1. bölüm

12 1 0
                                    

   Öncelikle merhaba ben endzela uslat sizlere bu öyküyü yazmaya başlıyorum bu benim ilk öyküm hatalarım olacak elbet...


   Tek başıma koca yatağa yayılmak beni sinir ediyodu çünkü her tek yatışımda kocam iş seyahatinde oluyodu.
   Şimdide durum aynı Fatih iş için sudi arabistanda ve ben yine tekim.

   Gözlerimi araladığımda güneş hafifden baş göstermişdi. Hızlıca ayağa kalktığımda başım döndü ve gözüm karardı birkaç saniye bekledikden sonra banyoya gidip işlerimi hallettim. Dolabımdan ispanyol paça koyu kotumu ve beyaz gömleğimi alıp giyindim ayağımada stilettolarımı takıp saçlarımı salık bırakdım. Evlatlarıma göre makyaja ihtiyacım olmadığı için sadece parfüm sıkıp odadan ayrıldım.

   Mutfağa girdiğimde dolapdan masa örtüsü, tabaklar, çatal-bıçaklar ve fincanları alıp salona geçdim masayı kurup mutfağa geri döndüm çay makinesini açıp tepsiye kahvaltılıkları dizdim ve salona koşdurdum.
Mutfağa geri döndüğümde dolapdan iki tava çıkarıp ocağa koydum tost makinesinide açıp buzdolabına ilerledim.
Poyraz için yumurta ve salçayı tezgaha koydum, meriç için tost ekmeğini ve kaşarı aldım, miraç içinde sucuk ve yumurtayı alıp kapağı kapattım.

   Isınan tost makinesine katı yağdan sürtüp arasında kaşar olan ekmeği koydum. Tostu masaya bırakırken tavalara birazcık tereyağı koydum onlar erirken önce miraçın suçuklu yumurtasını yaptım sonrada poyrazın salçalı yumurtasını. En sonda çayları doldurdum ve poyraz "anne!" Diyerek aşağı indi.

   Üzerindeki toprak rengi pantolon ve beyaz gömlekle okul için hazırdı. Poyraz benim son beşiğimdi en küçük o 15 yaşında hafif toplu ve sempatik dayısına benzemiş.

"ANNEE! AL ŞUNU BAŞIMDAN" ah işte bu bağıranda miraç neden mi bağırıyo çünkü meriç yine abisini rahatsız ediyor.

   Büyük bir gürültüyle merdivenlerden inen meriç ve miraç günlük klasiklerini yapıyodu.
   Meriç ortanca çocuğum 17 yaşında halasınım kopyası bir kız neyseki fiziği bana benzedi.
"Sultanım günaydın" buda miraçım ilk evladım bana hep sultanım der buda babasına benzedi.
Uzun boy kaslar belirgin yüz hatları ve sesi tıpkı babası.

   Miraç üniversitesine meriç ve poyrazda liselerine gidince evde tine ben ve az önce gelen fatma hanım kaldık.
   Kendime bir türk kahvesi yapıp salona geçdim üçlü kanepeye oturup kahvemi yudumladım.

  Ben aylin tekinoğlu 40 yaşında 3 çocuk annesi bir kadınım. Kendi ailemin maddi durumu düşük gelirli ama eşim fatihin maddi durumu çok iyi. Beni öyle para avcılarından sanmayın sakın herşeyi yakında anlarsınız.
Ben 15 yaşındayken birkaza geçirdim kalbime giden damarlarımdan birine 1 cmlik bir cam saplandı ameliyat oldum ve kurtuldum ama hala riskleri var hala geçmeyen ataklarım sinir krizlerim duygularımı kontrol edememen ve baş dönmelerim. Benim tek korkum evlatlarıma doyamadan ölmem aslında onlara hiç doyamayacağım o ayrı konuda...

   Düşüncelerimden sıyrılıp çalan telefonumu açtım.
   "Zeytinim!" İşte kalbimin sahibi kocam çocuklarımın babası fatihim.
"Fatihim nasılsın canım?" Dedim dolan gözlerim ve çatallaşan sesimle onu çok özlemişdim.
"İyiyim zeytinim ben bu akşam yanınızdayım."
"NEYY!"
Telefonu bi sevinçle fatihin yüzüne kapatıp mutfağa koşdum.

....

Kapı sesiyle birlikde hızla tüm aile kapıya gittik.
Meriç kapıyı açıp babasına saraldı ee ne demişler 'kızlar babalarına aşıkdır' miraç ve poyrazda sarılınca sıra bana geldi durduğum fortmantonun köşesinde ayrılıp kocama sarıldım.

...

Çocukları okula yolladıkdan sonra fatihe kahve yaptım ve çalışma odasına yoneldim.
   Odaya girdiğimde dosyalarını inceliyodu. Oda ahşap mobilyalarla bezeliydi duvarlarda ailemizin fotoğrafları vardı. Fatihi rahatsız etmemek için kahvesini usulca bırakıp geri döndüğümde belime elini doladı ve beni kucağına aldı. Attığım ufacık çığlıkda onun dudaklarında kaybolurken eli çokdan tura başlamışdı.

"Fatma hanım evde fatih kadına böyle yakalanmayalım."

Sözümü dinleyip dudaklarını göğüslerime indirdiğinde içim ürperdi ona olan özlemim gün yüzüne çıkdı.

" ne dersin 4.yü yapalım mı?"
Gülerek dedi şeye aynı alaycılıkla karşılık verdim.
"Yapalım"
Uww çok seksi oldu bu fatih elindeki kalemi dudaklarımda gezdirip masaya attı. Beni kucağından masaya bırakıp elbisemi çıkarmaya başladı. Tamamen çıplak kaldığımda beni masaya sırt üstü yatırıp 3 doğumdan sonra genişlemiş olan kadınlığıma yöneldi. Büyük bir iştahla klotorisimi yalayıp vajinama yöneldi iki parmağını vajinama sokduğunda hafifçe inledim. Kendide soyunup beni kucağına aldı sandalyesine oturup penisini içime ittirdi. Büyük penisi tüm kadınlığımı doldururken ilk birlikdeliğimiz aklıma geldi.

   O zamanlar fatihin asistanlığını yapıyodum fazlasıyla yakışıklıydı bende henüz 19 yaşında bir genç kızdım aklımı çeldi ve birlikde olduk sonuç miraç oldu ve biz evlendik. Tabii o arada ailem beni evlatlıkdan reddetti.

   Ben geçmişi düşünürken orgazm olan bedenim titreyerek fatihin kollarını sığındı 20 yıldır her birlikdeliğimizde olduğu gibi...

:)

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 19, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Son DemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin