Exo o akşam kızları kaçırmıştı. Dışarda olan jungkook lar, eve kadar koşmuşlar dı. Eve geldiklerinde, nefes nefese kalmışlardı. İçeri girdikleri an, karşısında rap monster ve jimin in patlayan dudağını gördü. O an jungkook, suga, taehyung, j hope ve jin anlamıştı. Hemen jimin yanına koştular, jimin yaralanmıştı. Rap monster ise exo dan sehun un söylediği mşj da aklı kalmıştı. Ve tabi bir hayli dalgındı, içeri girenleri bile görmemişti.
Jungkook : dostum sen iyimisin?
Jimin : ah evet ama hyu soon iyi değil? Bu arada ji min nerde?
Suga : gözümüzün önünde alıp gittiler, onun bize ağlayan gözle bakması ve korkması, içimi titretti. Lanet olsun onu kurtaramadı.
Taehyung : kendini suçlama, hepimizin suçu.
Jungkook o kadar üzgün ve öfkeliydi ki. Sinirini suga dan çıkarttı. Dayanamayıp ona bağırdı ve üstüne gitti.
Jungkook : hepsi senin yüzünden laan, onu dışarı çıkarmasaydın, onu götürmeyecek lerdi.
Jimin : kendine gel lan, evde olsaydı, yine götürecek lerdi.
Jin : aynen, baksana eve kadar girip, jimin ne bile vurmuşlar.
J hope : rap monster, rap monster. Ne si var bunun?
Jimin : o it sehun, geçmişten bir msj söylemiş.
Taehyung : ben bunları, bir yakalarsam,
Jimin : rap monster da kendini suçluyor. Bütün bunlar onun yüzünden olmuş diye düşünür.
Suga : patron, sen yanlız değilsin, bizde seninleyiz.
Rap monster : şuan tek bir şeye odaklanın,
Jin : nedir?
Rap monster : beyler kızlar, bize güveniyor, bizde bu güveni boşa çıkarmayacaz. Ne olursa olsun onları kurtarıcaz, bana bak lan kendine gel, kimseyi suçlama, sakin ol lan.
Jungkook : peki
Taehyung : hemen bir plan yapalım?
Bts kurtarma planı yapmaya başladılar, o sırada exo kızları başına karton geçirmişti. Ki hiç bir yeri görüp, bts ye yerlerini söylemesin, o sırada hyu soon yanında birinin olduğunu biliyor ama kim olduklarını bilmiyor dayanamayıp konuşmaya başladı.
Kim hyu soon : yanımda biri olduğunu biliyorum, bari ses ver, yaşam mücadelesi varmı, yani nefes alıyor musun? Bir ses versene, tamam bağır o zaman, ya sen mal mısın? Kendini oynatma, hey sana diyorum oğlum, oğlum dedim, ama sen kız mısın oğlan mısın? Ayy delirecem, sıkıldım bak ji min ve shin Ri sizseniz, valla arkadaş demem dalarım ama. Hey konuşmazsan şarkı söylerim.
Chanyeol : amma konuştun, bugün hiç konuşmadın diye bana kusamazsın?
Kim hyu soon : ssssen?
Chanyeol : o demek tanıdın? Bayan çok konuşan.
Kim hyu soon : tabi tanırım, bu cırtlak sesi nerde duysam tanırım.
Chanyeol : bana baksana kızım sen ne şımarık sın? Sen konuşmadan duramaz mısın?
Kim hyu soon : sen beni ne sandın, ben üç konuşmayan biriyim, yanlız başımdaki ni çıkarsana.
Chanyeol : hay hay, bakalım durabilecek misin?
Kim hyu soon : gör bakalım.
Shin Ri de aynı şekilde, başında karton vardı bir sandalyede oturuyor du. Shin Ri olduğu yerde sesler geliyordu.
Shin Ri : ji min, hyu soon siz misin?
Sehun : kıza benzer bir halim mi var?
Shin Ri : başım kapalı olduğundan olabilir mi?
Sehun : o afedersin, başka emrin var mı? Örneğin kahve yada kapiçino hangisi?
Shin Ri : kapiçino. Ay ne diyorum ya. Sensin demi rap monster ı canını inciten.
Sehun : bu yanında az kalır.
Shin Ri : sen tam bir ahmaksın? Rap monster baban gibi senin de güçlerini alacak?
Sehun : o biraz zor olur.
Song ji min de korkudan ne yapacağını bilmiyor du öylece etrafa bakıyordu. Korkudan dilini yutmuş bir şekilde ağlıyordu. Elinde eldiven olmasaydı şuan orası patlamıştı. Ama yinede vücudun da kıvılcım vardı. Kai konuşmaya başladı.
Kai : bu senin yanına kalacağını mı sandın sulu göz, yada kıvılcım kızı mı desem bilemedim.
Song ji min : sen korkak sın? Eğer korkak olmazsan benim başımdaki ni çıkartırdın.
Kai : bu mu yani? Al çıkartım. Yakından da pek güzelsin.
Song ji min : çek o pis elini üstümden yoksaa.
Kai : yoksa ne yine çarpar mısın?
Song ji min : evet.
Kai : ama yapamazsın bak etrafına.
Song ji min etrafına baktı iki elinde zincir vardı. Song ji min o kadar şaşırdı ki dayanamayıp bağırmaya başladı.
Song ji min : aaaaaaaaaaa! İşte şimdi yandın, güçüm yeni başladı.
Kai : aman tanrım buda ne.....
