2.Bölüm: Karşılaşma1

124 1 2
                                    


Moly:    Sabah kalktığımda Amy kafamın tepesinde gelmiş bana kahkahalar atıyordu ilk başta anlamadım ama sonra aynaya koştum ve güldüğü şey bana uyurken bıyık çizmesiymiş. Bir insan zeki olabilir ama neden bu kadar espiri anlayışı düşük ki. Aşağı indiğimde babamın beni beklediğini gördüm. Neden beklediğini sorduğumda, bana malesef ''Benimle bu gün balığa gelceksin sana ihtiyacım var'' dedi. Ben başta gitmek istememdim ama gitmek zorundaydım çünkü babam çok fazla yoruluyordu ve akşam Amy'yi sinemaya götürmeye söz vermişti yani babam eyer yorulursa Amy'yi sinemaya götüremez ben de akşam denize giremem. Hem sonuçta denize açılcaz kıyıdan daha temiz olan yerlere gidersek denize girebilme ihtamlim var ve bunu hayatta kaçırmam. Tekneye vardığımızda babam ipi çözdü ve açılmaya başladık. Babamın ağı denize salmasına yardım ettim o sırada biraz sohbet ettik ama sohbet denemez ufak bir tartışma babam annemden bahsederken ben sadece bu konu hakkında konuşmak istemediğimi söyledim biraz dinlenmek için teknenin arkasına doğru gittim ve babamın sesini duymamak için telefonumla müzik dinlemeye başladım. Teknenin arkasına oturduktan bir süre sonra baloncuklar çıkmaya başladı ve kulaklığımı çıkarıp baktığımda sudan birden bir genç bir kız fırladı...


Mendy:   Hmm... Burnumda nefis kokular, her sabah kahvaltısında yediğimiz yosunlu karides kokusu. Annem kahvaltıyı hazırlamış ve beni çağırmaya gelirken kapıda karşılaştık. Kahvaltıyı yaparken annem hep insanlardan uzak durmam ve denize açılmamam gerektiğini söyleyip durdu. Bende annemin lafını kesip ''Biz insanlardan kaçıyorsak neden gidip diplerinde yaşıyoruz !?'' diye biraz sesimi yükseltim ve annemde ''Baban gibi köpekbalıkları tarafından yenmeyi mi tercih edersin Mendy!'' diye karşılık verdi ''Afedersin anne.'' diyip kapıdan çıktım. Çocuklarla sözleştiğimiz gibi nehrin başında beklerken arkamdan biri közlerimi kapattı ve ben kimim diye sordu ilk başta şaşırsam da erkek sesi duyduğumda bunun Luk olduğunu anladım. Gözlerimi açtığımda Elsa birden gülmeye başladı, kahkahaların arasından ''Nasıl da bilermiş bu kadar zor soruyu, canım arkadaşım benim.'' diye alay etmeyi de eksik etmedi tabi ki de. Nehirde dolaşmayı unutmadık tabi ki, nehrin başından sonuna kadar yarış yapmaya başladık. Nehrin sonuna Elsa'nın seslendiğini hatırlıyorum. Sanki o an büyülenmiş gibi biri beni kendine çekiyodu. Kendime geldiğimde etrafımda kumlar ve başıma üşüşmüş birkaç balık vardı nedense nefessiz kalmış hissiyatına kapılmış gibi su üstene çıkmak istedim ve çıktığımda tekne gördüm. Orada da bir genç kız...

NehirHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin