Günlerden pazartesi evleniyorum.Çağatay ve ben istediğimiz için düğünü sahilde çakıl taşların üzerinde yaptık.Çok güzel bir gündü.Bir sürü davetliler geldi.Manzara ise muhteşemdi.Nikah memuru geldiğinde bizde masaya geçtik.Bir yandan alkışlar bir yandanda denizin dalga sesleri kulaklarımı rahatlatıyordu.Düğünümüz Sezen aksunun şarkılarıyla seslendirildi.Düğün bittikten sonra misafirlerimizi uğurladık.Sonrada Çağatayla beraber annelerimizin ellerini öptük onlar gittikten sonra akşam oldu.Düğün ayakkabılarımı çıkardıktan sonra kumsalda yürümeye karar verdik.Denizin dalgaları ayaklarıma sıçrarken çağatay'ın omzuna başımı koydum ve yürümeye devam ettik.Ellerim buz gibi olmuştu vw o sırada birşey oldu,çağatay elimi tuttu,ellerim ısındı.İlerde romantik bir masa vardı.Bu nedir? Diye sordum..
Çağatay sana masa hazırladım dedi.Çok sevindim,masaya doğru koştum.Mükemmel olağanüstü bir masa idi.Oturup hemen yemeğe başladım.Teşekkür ederim,dedim.Karnımızı doyursuktan sonra eşyalarımızı toplayıp otele balayına gittik.Balayı harikaydı.İstanbula döndüğümüzde ise pastane çok kötü durumdaydı.Çok üzülmüştüm pastane'ye hırsız girmişti.Toparlamak zaman alıcaktı.Toparlamak yerine içinde sağlam kalan eşyaları bir koliye koyduk ve başka bir yerde sükkan açmaya karar verdik.Evimize gidip dükkan aradık çağatay ve ben gazetede dükkan ilanlarına bakıyorduk.Sonunda bir dükkan bulduk.Tutmaya karar verdik.Dükkanı bebek sahilinde bulup bakıp beğendik ve tuttuk.Hediye olaraktan çağatay dükkanı bana almıştı ve herşeyiyle uğraşmıştı.......