Ejderya ve Uzlaylı Günlükleri

4. Bölüm: Dilara'dan

Medya Başak ırıspısı...Sövmek bu bölümde serbest.
   Dünki geceden sonra yaşananlar bizimde neşemizi kaçırmıştı. Ama bugün öğrendiklerim sanki günün daha da kötü geçiceğini haber ediyordu. Buğra'nın bunu yapmış olmasına inanamıyorum. Nasıl yapar aklım almıyo? Pelin gibi bir kıza hemde. Pelin onun arkasından 5 sene boyunca koşmuş halada ona deli gibi aşık ama Buğra bunu bile bile neden ona aşık olmamak için mücadele ediyor anlamıyorum.
" Dilara iyi misin canım?" Dedi kıvanç elini omuzuma koyarak. Eline uzaylı bakışları attım ve tekrar ona baktım. Canım dedi dimi lan o bana ? Noluyor Allah'ım bu nasıl bir imtihan?!
" İyiyim sadece bazı şeyler kafamı kurcalıyo o kadar..." Dedim. Tek kaşını kaldırıp bana baktı " Neymiş bu kafanı kurcalıyan düşünceler söyle bakalım."  Kafamı kaldırıp bıkmış bir bakış attım. Söylemedikçe daha çok sinirlenicem söylemek zorundayım uoksa zararlı Buğra olucak. " Buğra dün pelini ittikten sonra çok içmişti bende onu izliyordum çaktırmadan sonra Başak geldi yanına. Sürtüklük yaptı en başta Buğra buna yüz vermedi ama sonra kalkıp kolkala gittiler. Buğra napmaya çalışıyor kıvanç onunla konuşmalısın!!" Dedim ve derin bir nefes aldım.
" Pelin biliyor mu?" Dedi. İşte asıl meselede orda . Yüzümü iki elimin arasına alıf ofladım. Nasıl söylüycektim? Bence söylememeliyim. Yani üzülmesine gerek yok. " saçmalama Dilara ya kendi öğrenirse. Daha kötü olur!" Dedi kıvanç. "Sesli mi düşündüm ben?" Dediğimde olumlu anlamında kafasını salladı. Eski pozisyonuma geri döndüğüm an telefonumdan mesaj sesi geldi. Telefonu elime aldığımda mesajın pelinden geldiğini gördüm. (Bu yazışmaları yazmak için 1 saat uğraştık. Teşekkürler diloş😂)

Yazışmamız bittiğinde suratımdaki pis gülüşle yerimden kalktım. Kıvanç bana bakarken suratında korkmuş bir ifade vardı. Galiba şuan deli gibi görünüyor olmalıyım. Az çnce ağlamak üzereyken şimdi nerdeyse şeytani plandan dolayı gülüyorum😏😏 kıvançı odadan çıkartıp dolabin önüne geçtim. Siyah derş ve dar olan pantolonumu üstünede beyaz omuzu düşün bluzumu giyip içine soktum. Saçlarımı açık bırakıp dudağıma bordo rujumu sürdüm ve dışarı  çıktım. Kıvaça beni okulun önğne bırakıp bırakamayacağını sordum. Kafasını salladı ama tedirgin bakıyordu. Okula gelene kadar neden gittiğimi sordu ama cevap vermedim. Bugün pazar güniydü ve Başak'ların gösteri provası var. Çıkışta şevvale onu bşr köşeye çekip ağzını yüzünğ bir yer değiştiricez orospunun. Benim kardeşimin sevdiğine yavşamak neymiş göstericem ona.

-15 dk sonra Pelin ve Şevval de gelince-

  Pelin tamamen siyahlar içinde ve gözlerindeki şişliği kapatmak için yaptığı makyajla gelmişti şevval ise peline zıt olarak beyazlara bürünmüştü. Geldiğinden beri tek kelime konuşmamıştı ve gerçekten sinirli gözüküyordu. Ellerini ovalıyordu ve gözü seyiriyordu. 5 dk sonra Başak orospusu ve sürtükleri gelince Pelin eliyle gelin işareti yaptı. Pelin başağın karşısına çıkıp eliyle saçlarını geri attı. Başak kenera geçmeye çalışınca Pelin de adım attı ve engelledi. Bizde yanına geçip ellerimizi göğüsümüzde biriştirdik.
Başak: Ne var pelin? İzin verirsen geçicem.
Pelin: Ne o canım? Sevgilin seni mi bekliyor yoksa? Yine mi vericeksin dünki gibi he sürtükçüğüm😏
Başak: Ahaha anlaşıldı canım senin derdin kuyruk acısı.
Pelin: Kızlar dıydunuz mu? Kuyruk acısı dedi?
Ben: ahaha sürtükçüğüm sen dün pelini öpen biriyle yattın. Farkında mısın?
Şevval: Yani sen pelinin eskiyisle yatmış oldun.
Başak: Altına aldımı senş küçük fahişe o kadar masum değil demekki. 5 Sene sonra başardın demekki kendini onun altına atamaya.
  Der demez Pelin başağın saçalarını elşne doladıpı gibi diziyle burnuna geçirdi ve surat ifadesi hep aynı şekşlde karşıya bakıyodu. Başağın attığı büyük çığlıkla pelinin suratında güzel bşr sırıtış oluştu. Başağın sürtüğü çağla da onları ayırmak için hamle yaptığı an üstüne atlayıp burnuna yumruğumu geçirdim. Şevvalde diğer kıza uçan tekmeyle uçuyordu. Çağla burnunu tutarak yere düştü ve ağlamaya başladı. Ya ama bu çok basit oldu ya. Peline baktığımda başağın saçıyla bşrlikte yerde sürüyordu. Sonra yerde ağlayan çağlaya bakım güldü ve başağa tekme attı başak yine çığılık atıp çırpınmaya başladı. Pelin onu bırakıp bana doğru gelirken başağın ayağa kalktığını gördüm tam bağırıcaktım başak elinde tuttuğu ayakkabıyı pelin kafasına geçirdi. Pelin dişlerini sıkıp gözlerini kapattı ve yavaşça arkasına döndü. herkes durmuş onu izliyordu. Elini kafasına koyup geri çekince kan geldiğini gördü ve şizofrence sırıtıp kaşıyla elini gösterdi. " sen mi yaptın şimdi bunu?" Diye sordu korkutucu bir sakinlikle. Başak korktuğunu belli etmesede altına sıçmış bir şekilde kafasını salladı. Pelin yavaşça başağın yanına yaklaştı ve güldü ruhsuzca kahkaha attı ve kafasını başağın burnuna öyle bşr gömdükğ resmen burnundan gelen çat sesinş ben duydum  Şevvalle aynı anda ağzımızdan çıkan "hassiktir lan" sözcüğüyle pelin yine bir kahkaha attı ve başağa vurmaya başladı. Biz zevkle bunu izlerken Buğranın " PELİĞĞĞĞN" diye anırmasını duyduk. Pelin anında durup buğraya baktı. Buğra pelinin yanına koşarken kıvanç benim yanıma gelip bileğimi tuttu ve sürüklemeye başladı. " bıraksana manyak mısın!! Bırak beni lan bırak" diye çığırırken öyle bir bakış attıkı ki yer beni altına aldı tecavüz etti amk. Kafamı çevirip peline baktığımda ağlıyor aynı zamanda sinirden gülerken Buğraya tokat atmak için elini kaldırdı. Kıvaçın tutup durdurdum ve onu izlemeye başladım. Buğra elini kaldırıp elini tuttu ve aşağı indirdi. Sessizce " çabuk telefonunu çıkar çabuk" diye fısıldadım. Kıvanç anlamamış olucak ki mal gibi bana paktı. Telefonumu alıp videoyu açtım. Yaklaşık 49 saniyelik bir bakışma sonrasında pelinin suratındaki maske düştü gerçekten üzgün bir suratla bakmaya başladı. Ve tahmin etitğim şey oldu Buğra pelini kendine çekti ve dudaklarını pelinin dudaklarıyla birleştirdi ve sarıldı. Pelin gözlerini sıkıca kaptmış ağlıyordu. İttirmeye çalıştı ama buğra izin vermedi. Sonradan pelinde karşılık verince Buğra eliyle sırtını sıvazladı. Kıvaç bir ıslık çalıp alkışlamaya başaldı başak da kıskançlıktan kuduruyordu. Bizde alkışlayınca buğra pelini öpmeyi bırakıp sarıldı ve saçlarını karıştı ama sonra elini çekince elindeki kanı gördü. Pelin başağa bakınca Buğra pelini bırakıp başağa yöneldi ve birde o vurdu ona. Bizden topluca bir 'uuuuu' sesi gelince gülmeye başladık. Buğra geri dönüp Pelinin elinden tutup arabasına bindirdiğinde bende kıvança dönüp " tamam hadi şimdi gidebiliriz tut bileğimi" dedim ve bileğimi uzattım. Kıvaç 'şizofreni misin amk😒' bakışı atıp bileğimi tuttu. Şevvalde yanlız kaldığı için homurdanıp arkasını döndü ve taksi bulmak için caddeye doğru yürümeye başladı. Bugün yaşadığım şeylerin çok fazla olduğunu düşünürek kafamı salladım. Yarına mutlu haberleri alamak üzere kendimi kıvançın öküz ellerine bıraktım...

Evettt ekşınlı bir bölüm oldu... Hemen sevinmeyin ama çünkü olaylar öyle güzel gelişmiycek!! Neyse lütfen vote vermeyin unutmayın❤️❤️ DANKEEE MEIN BABY