1. BÖLÜM
Çabucak yetişmeliydim.Daha hızlı olamıyor mu bu ayaklarım ya !Bu kadar oksijenle yaşayabileceğimi sanmıyordum.Zaten bu gözyaşlarıyla nefes almak biraz zordu.
Sonunda gelmiştim.Ait olduğum yere.Burası bana huzur veriyordu.Kuşların cıvıltısını ne kadar kıskansam da tek sakinleşebileceğim yer burasıydı ki ne zaman kendimi kötü hissetsem buraya gelirdim.Bahsettiğim yer sahilin ortasında,kimsenin genelde oturmadığı,sevgililerlerden uzak tenha bir banktı.Herkes sevgilisiyle diğer banklara oturup sohbet ediyorlardı.Zaten beni bu çirkinliğimle beğenene oscar falan verilmesi gerekirdi.Gerçi ben sevgili istemiyordu.Kimseyi istemiyordum.Bütün insanlar sanki doğdukları andan itibaren Alina'nın canını yakacağız diye ant içmişlerdi.Oysa benim onlara zararım yoktu ki .Ben böyle düşünürken banka bir ağırlık oturdu.Kafamı çevirdiğimde aynı benim gibi ağlayan bir çocuk gördüm.Anladığım kadarıyla onu da üzmüşlerdi.Ses çıkarmadım,rahatsız etmek istemedim.Birden bana dönüp :
+ Rahatsız olmam,konuşabilirsin. dedi
Ağzım o şeklini aldı.Belki de ruh ikizimi bulmuştum.Ne saçmalıyordum ben ? Tekrar önüme dönüp:
-Seni kim üzdü ?
+İnsanlar ...
Resmen aklımı okuyordu.Aslında bu hoşuma gitmişti.En azından beni birisi olsun anlayabiliyordu.
-Ne tesadüf beni de ! dedim.
Cevap vermedi.Vermesini istemiyordum zaten yalnızlığıma gömülmek istiyordum sadece.Telefonuma kulaklığımı takıp müzik listemi açtım.Müzik benim gizli dünyamdı.Sadece bana özeldi.Dinledim,dinledim,dinledim.Liste bitince montumu elime alıp kalktım.Ona dönüp :
-Seninle konuşmak güzeldi. dedim
+Seninle de... dedi
Önüme dönüp yürümeye başladım.Eve gitmeliydim.Beni merak eden biri de yoktu aslında.Annem ve babam kendi keyifleri için Amerika'ya gidip beni bu lanet yerde bırakmışlardı.Umurlarında olduğumu sanmıyordum.Burada,şimdi canıma kıysam arkamdan ağlayacaklarını dahi düşünmüyordum.Bu düşünceyle dolana dolana eve gittim.
Eşofmanlarımı giyip tavşanlı patiklerimi ayağıma geçirdim.Mutfağa gidip kahvemi yaptım ve koltuğa oturup bilgisayarı açtım.Aklıma kestirdiğim bir filmi açıp izledim.Bolca da ağladım ki bu da günlük ağlama rutinimin tamamlanmış olduğunu gösteriyor.Televizyonu açtım,her zamanki gibi Sünger Bob'u izlemeye başladım.Sünger Bob benim kahramanımdı bir nevi.Herkesin Superman,Batmanken benimki Sünger Bob'du.Onu izlerken aklıma başak kötü şeyler gelmiyordu.Keşke ben de bir çizgi film kahramanı olsaydım diye aklımdan geçirirken kapı çaldı.Kıyamet alameti.Hayret! Benim kapımı bir postacı çalardı ki o da sabah çalmıştı zaten.Kapya doğru yöneldim ve açtım.İlk gördüğüm koca bir valizdi,kafamı yukarıya doğru kaldırdığımda o çocuğu gördüm.Ağzım yine o biçimini aldı.Şaşkınlığım karşısında sadece gülümsedi.Ve:
+ İçeri almayacak mısın ? Gerçi ben de sahilde gördüğüm birisi akşam kapıyı çalıp içeri girmek isteseydi ben de afallardım. dedi
İstemsizce güldüm.Ve elimle içeriyi işaret ettim.O da gülümsedi ve valiziyle (!) birlikte içeri girdi.15 dakika boyunca konuşmadık.Sessizliği bozan o oldu.
+Biliyorum açıklama yapmamı bekliyorsun. dedi
Başımla onay verdim
+Annemler beni resmen terk ettiler.Uzun zamandır yalnız yaşıyorum.Aslında ölmeyi bile düşündüm ama seni görünce fikir değiştirdim ve kalacak yere ihtiyacım var.Sen banktan kalktıktan sonra seni takip ettim ama korkutmak istemedim.O yüzden bekledim.En azından hayata geri dönene kadar burada kalabilir miyim ? dedi
Şaşırdım.Acaba beni öldürür müydü ? Kafama takacağımı sanmıyorum.
-Olur
+Nasıl yani ?
-Olur yani.
+Ben.. ne biliyim hayır dersin ya da düşünürsün diye planlamıştım kendi kafamda. dedi ve şaşkınlıkla karışık güldü.
-Bak! Kaybedeceğim hiç bir şey yok ve bunun da beni rahatsız edebileceğini sanmıyorum. dedim kendimden emin bir şekilde.
Durgunlaştı...
Televizyonu açtım ve süngerbob Cd'imi geri koydum.Bana döndü :
+Sünger bob sever misin ?
-Evet ???
+Bayılırım ! dedi
Evet artık emindim.Resmen ruh ikizimi bulmuştum.Aradan 2 saat geçti ve film nihayetinde son buldu.O da çok eğlenmişe benziyordu.Gerçi film boyunca anca bana patlamış mısır atmıştı ama filmi de izlemiş sayılırdı.Yatma vakti geldiğinde sessizleştik ama bu sefer sessizliği bozan ben oldum :
-Bak! Ben yalnız bir insanım ve yanımda kapı çalındığında birinin yatması için bir yatak taşımıyorum.Ayrıca yatağım çift kişilik.Ama hemen sevinme çünkü fazladan yastığım var ve çok sertler.Bu da demek oluyor ki bu yastıklarla harika duvar örerim aramıza.Kabul ediyorsan sorun yok ama kabul etmiyorsan bu koltukta yatarsın .
+ Yatak fikri daha mantıklı geliyor . dedi ukala bir gülümsemeyle
Koltuktaki yastığı aldığım gibi ona fırlattım.
+Daha ilk günden zulüm görmeye başladım ! dedi bay ukala
-Duyamadım ? Demek koltukta yatmak daha iyi senin için
+Tamam tamam sustum . dedi küçük masum çocuk bakışı yaparak
Birlikte odama çıktık.Odam ve yatağım yeterince büyüktü.Allah'tan pijamalarımı önceden giymiştim çünkü onun bana bakıyor olması stresiyle giyinebileceğimi sanmıyordum.Dolabımı açıp yastıkları çıkarttım.Araya sağlam bir duvar ördüm.Benden iyi bir mimar olacak.Olamaz :( Yarın okul var.Bu da ne demek ? Bir utanç verici ve bol sıkılmalı bir gün daha.Neyse diye geçiştirdim, yatağa uzandım ve kitabımı elime aldım.O da geldi,üstünü değiştirmişti çoktan.Valizinden kitabını çıkardı ve yatağa kitap okuma pozisyonunda yattı.Ama hala aklıma takılan bir şey vardı.
-Her şey çok güzel de ben senin adını bilmiyorum ???
+Poyraz.Ama ben de ev sahibinin adını bilmiyorum ???
-Alina.
+ ve - Memnun oldum diyerek ellerimizi sıktık ve kitaplarımıza geri döndük.Bir süre sonra uykum geldi .Poyraz'a dönüp baktım.O hala yorulmamış gibi okuyordu.Kitabı yanımdaki komodinin üstüne bıraktım ve yattım.Kendimi bir çizgifilm karakteri olarak düşünürken uykuya daldım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İki Kişilik Yalnızlık
RomanceOnların İkisi de yalnızdılar.Kendi dünyalarının yalnızı.Ve sonra ikisi de değişti.Hem de tamamen ...