Setralar

GİRİŞ:

Merhaba arkadaşlar medyadaki sağ taraftaki kraliçe prinkle setra,sol taraftaki ise anaxarete...

Uzun süren kış ayları bitti. Yerkürenin üzerini örten kara bulutlar gitmiş, yerini masmavi gökyüzüne bırakmıştı.İlkbaharın başıydı.Akan şelalelerin suları çoşmuş adeta birbiriyle bitmez bir çatışmaya girmişti .Kış uykusundan çıkmış bir ayı bile ayağını çivi gibi olan suya değdirdiğinde ürperdi.Serin bir hava kaplıyordu yeryüzünü.Tanrılar koltuklarında rahatça otururken .Ağaçlar gökkuşağının tüm renklerinde çiçekler açmıştı.Cemre düşmüştü yere.İlkbaharın ilk yağmuru yeryüzünü okşamış ve sonra ıslak toprak kokusuna bürünmüştü her yer.

Giriş:

Uşakların bitmek bilmeyen telaşı ve koşuşturması işlerinin daha da zorlaşmasına sebep oluyordu ama bundan vazgeçmeyen uşaklar hem kavga ediyor hem de istemsizce koşuyorlardı.Bir uşak haykırdı ve esas duruşa geçti :

-Tonia et magos ! Prinkle Setra(değerli büyücü prinkle setra)

Hemen koşuşturma durmuş ve yerini selamlama almıştı.Herkes başlarını aşağıya çevirerek elleriyle eteklerinin uçlarından tutup dizlerini kırmış ve:

-Ad astra(yıldızlara doğru)diyerek haykırdılar.Yıldızlara doğru Setra halkının bir selamlama şekliydi.

Prinkle Setra'nın insanı büyüleyen bir güzelliği vardı.İnsanlar ona baktığında donup kalır ve bütün söyleyecekleri bir anda aklından uçup giderdi.Setra halkı kraliçe Prinkle Setraya çok düşkündü. Ama prinkle setra sürekli kızgındı yüzü asıktı.Prinkle Setra:

-Lanet olası kahvemi hazırlamadınız mı ?Ben mi yapıcam , dedi

Uşaklardan biri telaşla ve titrek bir sesle :

-Şey efendim biz hazırlıklar yüzünden onu unuttuk , dedi

Kraliçe Prinkle Setra cevap verdi.

-Tabiki anlıyorum 55 uşağın hepsi de saat 3 deki kahvemi unuttu , dedi

Uşak utancından yüzü elma gibi kızardı ve odadan selam verip koşarak çıktı.Kraliçe Prinkle en yakın uşağını adıyla seslenerek çağırdı:

-Solita hazırlıklar ne durumda ?dedi.

Solita çok üzgün bir şekilde ve istemsizce :

-Kraliçem ...