Benim Hikayem.

Bölüm1| "Okuldan Atıldım"

Sabah kalktığımda yine burnuma mis kokular geliyordu. Aklımdan 'Annee' diye geçirdim. Mutfağa gitmeden önce tuvalette ki işimi gördüm. Aslında o mükemmel kahvaltıdan ünlüler gibi bir yudum portakal suyu alıp çıkacaktım ama bilin bakalım ne eksik? Bir ben ünlü değilim, iki portakal suyu yok harbi ya portakal suyu niye yok Çünkü cancan sen süt içiyorsun,milk milk. Ben cevap vermeden iç sesim hayriye cumburlop atladı zaten ben bunları düşünürken annem seslendi "Mısra, kızım neden sofranın başında dikiliyorsun oturup yesene yavrum. Zaten birazdan servis gelicek." "Aay anne ben yürüyerek gideceğim." "Bana bak kız benim sinirlerimi bozma okulun uzak zaten çırpı gibisin iyice eriycen yok öyle bir şey hadi ye yemeğinide servisle git." Annem onca kelimeyi nefessiz söylediği için ona hayranlıkla ve şaşkınlıkla bakıyordum. Popoma terliği yiyince hafif bir "ah" sesi döküldü dudaklarımdan. "Ay vallahi delireceğim hala bakıyor suratıma. Kız yesene, valla para mara vermiycem sana aç kal okulda." Küçük bir kahkaha atıp "Saol anniş ama babiş bana" Ellerimi kaldırıp parmaklarımla tırnak işareti yaptım ve devam ettim "Para mara verdi" Dedim kahkaha atarak. Annem sinirli gözlerle bakıp "Zaten seni hep o baban olacak adam şımartıyor. Hadi git gözümün önünden bak servisinde geldi zaten." Anneme iki kere öpücük atıp "Hadi ben çıktıım." diye seslendim. Odama çıkıp okul kıyafetlerini giydim ve saçımı hafif bir at kuyruğu yaptım. Akşamdan hazırladığım çantamı sırtıma atıp servise binmek için kapıya doğru yöneldim dışarı çıkmadan anneme tekrar ben kaçtım dedim. Servise ilk ben binmiştim servisi süren amcanın evi bize yakın olduğundan genellikle her zaman ilk ben binerdim servise buda benim işime geliyordu istediğim yere otura biliyordum.
.
.
.
Ders coğrafya olur ve yakın kankanız derste horul horul uyur ve siz sıkıntıdan ölürsünüz. Yankı'yı dürteledim uyanması için ama nafile. En sonunda Yankı dayanamayıp tek gözünü açıp fısıltıyla konuştu "Ne var lan tirrek?" "Sen ne biçim kankasın ya bir insan bir kıza tirrek der mi? "Güzelim, ben insan değilim sende kız değilsin hem sen merak etme bizde sorun yok diğer kankalarda var sorun." Gülerek omzuna hafif bir şekilde vurdum acımasın diye o sırada muhteşem iç sesim Hayriye daldı Hızlı vursanda acıtmıyordu ki zaten salak Evet aslında haklı.
.
.
Okulun bitmesine 2 ders kalmıştı ve canım kankam Yankı daha yeni uyandı. Ama bu sefer benim çok uykum gelmişti beni dürteleyerek "Kız uyansana, ay Allah'ım ne büyük acılar bunlar." "Ya Allah'ını seversen sus ya oğlum sen erkeksin bak bu kadar konuşma." "Ne var yani ben erkeğim diye susacak mıyım? Hadi hadi kalk" "Ya bak oğlum bak git" Daha sonra Yankı dayamayıp Esra öğretmene "Hocam bıyıklarınızı uzatmak için badem yağı mı kullanıyorsunuz ?" dedi. Ben duyar duymaz kalktım ve devam ettirdir "Evet hocam. Babamınkilerden daha fazla sırrı nedir ?" Dedim. Sınıf gülmekten yerlere yatarken öğretmen bize dönüp "Siz ne dediniz?" diye bağırdı gülmekte olan sınıf Esra hocanın bağırması ile put kesildi. Yankı bana kaş göz işareti yaparak 'Allah'ını seviyorsan sen cevap ver' Dedi. Bende bütün özgüvenimi toplayıp hocaya cevap verdim "H-Hocam biz aslında öyle demek istemedik. Özür dileriz." "Siz ikiniz hemen müdüre hemen!"
.
.
Nöbetci öğrenciye Yankı para verip bizi götürme gibi tekliflerde bulundu ama öğrenci kabul etmedi. Müdürün kapısının önündeyken Yankı ile helalleştik sonuçta içerde ne olacağını bilmiyorduk. Yankı kapıyı çaldı müdür sinirli bir ses tonu ile "Girin!" Diye bağırdı. İçeri girdik ilk beş dakika müdür ile sadece bakıştık Yankı dayanamayıp "Hocam aşık mu oldunuz? Ne Bakıyorsunuz? E tabi yani o kadar mükemmelim ki aşık oluyorsunuz ama gay değilim ben sizi bilemem tabii."
Ya of senin bu arkadaşın olacak Yankı varya saf salak yemin ediyorum ya Yankı'ya bakıp 'Manyak mısın?' bakışı attıktan sonra müdür bize daha doğrusu Yankı'ya bağırmaya başladı. "Sen ne dediğini sanıyorsun? Terbiyesiz. İkinizde okuldan atıldınız velilerinize haber verdim birazdan burada olurlar." Yankı'yla birbirimize 'Ayvayı yedik kardeşim. Cümleden hayırlı uğurlu olsun.' diye bakış attıktan yarın saat sonra Yankı'nın annesi Zeliş teyze ve annem birlikte müdürün odasına girdiler. Zeliş teyze ve annem ikimize de 'Evde terlik show var' bakışı attıktan sonra müdüre dönüp neler olduğunu sordular.
.
.
.
Yankı ve annesi Zeliş teyze bize oturmaya geldiler ve Yankı ile beni sorguya çektiler. "Yavrum siz niye bu kadar yaramazsınız? Siz çocuk değilsiniz artık 18 yaşındasınız kendinize gelin." Daha sonra annem beni odama kilitleyip telefonumu aldı Yankı'nın da annesi Zeliş teyze büyük ihtimalle öyle yaptı.

1 hafta boyunca bana ve Yankı'ya okul aradık/dılar ve sonunda bir okul bulmuştuk.
İsimsiz Çocuklar Lisesi.