《7》2. Ay- Akmu

154 10 3
                                    

Buraya ne yazmam gerektiğini hiç bir zaman bilmeyeceğim. 

O yüzden susuyor ve bölümü güzelce okumanızı istiyorum. 

İyi okumalar!

--*--*--

''Ya! Soo Hyun, artık Jin Hwan'ın fotoğraflarına bakmayı bırakıp benimle ilgilensen?''

Sonunda telefondan başını kaldırıp burnunun ucuna kadar indirdiği gözlüklerinin üzerinden bana baktı.

''Sanki çok ihtiyacı varmış gibi. İki haftadır seninle ben ilgileniyorum -ki hiç gerek yok- boşa vakit kaybediyoruz gidip başkanla konuşalım.''

Evet bir ay boyunca Lee Hi ile eğitilmiş daha çok yeni bir arkadaş ile eğlenceli vakit geçirmiştik. Her ay bir grup ya da solo sanatçı tarafından eğitilecektim. Şimdi ise sıra AKMU'da idi. Fakat sadece Soo Hyun geliyordu. Çünkü ağabeyinin çalışması gerekiyormuş, falanmış filanmış. Oysa ki en çok onunla tanışmak istiyordum. Gerçekten yetenekli birisiydi.

''Şaka mısın sen? Sen ilgilenmeyeceksen ilgilenecek birilerini çağır lütfen. İhtiyacım olmasaydı elime eğitim programı tutuşturulmazdı.''

Gözleri parıldayarak bana baktı.

''Evet, ilgilenecek biri lazım. Ah, yaşa sen Sera.''

Hızla yerinden kalkıp kapıya yöneldi. Kapı çarparak kapanmadan önce duyduğum şeyle gülerek, ümitsizce kafamı iki yana salladım.

''Ben Jin Hwan oppayı buraya çağırayım. Sen devam et.''

5 dakika sonra ise tüm İkon üyeleri ile odanın içerisine doluşmuştuk.

Bakışlarımı bana tedirgince bakan Soo Hyun'a çevirdim.

''Sadece Jin Hwan'ı çağıracağını söylemiştin?''

Konuşmam üzerine bu defa tedirgince Bobby'e baktı. Bobby'e bakıp tekrar Soo Hyun'a döndüğümde konuşmak için ağzını açtı. Bir şey demeden tekrar kapattı. Daha sonra B.I'ın konuşması üzerine ona döndüm.

''Ah, biz şey, YG ailesine yeni katılmış olman, yani tazesin ya işte gelelim de eğitimin ile yakından ilgilenelim dedik. İyi demişiz değil mi?''

Diğer üyeler onaylayıcı mırıltılar çıkarırken Jin Hwan'ın konuşmaya başladı.

"Hem böylece dans için başkasına, rap için başkasına gitmezsin. Hep beraber çalışırız işte."

"Evet. Ben ve Bobby rap için, Jin Hwan, Jun Hae ve Yunhyeong ses eğitimiyle, Dong Hyuk, Bobby ve ben dans eğitimin ile ilgileniriz. Chan Woo arkadaşın olduğu için sadece izleyebilir.''

Dedikleri olmuştu ilk olarak ses eğitimimi eğlenceli bir şekilde Jin Hwan, Jun Hae ve Yunhyeong ile tamamlamış ardından kısa bir ara ile rap ve hiphop dersini de Bobby ile B.I ile yapmaya çalışmıştık. Evet sadece çalışmakla kalmıştı. Bobby ile arada -dersin çoğu- tatlı sert atışmalarımız sebebi ile pek bir şey yapamamıştık.

Şimdi ise saat 11.00 olmuş ve 12.00'a kadar özgür bırakılmıştım. Açıkçası bu süre zarfında binadan firar edip üçüncü yuvama, parka gitmek istiyordum.

Hızla açılan kapı ile bakışlarımız gelen kişiye yöneldi.

Sua.

''Fazla mı hızlı girişti?'' diyerek tepkilerimizi kontrol etti. ''Sert?''

Ellerimi uzatarak konuşmaya başladım. Evet eğitim saati biter bitmez kendimi yere atmıştım.

''Susta kaldır beni.''

Yanıma gelip elini uzattı. Elini tuttum ve yere çektim. O ani hareket ile acı içinde inlerken ben çoktan karnın yastık yapmış ve mayışmış bir şekilde mırıldanmıştım.

''Vazgeçtim. Yastığa ihtiyacım var. Az böyle kal.''

--*--*--

Bobby'den

Ara bitmiş Sua çoktan eğitimine geri dönmüştü. Aslında Sera'nın şu anda uyanık olup akademik eğitimine gitmiş olması gerekiyordu.

Sadece gerekiyordu. B.I'ın bin bir türlü sözleri ve ısrarlarıyla, ki bunda benim yaptığım şebekliklerinde payı vardı Sera'nın bu günlük eğitimine ara verilmesini ve kızın güzelce bir uyku çekmesini sağlamıştık. Tabi karnımı ya da ciğer bir deyişle kaslarımı yastık olarak kullanmasına bir şey dememiş, seve seve kabul etmiştim.

Sera'yı ilk 2 yıl önce görmüştüm. M&M zamanında. Winner ile yarıştığımız program sonrası ağır bir darbe yemiş ikinci bir program ile bu sefer birbirimiz ile yarışacağımızı öğrenmiştik. Yıllarca birlikte eğitim alan bizler için gerçekten ağır bir durumdu. Sera'yı işte ilk o zaman görmüştüm. Yarışmayı ilk öğrendiğimde gizli kaçamaklar yaptığım ve huzur ile şehrin gözlerimin önünde oluşunu seyrettiğim bölgeye giderken yolumun üstünde bir parkta görmüştüm. Aslında görmemiş sesini duymuştum.

O an, o sesi işittiğim an büyülenmiştim ben. Etrafı parıltılar ile çevrilmiş, çevresine neşe saçan bu kızın büyüsüne kapılmış ve parka doğru yönelmiştim. O'na adımladıkça gözlerinin parıldadığını görmüş, iyice yaklaştıkça ağladığını fark etmiştim.

Gidememiştim yanına, sadece durmuş sesinin güzelliğinin büyüsüne kapılmıştım. Saatlerce orada onu dinleyip, izledim. Söylediği şarkıyı bilmiyordum. Türkçe bir şarkıymış meğer.

Günlerce sesi kulağımdan, yüzü gözlerimin önünden gitmemişti. Kimseye bir şey anlatamamış, adını dahi bilmediğim kıza karşı büyük bir özlem ile geçmişti günlerim. Sonunda dayanamamış o parka gitmiştim. Yanında Sua'yı gördüğümde rahatlamıştım. 

Daha sonra laf arası Sua'yı yoklarken ismini ve bir YGStan olduğunu öğrenmiştim.

Okuduğu okuldan günlük yaşamına, tuttuğu takımdan sevdiği sporculara, iyi huylarından hobi ve fobilerine kadar her şeyini öğrenmiştim. Zaman zaman ufak çaplı sinir krizleri, bazen de kahkaha krizine girmiştim. 

Kilometrelerce uzakta ki ailemin özlemini uzaktan dahi olsa Sera'yı izleyerek bir nebze olsun dindirmiştim. 

Eskiden ilham kaynağım eşsiz hayal gücüm iken şimdilerde ise hayal dünyamı süsleyen Sera'ydı. 

Hissettiğim hafif kıpırdanmalar ile uyanacağını anlamıştım. Yan tarafta bulunan ceketimi katlaytıp yastık olabilecek hale getirdim. Çok yavaş hareketler ile başını karnımdan çekip katladığım ceketi başının altına getirdim. 

Kağıt ve kalem için etrafa bakınmaya başladığımda bilgisayarın önünde olduğunu görmem ile oraya yönelip bir not yazdım. Kalemi de elime alarak tekrar yanına döndüğümde 

''Akademik eğitimine bugünlük ara verildi. Yarın eksiği kapatacaksınız. Yurduna git ve bir güzel dinlen.

-X''

-----

Ben kim uzun uzun bölüm yazmak kim...

Bu kadar zaman boyunca yazamadığım için üzgünüm aktif olmaya çalışacağım.

Sizi seviyorum, Allah'a emanetsiniz.

180717&15.41

KORE'DE BİR TÜRK KIZIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin