☆Bölüm 4☆
*Büşra*
Annem.Evet yine ve yine annemin sesiyle başladım güne.Anlamıyorum ki haftasonu neden erkenden uyandırır.Neymiş efendim herkes aynı anda uyanıp kahvaltıyı beraber yapacakmış.İkinci kez seslenmesinde ne seslenmesi bağırmasında fırladım yataktan.Yatağımı toplamaya karar verdim.Yatağımı toparladıktan sonra üzerimi değiştim ve banyoya doğru yol aldım.Elimi yüzümü yıkadım tam mutfağa giderken kapı çaldı.Kapıyı açmamla sevinç çığlığı atmam bir oldu diyebilirim.Çünkü Eylül gelmişti ve elinde bir tepsi börek vardı.
"Annem gönderdi sıcak sıcak yesinler dedi afiyet olsun"
Bu sefer kapıda çok bekletmeden hemen içeri davet ettim.İçeri girip mutfağa geçtik.
"Aa kızım niye zahmet ettiniz.Çok teşekkür ederiz.Hadi sende geç kahvaltıyı beraber yapalım"
"Evet Eylül ya hadi gel lütfen"
"Tamam o zaman"
Annem tepsiyi alıp böreklerden tabağa koydu.Kahvaltımızı yaptık.Annem mutfağı toparlamaya başladı.
"Anne yardım edeyim mi?"
"Evet ayşe teyze yardım edelim"
"Yok yok ben yaparım siz keyfinize bakın"
"Peki anne biz odama geçiyoruz birşey olursa seslenirsin"
"Tamam"
Odama geçtik ve yatağın üzerine oturduk.Biraz sohbet ettikten sonra çok sıkıldığımızı farkettik.Düşünüp taşındık.Dışarı çıkmaya karar verdik.Dışarı çıktık.Biraz yürüdükten sonra ilerideki cafeye oturduk.Birşeyler içtik ve biraz sohbet ettik.Eylül kendinden daha ayrıntılı bir şekilde bahsediyordu ki bende öyle.Gerçekten sevmiştim bu kızı.Çok içten ve samimi geliyordu bana.Biraz daha oturduktan sonra kalktık ve tekrar eve doğru yürümeye başladık.Yol boyunca Eylül'ün ne kadarda eğlenceli bir kız olduğunu anlamıştım.Evin önüne geldik.Birazda apartmanın bahçesindeki çardakta oturduk.İlk geldiğimiz gün karşıdaki eski ev yeniden dikkatimi çekince Eylül'e sormaya karar verdim.Kesin biliyordur diye düşündüm ve sordum.
"Eylül şu karşıdaki eski ev boş mu?"
"Boş değil"
"Peki kim yaşıyor?"
"Savaş.Yakında sende tanışırsın.Yani tanıştırırım ben sizi.Olur mu?"
"Peki"
"Girsek mi artık içeri?"
"Olurr"
İçeri girdik.Eylül eve gitti.Bende girdim.Elimi yüzümü yıkadım.Akşam yemeğini hazırlamıştı annem.Sofrada üç tane daha tabak vardı.
"Anne misafirlerimiz var galiba"
"Evet kızım sen gidip Eylülleri çağıracaksın"
"Tamam anne"
Hemen bir üst kata çıktım ve büyük bir mutlulukla zile basmaya başladım.
Ding dang dong...
Kapıyı annesi açmıştı.Adını bilmiyordum.
"Kim gelmiş anne?"
Ohh Eylül gelmişti allahtan!
"Eylül annem sizi yemeğe bekliyor"
"Anne gidelim mi?"
"Pekâlâ kızım.Madem davet etmiş.Davete icabet etmemek olmaz"
Ufak bir tebessüm edip merdivenlerden inmeye başladık.Benim kapıyı açmamla annemin koşup gelmesi bir oldu.
"Hoşgeldiniz efendim.Buyrun buyrun"
İçeri geçtik.Hep birlikte masaya oturup yemeğimizi yemeye başladık.Yemeğimizi yedikten sonra masayı toplayıp bulaşıklarıda makineye yerleştirdik.Babam ve Eylül'ün babası koyu bir sohbet içerisindeydiler.Bu koyu sohbete annemler,biz ve güzel bir çayda eklenince keyfimize diyecek yoktu.
"Yarın pazar bir planınız var mı?"
"Yok ama hava güzel şöyle bir mangal yaksak fena olmaz"
"Oooo çok güzel yaparım mangalı"
Babam ve Eylül'ün babası planı yapmıştı bile.Annem ve Eylül'ün anneside yapacaklarını konuşuyorlardı.Vakit geç olmuştu ve kalkma vakti gelmişti.
"Tamam o zaman biz kalkalım da yarına hazırlık yapalım"
"Tamam Necmi Bey.Yarın görüşmek üzere hoşçakalın"
Bende Eylül'e sarılıp onu öptüm.
"Yarın görüşürüz Eylül.Anlaşılan çok eğlenicez"
"Öyle olacak galiba Büşra"
Eylüller gittikten sonra etrafı biraz daha toparladık ve herkes odasına çekildi ki bende öyle.Saçımı hafifçe tarayıp ördükten sonra bende kafamı yastığa koydum ve sarı ayıcığıma sıkıca sarıldım.
°°°
Güne helede pazar gününe annemin sesiyle uyanmam gerekirken ben burnuma gelen kokular sayesinde uyandım.Uyandım.Alışılmışlıkların dışına çıkıyordum bugün.Elimi yüzümü yıkamadan,yatağımı toplamadan ve üzerimi değiştirmeden direk mutfağa girdim.Bu gördüklerim gerçek miydi?Tabikii gerçekti.Kaç tepsi börek,çörek,poğaça ve aklınıza gelebilecek her türlü hamur işini yapmış olması...
Ahh salak ben ya.Tabi yapacaktı bugün pikniğe gidecektik.Bu durum suratımda koca bir tebessüme sebep olmuştu.Annem beni farketmeden pikniğe gidiyor olmamızın verdiği mutlulukla odama gittim.Yatağımı topladım,elimi yüzümü yıkadım ve üzerimi değiştim.
"Günaydın anne"
"Günaydın kızım"
"Hazır mısın bakalım"
"Ben hazırım annede asıl sen hazır mısın?"
"Hazırım hazırım.Sadece şunları yerleştirmek kaldı"
"Tamam anne.İçerideyim ben.Anne bu arada babam nerede"
"Sabah Eylül'ün babası geldi,kasaba gittiler daha mangal kömürü falan alıcaklarmış kızım"
"İyi bakalım"
İçeri geçip biraz televizyon izledim ve kapı çaldı.Kesin Eylüldür diye düşünüyorum.Kapıyı açtım.Tamda düşündüğüm gibi.Eylül ve annesi gelmiş.
"Hoşgeldiniz"
"Hoşbulduk kızım"
İçeriye geçtik.Eylül'ün annesi direk mutfağa yönelirken bizde oturma odasına geçtik.Biraz daha televizyon izledikten sonra yine kapı çaldı.Babamlar gelmiş.Herşey hazırdı galiba.
"Hadi gidelim"
•••
Piknik alanına gittik.Mangalı yakıp etler pişerken annemlerde sofrayı hazırlıyorlardı.
"Biraz dolaşalım mı Büşra"
"Olur"
Bu seneki sınav bizim için oldukça önemliydi.Eylül'e dönüp;
"Biliyor musun Eylül bu seneki sınava kendimi hiç hazır hissetmiyorum ama aşırı heyecanlıyım"
"Bende Büşra bende.Ee hangi üniversiteyi düşünüyorsun?"
"Ben burda İzmir'de kalmayı düşünüyorum"
Eylül kocaman gülümseyince;
"Yoksa sende mi?"
Diye haykırdım.Eylül gözlerini kocaman açarak kafasını salladı.Annemin sesiyle ikimizde irkildik.
•••
Annemlere de haber verdikten sonra biraz dolaştık.Etraf çok güzeldi.İlerideki park dikkatimi çekti.Eylül'ün de dikkatini çekmiş olacak ki oraya doğru bakıyordu.
"Gidelim mi?"
"Ne nereye?"
"Parkaa"
"Olurr"
Parka geldiğimizde ikimizde salıncaklara yöneldik ama boşta olan sadece bir salıncak vardı.
"Hadi Büşra sen otur ben seni sallarım"
"İstersen otur sen Eylül"
"Yook ben sallama taraftarıyım"
"Piki"
Salıncağa oturdum.Eylül öyle hızlı sallıyordu kii.
"Eylül biraz yavaş sallaa"
"Tamam"
Biraz daha salladıktan sonra annemler çağırdı.Piknik alanına vardığımızda herşey hazırdı.Oturup yemeğimizi yedik.Biraz toparlandıktan sonra çayımızıda içtik.Sohbet koyuydu doğrusu.Laf lafı açıyordu ama havada kararıyordu bir yandan.
"Haydi gitme vakti"
Babamdan gelen bu cümle beni üzmüştü açıkçası.Etrafı toparladık.Çöplerimizi çöp kutusuna attık.Arabaya binip evin yolunu tuttuk.Biraz ilerledikten sonra evin önüne gelmiştik.Annemler eşyaları çıkartırken bizde annemlere yardım ediyorduk.Ben piknik sepetini içeri bırakıp tekrar dışarı çıkmıştım.
•••
Eve geldim.Güzel bir duş alıp üzerime pijamalarımı giydim.Odada saçımı taramaya başlamıştım ki beynime yıldırım gibi "yarın okula başlayacağım" gerçeği çarptı.Yok ya o kadarda zorlanmayacaktım.Eylül vardı.Bu şekilde kendimi rahatlatarak kafamı yastığa koydum.Tam uykuya dalıyordum ama annem gelmeseydi.
"Ee heyecan var mı?"
"Yok anne ama uykum var"
Annem benim bu sözümün üzerine hafif bir kahkaha atıp yanağıma büyük bir öpücük kondurdu.Bende ona kocaman sarılıp,öptüm.
"İyi uykular,tatlı rüyalar kızım"
"Sanada anne sanada"
Annemi yolcu ettikten sonra uykum kaçmıştı.Ne yapacağımı bilmez bir şekilde yatağımdan kalktım.Odamın içerisinde biraz dolaştım.Pencereye doğru yaklaşıp perdeyi hafif araladım.Sokak hafif karanlıktı.Su...Bu seferde susadım.Mutfağa gidip suyumu içtikten sonra ayaklarım beni direk pencerenin önüne götürdü.Biraz dışarıyı izledikten sonra uyudum,uyumuşum...
💤💤💤
Merhaba arkadaşlar.Umarım beğenmişsinizdir.Okuduğunuz için şimdiden çok ama çok teşekkür ederim.Vote ve yorum yaparsanız sevinirim.Sizi seviyorum.Tekrardan zamanınızı ayırıp okuduğunuz için çok teşekkür ederim.❤❤❤
*Arkadaşlar hikayenin nasıl gittiğine dair yorum yapar mısınız lütfen.Bende yorumlara bakarak hareket edicem çünkü.Lütfen*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
O'NUN İÇİN
Teen FictionO'nun hayatını günü gününe kaleme alıyorum.Beni farketmemeli.Ama zamanı gelince ben kendimi farkettireceğim.O'nun hayatını merak ediyorsanız yavaş yavaş sayfaları çevirin...O gün geldiğinde O'na iki seçenek sunacağım.Ya benimle olacak ya da...