Klasik bir okul sabahı sendromu gene gelip çatmıştı... Aslında biraz da heyecanlıydım. Sonuçta liseye yeni başlıyorum ve en iyi kolejlerden birinde okuyorum. Kim bilir belki de hayatımın aşkını burada bulacakdım. Tam da böyle hayallere dalarken , hayallerde boğulmamı sağlayan o ses .
- Ebyad , hadi okula !!!
- Anne , kahvaltı hazırladın mı ?- Erkenden kalkıp hazırlasaydın . Her işinize ben koşuyorum . Sen tüm gün elinde o telefon , hayatını o kurta...
Annemin bu umursamaz tavırları gerçekten canımı yakmaya yetiyor. O konuşmaya devam ederken kapıyı vurup çıktım. Sabahların en güzel yanı da kulaklığı takıp müziği son ses açtığında , tenine değen o havayla birlikte hayallere dalmaktır heralde. Sonunda okuldaydım. İnsanların vıcık vıcık miğde bulandırıcı özlem giderme eylemlerini izliyordum ne yazık ki . " Ayyy canıaağmm çook özlemişiim " " Olamazzzzz Merveeee !!! Muck muck " ... Okul , okul değil buluşma yeri mübarek .
Sonunda hoca sınıfa girmişti . En azından sinir bozucu görüntüleri izlemekten kurtulacağımı düşünürken bir de tanışma işi çıktı. Sırayla isimlerimizi felan soruyor . Sıra bana geldi . Ayağa kalktım. Başladım kendimi tanıtmaya . Neredeyse tüm gün yeni hocalarla tanışmayla geçmişti . Çıkış zili çaldığında nasıl sınıftan çıktığımı bile hatırlamıyorum öyle bir sıkılmışlık.
Eve geldim , yemek felan yedim. Televizyon pek bana göre değil zaten .
Çekildim odama taktım kulaklığı , bir şarkı binlerce his... Uyuya kalmışım , uyandığımda çoktan gece olmuştu bile.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyah
Teen FictionKalabalığın içinde hep yapayalnız olan bir kız ve gün geçtikçe daha da berbat olan bir hayatı . Adının anlamı beyazken , siyah yaşaması normal mı ?