"Pardon,Serkanı aramıştım ama.."
"Serkan şu an hastanede hanımefendi, ben hemşiresiyim."
"Neden? Ne oldu?"
"Bi kaza geçirdi, şu an yoğun bakımda."
Allahım ne olur ona bi şey olmasın.Onu kaybetmeye dayanamazdım.Hastanenin yerini öğrenip hemen onun yanına gittim.Yoğun bakımın önünde bi kaç arkadaşı vardı, hemen yanlarına gittim.Defne beni görünce sarılıp ağlamaya başladı.
"Gizem lütfen ona bi şey olmasın."
"Merak etme, ona bi şey olmayacak.Ne zaman, nasıl oldu?
"Bu sabah seni okula götürmeye gelmiş, sonra arayıp sana ulaşamayınca deliye dönmüş.Sonra da arabaya atlayıp gaza basınca yolda bi kamyona çarpmış."
"Bunun için mi bu kadar sinirlenmiş? Ama bu normal diyil ki..
"Gizem, Serkan hasta."
"Ne hastası?"
"Belki bunu sana soylememi istemeyecekti ama bilmen gerek.En azından bundan sonrakı kararlarını ona göre verirsin.Serkanda bipolar bozukluğu var.Bi tür psisokolojik hastalıktır.Hiç beklenmediğin anda beklemediğin tepki göre bilirsin ondan.Uzun süre tedavi aldı ama bi faydası olmadı.Hatta bazen intihara kadar bile gide biliyor bu hastalık.Belki bugun de kaza yapmamıştır, seni kaybetme düşüncesiyle intihar etmek de istemiş ola bilir."
"Hepsi benim suçum.."
"Hayır.Bak bunları seni suçlamak için anlatmadım, sadece Serkanın hayatında olacaksan bunları bilmen gerekir diye düşündüm.Aklına asla öyle bi şey getirme tatlım.Şu an alimizden gelen tek şey onum için dua etmek."
Öylece donup kalmıştım.Onun hasta olduğuna inanamıyordum.Ona zarar verdiğim için kendimden nefret ediyordum.
Yoğun bakımın kapısı açılınca hemen doktorun yanına gittik.
"Merak etmeyin, şu an iyi.Ama dinlenmesi lazım, şu an uyuyor.Yarın odaya geçicek."
Hemen koşup Defneye sarıldım ve hıçkırarak ağlamaya başladım.Haberi duyduğumdan beri sanki tum duygularımı içimde tutmuştum ve şu an hepsi göz yaşlarımla akıyordu.Teşekkür ederim Allahım onu bize bağışladığın için.
"Hadi Gizem sen git, zaten yanına almıyorlar."
"Hayır, onu bırakamam."
"Merak etme, ben burdayım."
"Tamam o zaman, bi şey olursa mutlaka haber ver."
Babam arabada beni bekliyordu.Beni görünce hemen arabadan indi ve bana sımsıkı sarıldı.
"Arkadaşın nasıl oldu kızım?"
"İyi baba, yarın odaya geçecek."
"Allah yardımcısı olsun."
Eve geldiğimde çok yorgundum.Hiç bi şey düşünemiyordum, hemen uyuyup sabah olmasını istiyordum.Yatağıma uzanınca Defnenin anlatdıkları geldi aklıma.Acaba bundan sonra nasıl olucaktı? Bununla baş ede bilecek miydim?
Sabah uyandığımda ilk iş hastaneye gitmek için hazırlanmaya başladım.
"Günaydın herkese, ben çıkıyorum."
"Kızım bi kahvaltı et sonra çık."
"Hayır anne ya, acelem var.Hadi öpdüm hepinizi."
Hemen bi taksiye atlayıp hastaneye geldim.Resepsiyondan oda numarasını sorup yanına gittim.Odaya girdiğimde uyuyordu, o güzel yüzünde çizikler vardı.Bu halde bile çok yakışıklıydı benim sevgilim.Yanına gidip elini tuttum, gözlerini açıp bana baktı.Gülümseyerek yorgun yorgun konuşmaya başladı.
"Prensesim gelmiş."
"Nasılsın?"
"Sevgilim elimi tutmuş ve ben onun güzel gözlerine bakıyorum.Sence nasıl ola bilirim?"
"Çok korktum."
"Özür dilerim bebeğim.Peki sen iyi misin?Dün sana ulaşamayınca deli oldum."
"Bunları sonra konuşuruz aşkım,daha uzun zamanımız var.Şimdi sen dinlen, ben yanındayım."
Kapı açıldı ve içeri bi kadınla bi adam girdi.
"Anne, baba..Siz de nerden çıktınız?"
"Oğlum seni çok merak ettik.İyi misin?"
Onları yalnız bırakıp dışarı çıktım.Acaba ailesi hastalığını biliyor muydu? Bu da soru mu kızım ya? Uzun süre tedavi aldığına söylemişti Defne, herhalde biliyorlardı.
Telefonumun çalmasıyla düşüncelerimden ayrıldım.Arayan Haleydi..
"Efendim."
"Gizem kızım nerdesin ?
"Hastanedeyim Hale."
"Ne hastanesi? Ne oldu?"
"Okula geliyorum, gelince anlatırım."
"Sen iyi misin peki?"
"Evet canım, merak etme."
Telefonu kapatıp Serkana gideceğimi haber vermek için yanına gittim.
"Gizem nereye kayboldun sen? Anne sizi tanıştırmak istediyim güzel prenses bu işte."
Elini uzatmış beni yanına çağırıyordu, gözleri o kadar güzel bakıyordu ki..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk pusulam
RomanceAşk bazen vazgeçmek midir yoksa her şeye rağmen onunla olmak mı? Buna biz değil kalbimiz aşk pusulasına göre karar verir..