoşuna gittiğinin farkındaydı. Demir Beyza'nın karnına dokundu. Beyza da elini Demir'in elinin üzerine koydu. Beyza mutluluktan ağlamaya başladı. Demir'e sımsıkı sarıldı. Demir ona sarılırken Beyza'nın saçlarını okşuyordu.
B:Seni seviyorum.
D:Bende seni.
Tam öpüşeceklerken içeri biri gelir. Ve silah çıkartıp Demir'e doğru tutar.
B:Baba!