korku

4 1 0
                                    

Yarım saat sonra.
Şu an sandalyeye oturmuş elerim ve kolarım bağlıydı.
Gözlerimi yavaştan açıp etrafıma bakındım.
Tam karşımda biri duruyordu.
Gözlerim bulanık olduğundan göremiyordum.
Gözlerimi sıkıca yumup açtım ve ateş
" Ne de korkakmışsın sen bayılı vermisin. "
Evet hiç birşey demedim. Benim hasas bölgemi bilmesini istemiyordum.
Kapalı alanda duramıyordum.
Ateşin yüzüne dik dik bakıp
" Senetleri istediğini biliyorum ama ben onları kaybettim. Yani artık bende değil. "
Ateş yüzünü benim yüzüme doğru yaklaştırıp kulağıma doğru yöneldi. Ve fısıldayarak
" Senetler'in haylen Sende olduğunu biliyorum.Beni asla salak biri sanma "
Deyip dikleşti.
Korumlarımdan birine gözlerini yumup bana baktı çok geçmeden adamın elindeki kağıtları alıp adama
" çık dışarı " dedi.
Naptığını anlamaya çalışıyordum.
Birden önüme bir sehpa çekip kağıtları önüme koydu.
" İmzala " deyip
Elerimi çözdü bileklerimi ovalayıp kağıdı okudum kölesi olmam için imzalatıyordu yüzüne sinirli bir bakış atıp konuştum.
" Asla bunu yapmam " deyip bağırdım.
Yüzüme gülüp zaten imzalamak sen isteyeceksin deyip tekrar sırıtı.
Telefonla uğraşıyordu.
Ne yapacak diye merak ederken ilk defa bu kadar çok korkuyordum.
Telefonu bana çevirip bir video açtı.
Evet gözlerim öyle bi açılmıştıki ateşe bakındım.
" Bbb..uu nu nasıl buldun nasıl beni çekersin deyip bağırdım. "
" Evet küçük hanım eyer bunu imzalamasan bütün dünya bunu izleyecek. "
Dedi.
Evet çok ciddiydi hışkırarak ağlamak istiyordum.
Video ' da
Arabada giyiniyordum ve her yerim açıkça görünüyordu.
Ateşin yüzüne bakındım.
Bana kalemi uzatı
" Al bakalım imzala şunları " deyip sırıtı.
Evet utanıyordum bağırarak
" Asla bunu yapamazsın " deyip çıkıştım.
Telefonu eline alıp sen bilirsin dedi.
Kapıya doğru yöneldi.

Korku

Evet bunu yapacaktı.
Kapı kolunu çevirdi ve bi anda ben

" Dur peki tamam imzalayacağım "
Deyip kalemi elime aldım.

Bana doğru dönüp kapıyı kapadı.
Kağıtları imzalayıp ateşe uzatım.
" Al artık kölenim video'yu paylaşma"

Yüzüme gülüp kağıtları elimden aldı.
Bana dik dik bakıp titrediğimi gördü.
Ve
" İpleri komple çözeceğim ama sakın yanlış birşey yapma kapıda ve dışarda bine yakın görevli var artık bu evde kalacaksın yemek ve temizlikleri yapman yeterli birde benim sözünden asla çıkma" deyip ipkleri çözdü elimden sıkıca tutup arkasından sürükledi.
Evet uslu durmaya mecburdum kapıyı açıp çıktık kapının önünde 4 tane adam vardı.
Ateş doğruyu söylüyordu.
Beni bir odaya sokup kasa gibi birşeye ilerledi saçma sapan şifreler girdi.
Bunları nasıl ezberlemişti. Ben daha 1 tanesini bile aklımda tutamamıştım.
Telefonu ve imzaladığım senetleri kasaya koydu tam kapatacaken ayağa kalkıp bana yöneldi.
Görevlileri gönderip odada tek kaldığımızda beni duvara doğru itekledi.
İlk defa karşı bir cinsle bu kadar yakındım.
Dudaklarını kulağıma yavaşça yaklaştırıp
" Telefonunu ver "
Bende sesiz kalmayıp

" Telefonum yok " dedim
Elerini belime dolayıp beni kendine hızlıca yaklaştırdı.
Evet korkuyordum karşımdaki bu kadar güçlü olmasa çoktan şeyini koparmıştım ona yediriyor olcaktım.
Elini yavaşta pantolonum doğru yaklaştırdı.
Haylen dip dibeydik.
Ön ceplerime elini soktu ama hiç birşey bulamayınca iki elini arka cebime sokup telefonu buldu. İki elini iki cebimden çıkartmıyordu resmen boş olan cebimi avuçlayıp bedenimi sıktı.
Ciden rahatsız oluyordum.
" Bırak beni " deyip iteklemeye çalıştım.

Fısıldayarak

" Bana yalan söylemenin sonuçlarına katlanacaksın küçük hanım " deyip.
Kafasını boynuma yöneltip dudaklarını deydirdi artık kıpırdayamıyordum.
O kadar sıkmıştıki sıcak bedenini hissediyordum.
Telefonu cebimden çıkartı ama diğer eli haylen cebimde ve vücudumu sıkıca avuçlamaya başladı.
Korkuyordum ve utanıyordum.
Yanaklarım elma rengini almıştı galiba üşüdüğüm için titremeye başladım.
" Üşüyorum lütfen bırak beni "

Belaya TutkunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin