7.Bölüm

16 1 1
                                    

Selim'den
Bugün Cansuyuda alıp gittiğinde Buğra donmus kalmıştı hiç kimse ona bu sekilde bagirmamisti çünkü Buğra sevdiğini  söylüyordu ama kızdan emin değildim bende Denizi ilk defa böyle görüyordum bir anda kapı olağan kuvvetle çalmaya başladı içeri aglamaktan gözleri şişmiş olan Cansu ve sinirden delirmek üzere olan Deniz girmişti söyledigi laflar kafama çok takılmıştı onunla gitmek istedim çünkü onun yardıma ihtiyacı olduğunun farkındayım Denizin çok degisik bir kişiliği vardı zoru oynuyordu başarıyordu ama böyle yapması onu daha çok yipratirdi deniz kenarında durduğunda kendini hemen dışarı atması benim düşüncelerimi onaylatiyordu ona gidip sarildim çünkü ihtiyacı vardı ancak o bana sarılmadi aksine beni ittirmedi de onu İsmail abiye goturursem belki havası değişir diye düşündüm bu yere geldiğini düşünmüyordum içeri girdik Ismail abi bizi gördüğü an Denize dönüp
"Denizim" diye bağırdı Denizin ilk defa içten güldüğünü hissettim
"Gelemedim Ismail abi kusura bakma biliyorsun Burak olmayınca tadida olmuyor buranın " dedi Burak kimdi sevgilisi mi vardı
"Biliyorum deli kızım yakında gelir herhalde o kerata " dedi Ismail abi
"Bu ayın sonunda geliyor merak etme" dedi kimdi bu çocuk Ismail abi sonunda beni farketti
"Selim oğlum siz birlikte mi geldiniz "
"Evet şirketlerimiz ortak oluyor ben seni bilmiyor diye getirmiştim ama seni tanıyor " dedim cidden şaşırmıştım Deniz le bir masaya oturduk en güzel mezeleri sipariş ettik
"Bende buraya gelirim ama seni pek görmedim " dedim
"Uzun zaman Amerikadaydim zaten yeni geldim tek gelmeyi sevmem Burakta olmayınca " dedi sustu Buragin kim olduğunu sorsam belliki önemliydi onun için bu bana  yeterdi
en azından simdilik yeterdi zaten fazla sorudan hoslanmiyordu mezeleri yiyip kalktıktan sonra arabaya bindik yine sessizdik sessizlik bana göre değildi ben eglence insaniydim Denizle tek ortak noktamız Ismail abiydi herhalde

Deniz'den
Arabaya bindigimizde yine sessizlik hakimdi sessizligi seviyordum çok şey anlatıyordu o sırada yağmur yağmaya başlamıştı uzun zamandır yağmur altında yurumemistim Selime donerek
"Dursana " dedim Selim bana anlamamış bir biçimde baktı
"Arabayı durdur Selim " dedim araba durduğu an kendimi dışarı attım Selimi beklemeden yürümeye başladım yakında olan bir banka oturdum o sirada Selim de gelip yanıma oturdu yağmur şiddetini arttırmış insanlar kacismaya başlamıştı biz ise oturup yağmuru seyrediyorduk konuşmaya başladım
"Ne yapicagimi bilmiyorum Cansunun. eskisi gibi olmasini istemiyorum bir taraftan da Burak var aklım çok karışık söylesem bir türlü soylemesem diğer türlü babam ve kuralları -hafifçe güldüm -  abimin yokluğu artık herşey o kadar biriktiki anlatmaya başlasam sabaha kadar bitmez " dedim derin bir nefes aldım rahatlamistim sanki
"Bana bunları neden anlatiyorsun ?" Diye sordu ona anlatmiyordum
"Sana anlatan kim ben yağmura anlatıyorum çocukluktan beri böyle  yaparım yağmur akıp giderken benimde sıkıntılarımin gittiğini düşünüyordum bi nebze rahatliyorum " dedim Selim sessiz kaldı gerçekten bunu yapmak iyi gelmişti çabuk hastalanmazdim ama hastalandigimda tam olurdu yılda bir yada iki kez olurdu oda onun için rahattim ama Selimi bilmiyordum o kadar dusuncesiz değildim ayağa kalktım yürümeye başladım Selim de zaten arkamdan geldi bugünü de böyle bitirmistik yarın benim evime gidicektik ve ben eve onu nasıl sokucagimi bilemiyordum abim öldükten sonra evime Burak haricinde hiç bir erkek girmemişti babam dahil ve kurallarim vardı zaten babam da bu kurallarimi yıkmak için böyle bişey sunmuştu çünkü kendi kuralları vardı ona itaat etmemi istiyordu ama çok beklerdi ben abim gibiydim babamın kuralları her yerde uygulasada bize uygulayamiyordu bu durumdan memnun değildi benim canimi sıkıcak herşeyi yapardı bunları dusunurken Selimin evinin önüne gelmiştik arabadan indim ikimizde siriksiklamdik Selim eve girdiği an banyoya attı kendini umarım hasta olmazdı bide onunla ugrasamazdim hasta olursa bunun sorumlusu bendim sonuçta yağmurda benim için oturmuştu bende üstüme pijamalarimi giydim pijamalarim şort ve askiliydi içerde hava sıcaktı  saçımı topuz yaptım ve kendimi uykunun kollarına biraktim
Gece uyanmistim ama kendiligimden değil Selimin oksuruklerinden uyanmistim hasta olmuştu ışte salona gidip ateşine baktım ateşi yüksekti aklıma banyo yaptırmak geldi yanına gidip uyandırmaya çalıştım ince durttum uyanmadi ağır miydi uykusu "Selim uyan hadi " diyerek tekrar durttum uyanmadi
"Selim " diyerek durttum yavaşça gözlerini açtı
"Ne var Deniz " dedi üstünde pike vardı bu sicakta
"Selim ateşin var hadi gel banyo yapta kendine gel " dedim
"Usuyorum Deniz sonra " dedi
"Sonraya kalırsa daha kötü olur" dedim zar zor ayaga kaldırıp banyoya surukledim bütün ağırlığını bana vermişti o kasların agirliginida tabi banyoya girdiğimizde klozetin üstüne oturdu ayakta duracak hali yoktu çünkü önce tisortunu çıkardım titreme gelmişti ardindan sortunu çıkardım sadece baxseriyla kalmıştı
"Benden faydalanma sakin " dedi dalga geçiyordu
"Çok merakliyim ben sana " dedim ve dusun içine surukledim nelerle ugrasiyordum ya suyu en soğuğa ayarlayıp açtım açtığım an titremesi arttı
"Deniz usuyorum işkence yapıyorsun resmen " dedi
"Ateşin dusucek böyle yaparsak hadi otur yere " dedim saat dorttu dediğimi yaparak yere oturdu saçına şampuan sıktım bir güzel kopurdu saçına suyu tuttuğum an bağırdı
"Deniz usuyorum " dedi of bu ne ya cocuk gibi
"Biraz daha konusursan seni burda bırakırım haberin olsun bu ne ya car car !!" Dedim dediğim zaman ağzına görünmez bir fermuar cekti saçının sampuanini arindirdiktan sonra ayaga kaldırıp havluya sardim benim yattığım odaya yani Selimin kendi odasına  taşıdım dolabini açıp baxser üst ve esortman aldım Selimin eline tutuşturup mutfağa gittim papatya çayı her derde devaydi çayı yapıp odaya gittim uyuyordu yine ve sadece baxserini değiştirmişti tisortunu ve esortmanini giydirdim bebek gibi bakıyordum ben kendime bu kadar bakmamistim Selimi uyandirdim çayını icirdim göz kapaklarim yavaş yavaş kapanmaya başlamıştı ve bir anda kendimi rüya aleminde buldum

ORTAKLARHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin