Mevlana demişki;
"Her boku üzerime atmayın."
Mevlananın bu eşsiz sitemini okuduktan sonra bilgisayarımı kapatıp odamın camını araladım.Oturduğumuz kat bahçe kat olduğundan içeriye giren cips paketleri bi hayli sinirimi zıplatıyordu.Annemin annesi para düşkünü bir kadın olduğundan bizi evimizden para uğruna kovması kaçınılmazdı tabi.Bizde bahçesi olan bir daire kiralamıştık.Yan dairede oturan 5.kocasınıda dırdırından yiyen kadın gecelere kadar bulaşık yıkadığından uykumun derinliklerinde hep tencere sesiyle uyanırım.Uyanmadığım zamanlarda tencere sesleri ve tabak sesleri üzerine rüyalar görürüm.Üniversite hayalim ise tencere bilimleri.
Yatağima uzanıp 2 sene önce alığım, aldığımda beyaz olan lakin şimdi kirli beyaz olan telefonumla uğraşıyordum.Arkasına yapıştırdığım stickerler gitmiş, kirli bir görüntü oluşturmuştu.Biraz sosyal medyada olta attıktan sonra nihayet uykum gelmişti.
Üzerimdeki pikeyi dahada üzerime çektim.Kulaklığımı alıp klasik müzik başlığı altında bi zımbırtı açtım,cidden dinlendiriyordu.Uykumun sarı ışığındaydım henüz kırmızı yanmamış,dünyayla iletişimim kesilmemişti.
Burnuma gelen sigara kokusu beni pekte rahatsız etmediğimden uyanmak istemedim.Zaten babamdan başka kimse sigara içmiyordu lakin babamın annemin gazabından korktuğundan evde sigara içmeyeceği aklıma gelince uykuma hoşçakal deyip,doğruldum.Odamın kapısını her zaman ki şiddetle açıp hole yöneldim.Koku burnumun derinliklerine hucüm ederken korkmuyordum.Henüz evimizde bizden başka biri olduğunu ve bu birinin hırsız olduğunu anlamamıştım.Bir anda gelen korkuyla abimin odasına yöneldim.Abim 23 yaşında ilkokulu zar zor okumuş, kendini gitara ve alkole adamış işsiz adamın tekiydi.Birde kızların parasını yer geçinip giderdi.
Abimi uyku hâlinde bulduğumda birşeylerin ters gittiğini anlamıştim zira abim geceleri yaşardı o gece uyumazdi ki.
Korku bütün iliklerime yayılmıştı biri üflese bayılabilirdim.Evde birinin olduğunu bildiğimden ses çıkartamıyordum.Annemlerin odası kokunun geldiği yer olduğundan orayada gidemiyordum.Tokatlara boğduğum abim darbelere karşı aldırış etmeden uyuyordu.Hadi bakalım Melike sıçtın!
Abimi uyandıramayacığımı anladığimda bir kaplan edasında sesizce mutfağa ilerledim.Mutfağın ışığını yakmamla karşımda beliren Geniş omuzlu, kasları giydiği tişortten dolayı ben buradayım diye bağıran,saçları siyahın en koyu tonunda,kirpikleri hiç sormayın sanki tek tek özenle dizilmiş,giydiği postallarıyla birlikle baştan aşağı siyahın lordu diyebileceğim bir herif karşımda duruyordu.Normal hırsızların kar maskeli olduğunu bildiğimden hırsız olduğu konusunda tereddütteyim.Lakin gecenin bir vakti evimde, kucağında benim laptopumun olduğunu idrak edince çığlığı baslamla bahçeye açılan mutfak kapısından depar atmıştı.
