Alışılmışın Dışı

9 0 0
                                    

Birkaç diyeceğim var;
Zamanın gölgesinde saklanan
Yok olmaya yüz tutmuş
Kaldırımlara yapışmış kalmış
Güz mevsimi düşen yaprak gibi solmuş
Ve bitaplığından usanmış
Suskunluğun en dibine vuran
Kadehlerde bulduğu mayhoşlukla salınan
Öfkesine yenik düşen zararla kalkan
Güneş yüzü görmeyen her geçen gün solan
Ve saklandığı o gölgeden hiç çıkamayan
Sürekli hayallerinin peşinden koşup
Yakalayamadıkça arkasından bıkkınca bakıp
Karşısına çıkan her canlıya sorup
Yaşama nedenini bilinçsizce unutup
Sürüsünü kaybeden çoban gibi
Leylasını kaybeden Mecnun gibi
Bir türlü ayılamayan meczup gibi
Ve yahut ilhamını yitiren şair gibi
Yorulmuş,düşmüş ve kalkamamış
Kurumuş,bitmiş ve tükenmiş
Unutmuş,düşünmüş ve hatırlayamamış
Kaybetmiş,aramış ve bulamamış

Tüm bunlara rağmen zamanın gölgesini
Aydınlatacak o büyülü ışığın
Bir yerlerden yüzüne vuracağını
Gözlerinin bir gün parlayacağını
Sabreden derviş gibi murada ereceğini
Ve o mühürlenmiş kapıların bir gün ardına kadar açılacağını
Beklemekten başka elinden hiçbir şey gelmediği halde
Beklemekte olan garip bir kulum.

Pençesine düşmüş olduğum,
Umutsuzluğun çaresizliği içerisinde
Mum ışığının aydınlattığı,
Odamın bir köşesinde
Zihnimin karanlık yerlerini yokluyorum
Belki bulurum anılarımı
Belki de çoktan silinip gitmiştir
Zorlasam çıkar herhalde
Sonra yine hapsederim
Yine gömerim içimdeki denizin en dibine
Zaten anılar unutulmak için vardır
Bazen içini acıtır
Bazen gözlerini yaşartır
Özletir kendini bazen
Dayanamazsın
Düşersin ama kalkarsın ayağa
Hayat devam ediyor çünkü
Mum ışığı alıp götürürken aydınlığını
Yine kaybolursun karanlığın içinde
Kavuşursun belki bir gün sonsuz aydınlığına
Ha ne dersin?

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 05, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SessizlikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin