Bir ışık tut, yıldızların ışığında koş, galaksinin sınırlarını geç.
exoSabah Üvercinka'nın sesine uyandım. En küçük ablam olur kendileri. Yaşım ablalarım arasında en çok ona yakın. On bir ay. Aramızda haliyle abla kardeşten ziyade arkadaş gibidir. Ailemizin küçük prensesidir. Sarı saçlı ve mavi gözleriyle de tektir. Kendileri babaanneme çeken tek kız olduğu içinde bayramlar da en fazla harçlığı alandır.
"Sabahat ablam burada yine. Annemin böreğini aşermiş. Öyle diyor. Tabi yersen. Hala evliliğe alışabilmiş değil."
Yattığım yerde biraz doğrulurken yatakta dalgalandım. Su yatağın azizliği işte. Üvercinka da yatağın kenarında oturduğundan üzerime doğru meyletti. O, kıkırdaya dursun ben erken uyanmanın verdiği mutsuzluk ve su yatağında yatmanın verdiği eziklikle somurtarak sırtımı duvara yasladım.
"Evlenseler bile hala baba evinde bu kız kuruları." Diye homurdandım. "Biz sizden kurtulamayacak mıyız?"
Gülerek "Hayır." Dedi. "Bir de Piraye ablamı da öğlenden sonra eniştem almaya geliyormuş. Son eksikleri alacaklarmış. Düğüne çok az kaldı ya."
"Ben bir ara Celile'nin sesini duydum." Dedim esneyerek. Yaz aylarının nemli sıcaklığı yüzünden üstüm çıplak yatmıştım. İnce örtüyü göğsüme kadar çektim. "Bağırıyordu."
Üvercinka başını salladı. "Evet, evet. Vera ile kavga ediyordu. Biliyorsun bununda iki akşam sonra görücüleri gelecek. Piraye ile o gitsin istiyor."
"Ee, gitsin o zaman. Celile haklı gibi."
"Bence de. Ama Vera da Ali ile buluşacakmış."
Sabah sabah nerden tepeme bindiğini bilmediğim kızgınlık hissi ile dişlerimi sıktım. "Bana hala o piç ile görüşüyor deme." Diye tısladım. "Siz gerçek misiniz ya? Ayrılmışlardı en son."
Üvercinka gözlerini büyütüp "Öyle deme." Dedi. "Çok ayıp."
Bu kızın profili; edep çizgisinde edepsizdir. Kötü konuşmama laf ettiğine de bakmayın lütfen. Gerçek yüzü bu değil. Ayrıca çöp çatandır. Köyün bekar kızlarını evlendirmeye çalışan bunak koca karıdır bu kız. Hafta sonu magazin kusan kanallar gibi sabah sabah evin dedikodusunu nasıl yaptığına bakın. Korkulur bu kızdan.
Uzandığım yerden tamamen doğrulup bağdaş kurarak oturdum. Ablam olduklarından pek ses çıkaramıyordum erkek arkadaşlarına. Benimki kendi kendine gelin güvey olma olayından ibaret genellikle. Yoksa lan ne demek erkek arkadaş diye celallenecek harbi yüreği taşımıyor değiliz. Ama işte arada mübarek bir beş yaş var. Yaşa saygımdan. Yoksa ben bilirdim yapacağımı o Vera kızına.
"Hayır, anlamıyorum. Acı hoşunuza mı gidiyor? Bu herif bu kızı daha kaç kez terk edecek yahu? Film mi çekiyoruz? Bu dram nedir? Kaç sezondur ağlıyoruz?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
juliet yaşamak istiyor
Romance"Onun kedileri vardı. Benimse kedilere alerjim. O, kelimelerin gücüne inanırken ben rakamların gücüne inanırdım. O, bu dünyaya bir amaç için gönderilmişken benim amacım sorgulanıyordu." Bu mutlu başlayan sarsıcı devam eden ve sonucu göreceli farklıl...