-6-

55 6 0
                                    

Mirhiba arkideşler niye böyle başladım bilmiyorum neyse aklınızda takılan soru falan varsa bana mesaj atın neyse fmdjffj iyi okumalar:)

Gözümü açtığımda tavanı gördüm evet hatta baya bi' bakıştık. (Y.N.: MAL tuğçe gözünü ilk açtığında yatağımı görcen djfjf)

Ela'nın yanına gidip ona baktım, yatıyordu yine, dün gece beni nasıl kaldırdıysa bende onu öyle kaldıracaktım, bana bağırmıştı; bende yapacaktım.

"Aaaaaaaaaaaaaa!" bağırmak yerine çığlık atmıştım ve Ela iki metre ileri gitmişti, yataktan yere düştü, gülmemek için kendimi zor tutuyordum.

"Ya başım, n'aptın Tuğçe  ya-bir dakika sen gücünü kullandın, çığlık!" dedi.

"Şimdi benim gücüm böyle bir şey  mi?"

"Galiba, acaba benim gücüm nasıl bir şey?"

"Ben de merak ettim doğrusu." dedikten sonra hazırlanmaya başladık, bugün odak noktamızı bulacaktık.

Saçımı at kuyruğu yaptıktan sonra okulun bize verdiğı formaları giyindik. Üstü yelek tarzı bir şeydi ve altında siyah kot pantolon vardı.

Ela da hazırlandıktan sonra yemekhaneye gittik. Kapının önünde Doruk ve Bartu bizi bekliyordu, yanında tanımadığım bir çocuk daha vardı. Hızlı adımlarla onların yanına gittik.

"Merhaba, ben Oğuz." dedi, daha önce tanımadığım kişi.

"Bende  Tuğçe." dedim.

"Tanıştığımıza memnun oldum." dedi.

"Bende." dedim.

Ardından Bartu, "Hadi masaya geçelim." dedi.

"Tuğçe, bugün dersinin ilk günü, kendini nasıl hissediyorsun?" diye sordu Doruk.

"Röportaj falan mı var?" deyip sırıttım.

"Bugün çok önemli yani Ela içinde." diye bize katıldı Oğuz.

Ela, "Evet, öyle." diyerek cevap verdi.

"Eee yalnız masaya oturduk da ne alacağımıza karar vermedik." Bartu doğru söylemişti.

"Aynen ya çok acıktım olmazsa Ela, Oğuz siz burada kalın biz hemen yemekleri alıp gelelim." dedikten sonra üçümüz sıraya girdik.

Bartu, Ela ve kendi için; Doruk, Oğuz ve kendi için yemek seçiyorlardı. Ben de kendim için seçiyordum.

Yalnız kaldın be bi' de milassın

"Milas olunca sanki yalnız kalınmıyor"

Evet herkesin seninle ilgilenmesi lazım.

"Hayır ben pek ilgiyi sevmem ayrıca böyle bir insanda degilim, kötü iç  sesim"

Yemeklere baktığımda çeşit çeşit yemek olduğunu farkettim. Ben yine de köfte ve patates kızartması aldım, içecek olarak da gazoz aldım. Kesinlikle harika, herhalde burayı baya seveceğim gibi gözüküyor.

Bartu ve Doruk'ta işlerini hallettikten sonra masaya geçtik. Bir süre sonra herkes yemeğini bitirdi. O an bir şey farkettim, artık ne kadar gazoz içtiysem çişim gelmişti ya, şimdi bir de tam derse gidiyorduk. (Y.N.:Ne yani kitap karakterleride çişe gider.)

Ela'nın yanına giderek durumu ona anlattım ve Ela da, "Tamam ben onları oyalarım, hemen git gel." dedikten sonra lavaboya fırladım. İşimi hallettikten sonra ellerimi yıkarken karşımdaki aynaya baktığımda bana arkadan bakan bir çocuk gördüm.

"Sapıııık!" diye bağırdım.

"Ya ne sapığı kızım bi' sus ben Kaan." dedi.

"Kızlar tuvaletinde ne işin var?" dedim.

"Asıl senin erkekler tuvaletinde ne işin var?"

Yavaşça yukarıya doğru baktım ve erkek sembolü olduğunu gördüm. Ne yapmıştım ben, altı üstü bir çişim vardı.

"Neyse benim işim var hemen çıkmam lazım, kusura bakma." dedim.

"Tamam Milas," dedi, "Daha sonra görüşeceğiz." deyip göz kırptı.

"Ukala çocuk, işim gücüm yok bir de seninle mi uğraşacağım?" dedikten sonra koşa koşa bizimkilerin yanına gittim.

Ela, "Neredeydin ya Doruk, Bartu ve Oğuz seni aramaya çıktı." dedi, sonra çocuklar ileriden bize doğru geldiklerini gördüm.

Doruk, "Tuğçe sen nereye kayboldun?" diyerek sordu.

"Şey hı ha ben-ben makyajımı tazelemek için lavaboya gittim." dedim fakat yüzümde gram makyaj yoktu. 

"Peki Tuğçe." dedi.

Ya bu yine trip attı ya off. Ela ve ben onları takip ederek okul dışında saha gibi bir yere geldik.

Bartu, "Tuğçe ve Ela bir de Oğuz, siz üçünüzün odak noktanızı  belirlemeniz gerek, Oğuz senin rengin neydi?

Oğuz, "Mavi ve siyah." diyerek cevapladı.

"Tuğçe senin rengini zaten biliyoruz, peki Ela, senin rengin neydi?"

Ela, "Mavi ve mor." diye cevapladı.

Bartu, "Üçünüz de renklerinizi düşünün, eğer odak noktanızı hemen bulursanız hemen gücünüze kavuşursunuz. Şimdi Doruk, sen Tuğçe'yi; Oğuz sen de Ela'yı al, ben de diğer kişilere yardımcı olacağım." dedi.

Bartu'yu dinledikten sonra ne kadar iyi birisi olduğunu düşünerek Doruk'un yanına gittim.

"Seni biraz bu alandan uzaklaştıralım." dedi ve beni sahanın en kenarına götürdü.

"Şimdi Bartu'nun dediği gibi, rengi mi düşüneceğim?" diye sordum.

"Rengine iyice odaklan, odaklandığında renginde sürekli bir kişi görür veya şarkı, ses duyarsan o senin odak noktandır." dedi.

Gözlerimi kapattım. Doruk'un dediği gibi sürekli rengi düşündüm ama aklıma sürekli Doruk geliyordu. Kendisinden ziyade, gözleri. Gözlerimi açtığımda istemsizce çığlık attım. Çığlığımla Doruk ileriye savruldu, kendimi tutamıyordum ve hemen yerden parlak bir şey bulup kendime baktım, gözlerimin rengi mora dönmüştü. Ardından bir çığlık daha savurduğumda karşımdaki ağaç yere devrildi. Doruk, "Tuğçe, odak noktanı düşün!" dedi. Hemen Doruk'un  gözlerini düşündüm ve yavaşça kendimi yere bıraktım.

Doruk yerde yatıyordu, ne yapmıştım böyle hemen Doruk'un yanına giderek, "İyi misin?" diye sordum.

"İyiyim, beklediğimden de güçlü  çıktın." dedikten sonra, "Ne sandın?" dedim gülerek. O da bana gülümsedi ve ardından, "Artık Ölüm Perisi özelliklerini keşfettin, sıra ikinci gücünde: vampirlik." dedi.

Herkes bir anda yanımıza toplanmaya başladı, çığlığımı duymuşlar galiba dedim içimden.

Tanımadığım bir çocuk, "Bir ses duyduk ve geldik." dedi. Doruk hemen, "Sıkıntı yok arkadaşlar, odak noktası bulma dersi." dedi ve herkes ne olduğunun farkına vararak dağılmaya başladı.

Doruk, "Hazır mısın, ikinci özelliğinde sıra."

"Hazırım."

《《《《《《《《《《《《《《《《《《

Doruğun  Gözünden:

Tuğçe  gözlerini kapatıp odak noktasını düşünmeye başladı, bir anda etrafını rengarenk bir duman sardı. Gözlerini açtığında gözlerinin bir kısmı mor, diğer kısımları ise rengarenkti. Bir anda çığlık attı ama bir tuhaflık vardı. Kurda dönüşmüştü. Ama bu imkansızdı, hemen bende kurda dönüştüm. O o kadar güzeldi ki, rengarenk tüyleri vardı. Benim ise simsiyah oluşumla yanında gölge gibi kalmıştım. O çok çok güzeldi. Çok garipti, onun vampir olması gerekirken neden kurt oldu?

Yine ben artık bıktınız fmfnf umarım bölümü beğenmişsinizdir sizden bir sey rica edicem de bana kapak yapacak bir arkadaş varsa lütfen bana ulaşsın :) şimdilik görüşürüz

MİLAS Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin