PRICKED //GD X MINO

bir düşün içinde bir düş

Saat:01.25

"Hyung! Zaten 3 şişeyi devirdin. Daha ne diye içiyorsun? Tamam kral olabilirsin ama bu sınırsız içki içebileceğin karaciğere sahip olduğun anlamına gelmiyor."

Hayır hayır.. Gece daha yeni başlıyor.

"Ah.. Sarhoş olamadan bitireceksem ne anlamı kalıyor?"

Lanet şişe bana inatmış gibi masanın en uzak köşesindeydi. Ayağa kalkmam gerekiyordu ama dönen başım yardımcı olmuyordu. Zorlayarak da olsa kolumu uzatabildiğim kadar uzattım. Sihirli değneğin o şişeyi elime yerleştirme ihtimaline hayır demezdim.

"Sorhoş olmodon botorocoksom no onlomo koloyor!?!!? Sen emin misin ki çoktan sarhoş olmadığına.."

"Bana eşlik bile etmiyorsun, kırılıyorum.."

"Birimizin araba kullanması gerekiyor değil mi?"

Bunu söylerken yüzünün aldığı gururlu ifadeyi gözlerimle görmesem de hayal edebiliyordum. En sonunda elime bir şeyler yakaladım gibi hissettim ama tam olarak emin değildim. Kafamı kaldırıp bakmaya çalışırken nasıl olduğunu anlamasam da bir anda dengemi kaybetmiştim. Yüzümün ıslak olduğunu hissettim. Yüzüm.. Ne? Yüzüm neden ıslak lan? Ah, tabi. Kim bilir masadaki karmkarışık şeylerden hangi biri yüzüme yapıştı? Suratım hangi kasede yüzüyor?..

Bilincimin kapanıp, sızacağım sıralarda en son Mino'nun beni sarsmasını ve telaşla söylediklerini bulanık bir şekilde hatırlıyorum.

***

Sabah kahvaltısı mucizevi şekilde hazırlanmış sofraya oturduğumda tüm dünyayı unutup sadece önümdeki nefis yiyeceklere çoktan odaklanmıştım. Tostumdan birkaç ısırık ağzıma götürdüm. Gözlerim kendiliğinden kapanıyor ve tüm lezzeti hissediyordum. Ama anlam veremediğim şekilde tadı babaannemin bana yaptığı çorbalara benziyordu. Ne alaka? Bilmiyorum. Elime bugünün gazetesini aldım ve sayfaları çevirerek işi klasik pazar aile kahvaltılarına döndürdüm. Gözüme YG yazısının çarptığı habere, büyük ihtimal BLACKPINK'in yapacağı çıkış ile ilgilidir diye düşünerek odaklandım. Ne zamandan beri BLACPINK üyesiyim? Hayır, hayır.. Burada BIGBANG yazıyor.

"Gençler arasında oldukça sevilen BIGBANG grubunun lideri G DRAGON dün gece geç saatlerde bir mekanda olay çıkardı. Fanları bu haber karşısında genç şarkıcının ruhsal sorunları olduğunu ve olayın kariyeri için çok büyük bir problem olduğunu düşünüyor. Birçok netizen ise GD'nin bu olayı sırf gündemde kalmak için yaptığını, bazıları ise YG'nin bunu yapması için onu zorladığını iddia ediyor."

Ne... Yazanlar beynimi öyle sarstı ki, yere düşüp kırılan tabağın gürültüsünü bile hissetmedim. Belki o anların videosu vardır ümidiyle ne yaptığımı hatırlamak için kendimi zorlarken internette adımı arattım. Büyük haberi bulmam zor olmamıştı. Cidden ne yaşanmış olabilir en fazla amk? Derin bir nefes alıp videoyu başlatacaktım ki kapının çalması araya girdi. Telefonu rastgele bir yere bıraktım ve kapıya yöneldim. Garip fotoğraf makinesi sesleri geliyordu. Uğultu, kapıda bir grup kalabalığın beni beklediği izlenimini uyandırdı. Delikten bakmayı akıl edemeden kapıyı açtığımda... Hayır bu bir kalabalık grup değildi. Bu neydi? O-HA..

Üzerime mikrofon ve koca koca kameralarıyla beraber tonlarca soru yönelten bir ordu vardı. O an afallamış olacağım ki birkaç adım geriledim. Yo, afallamak yetersiz bir kelime. Defolun diye bağırmak istediysemde bedenim bana itaat etmiyordu. Başımın dönmesiyle o ordu bende mahşer günü hissi yarattı.