"Thor taş çalmaya çalışma."
"Nerden görebilirsin ki çalıp çalmadığımı?"
"Çünkü, gerizekalı, seni sürekli ona ispitliyorum."
"Aslı Hanım müsait misiniz?"
"Kibarlığını yesinler bin yıllık ergen."
"Tony, şu taşları dizmeye yardım etsen diyorum."
"Steve sen de kıçını biraz yana kaydır diyorum."
8 kişi, masaya oturmuş, iki okey takımı ile oyun hazırlıkları yapıyorlardı. Thor alabildiği kadar taşı zulalıyor, Steve yanındaki Liz'e sırnaşıyor, Eva Wanda'ya kötü bakışlar atarken götüm götüm Bucky'e yaklaşıyor, Tony Natasha'yla saçma bir muhabbet yapıyor, Aslı ise kendisi önermesine rağmen oynayacak yer kalmadı diye oflayıp pufluyordu.
"Ya size oyunu ben önerdim ben oynayamıyorum bu ne?!" dedi Aslı yerinde tepinerek. Sarı saçları omuzlarından dökülmüş, somurtmasına rağmen hâlâ güzeldi.
"9. ıstakayı eklersek tüm oyun bozulur Aslı. İstersen sonraki el biriyle yer değiştir." dedi Liz son derece ustaca taşları dizerken.
"Ya onbeş saat sürer ya!"
Steve yandan yandan Liz'e bakarken, boğazını temizledi ama Tony Stark'ın bu sefer zırhıyla gerçekten yüzünü dağıtmasından korkuyordu. "Şey, aslında benim bir fikrim var." dedi ensesini kaşırken. Tüm taş sesleri kesildi ve gözler üzerine çevrildi. Bu sebeple biraz daha gerginleşti.
"Ehe," diyerek yana, Liz'in yanına kaydı ve elini kızın beline attı.
Kız göz devirirken Tony bağırmıştı. "Bana bak oğlum seni var ya-"
"Seni anan benim için doğurmuş mu diyeceksin Tony? Ya boşver zaten benim gibi bir ustadan öğrenir ve Aslı'nın tribini yüz yıl boyunca çekmemiş oluruz." dedi Liz taş dizmeye tekrar başlarken.
"Öyle mi olduk Liz?!" diye bağırdı Aslı sinirle.
"Aslı," diye fısıldadı Steve sarışın kıza eğilerek. Kız da merak edip ona eğildi. "Bi güzellik yap be."
"Ne gibi?" diye sordu kız.
"Zaten savaştayız bırak biraz Liz'in yanında takılayım."
Kız düşünerek başını salladı ardından gülümseyerek bağırdı. "Liz ve Steve ortak!" ardından Steve'in eski yerine geçti.
Tony sinir krizi geçirmemek için derin nefesler alırken Steve konuştu. "Yuvarlak masa ya, galiba kucağıma oturman lazım."
Liz göz devirdi. Belki de bininci kez. Kıymetlisini Kaptan'ın bacaklarından birine yerleştirdi ve işine devam etti. "Hadi zarı atın."
Tony zarı alıp atarken Kaptan'ı öldürmek ister gibi bakıyordu. Kaptan ise o sırada çaktırmadan kızın saçını kokluyordu.
Kız, üç gelen zarı işlerken, bu sefer kendisi alıp zarı attı.
"Kırmızı 1 okey."
Herkes mırıldanırken taşları dağıttı. Kendisi 15 taşı alırken kuralları kısaca anlattı ve fazladan olan taşı sağına bıraktı. Aslı derin bir nefes alarak elini ortaya uzattı ve taş çekti.
Bu böyle devam ederken Steve bu sefer kollarını kıza doladı ve fısıldadı. "Seni özledim."
"Sen git o Sharon'a."
"Sen demin bana trip mi attın?" diye sordu adam gülerek.
"Bana bak Steve, donuna kadar alırım ruhun duymaz." dedi kız tehditkarca.
Adam kızın boynunu hafifçe öptü. "Sen bana kıyamazsın."
"Tony kıyar." dedi büyük bir muhabbetin döndüğü masaya bakarak. Sıra kendisinde olduğu için taşını çekti ve beğenmeyip Aslı'ya gönderdi.
Adam anında başını kızın boynundan çekti. "Doğru."
Ayağa kalkmak için hazırlanırken kız gülerek adamın elinden tuttu.
"Otur oturduğun yere."
"Aslında ben..." diye mırıldansa da kızın attığı bakış nedeniyle hafifçe gülmüştü.
Aslı bir tane fazladan taş olduğunu fark ettiğinde kafa karışıklığıyla ıstakaya baktı. Sonra da ona taş uzatan elin sahibine.
Az kalsın çığlık çığlığa bağaracakken kendini tuttu. "Merhaba Loki Bey."
"Merhaba Aslı Hanım. Beni ispitlemezseniz çok mutlu olurum."
"Ulan kıza çiftli yürüyorsunuz bir şey demeyeceğim diyorum ama..." dedi Liz hafifçe başını ikiliye eğdikten sonra. Derin bir nefes aldı ve 'Bir Of çeksem karşıki dağlar cenderma cenderma.' ruh halinde kendisine sırnaşan Steve'i dinlemeye devam etti.
Tony Liz'in eğildiği tarafa baktığında Loki'yi zor da olsa fark etti ve bağırdı. "Hop hop, hile var abi."
Herkes "Aaa," çekerken Aslı ise hafifçe gülmekle yetindi.
Thor kolunu uzatıp çekicinin kendine uçmasını sağlarken sinirle konuştu. "Demek Aslı Hanım."
"Hey hey hey!" dedi Aslı Loki'nin önüne geçerek. "Benim için kavga etmeyin."
"Senin için kavga etmiyorlar zaten gerizekalı kardeşim benim." diye mırıldandı Eva ama duyulmuştu.
"Demek babamın kılığına girdin..." dedi Thor ona çekici doğrulturken.
"Ama ben gülerim." diye mırıldandıktan hemen sonra Aslı kahkaha atmaya başladı.
"Gel biz tüyelim." dedi Steve Liz'in elinden tutarak ve çaktırmadan sıvıştılar.
İkisi bir köşede Liseli Aşık Sendromuna tutulmuşken Tony bir anda bağırdı. "Liz'le o Kaptan bozuntusu nerde lan!"
Liz hemen Steve'den ayrıldı ve banyoya gidip birkaç çamaşır alıp onların olduğu odaya döndü. "Baylar, çamaşır yıkamamız lazım, Loki'yi sonra öldürürsünüz."
Herkes oflayıp puflarken Thor konuştu. "Burada bitmedi."
Beğenirseniz, bunun gibi birkaç bölüm daha yapabiliriz eheheh
İşte aslının kenara ben düzenlerken göreyim diye bıraktığı ve anırdığım not kfldlcvl
*Gizem bak anım geldi. Bir kere ne olmuştu? Çay içiyorduk. Abim sen o bardağı da yersin demişti. Ve ne oldu? Şaka yapacağım derkeeeeeen bardak camı ağzımda kaldı sjsjdj sjsjdj sjsjdj sjdjd*
*pİSLİK* -ASLI
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Get Out | Texting
FanfictionTony: Altın işine başladım. Liz: İyi halt yedin. - •@Neonlightsianlouisss ve @zihinsancisi gururla sunar! - •Get Out | Age Of Ultron'un texting kitabıdır. Eğlencesine yazılmaktadır. @Tüm Hakları Saklıdır.