Pencerenin kucuk aralıgından sızan ışıkla gözlerimi araladım . Hemen yanı basımda duran cekmecedeki paraları kontrol ettim ve ev arkadasım Sılanın yanına gidip oturdum . Hersey normaldi . Biraz muhabbetten sonra okula gitmek icin yola koyulduk . Şakır şakır yagmur yagıyordu. Yoldan gecen beyaz luks araba birden önümde durdu ve o an Sıla gozlerimi kapattı . "Sılaa neler oluyo cabuk ac gozlerimi" derken bir erkegin "sshh!"dedigini duydum ve daha cok korkmaya basladım ve birden yanagımdan öpüldüm ve gozlerim acıldı . Karsımda
duran cocugu görünce gözlerime inanamadım .Bu çocukluk arkadasım Egeydi."Yaa inanamıyorum sen nasıl geldin cok özlediim "deyip sarıldım ve o an Sılaya sonra görüsücez bakısı attım . Egeyle 8 yasından beri arkadaştık .Yedigimiz ictigimiz ayrı gitmezdi ta ki Egenin annesi vefat edene kadar . Cok zor zamanlar geciriyordu onun yanında olmak icin epey caba sarf etsemde o kimseyle gorusmeyi kabul etmiyordu sonrasında da üniversiteyi kazanıp İzmire gelince yollarımız iyice ayrılmısti son 2 senede.. "Düsündüm taşındım senin yanında üniversite okumaya karar verdim ve burada hukuk kazandım " Ege zaten calıskan bir cocuktu ve aklına koydugunu yapardı "Oley be o zaman aksam bunu kutluyoruz simdi doğru okula marş marş "