SALINCAK

Bölüm 4

Dersler inanılmaz derecede sıkıcı geçiyordu. Bir kaç kere Burağın bana baktığını görmüştüm. Gerek yüzüm gerek fiziğim olarak da dikkat çeken bir kızdım ve muhtemelen bana bu yüzden bakmıştı.

Kurtarıcım sonunda çaldı ve sevdayla birlikte kantine indik. Küçüklüğümden beri kahve İçmem neden bilmiyorum ama oldum olası kahveye karşı bi antipedim olmuştur. Sevda kendine kola alırken bende icetea aldım ve sevdayla biraz dedikodu yaptık biraz çok az.

Yine kulaklarımı tirmalayan ses çaldı halbuki az önce o ses bana çok güzel gelmişti. Kabul değişik bir kızım.

Sınıfa girince Burağın aynı yerinde oturduğunu gördüm ama yanında bir kaç kişi daha vardı ve züppeye benziyorlardı. O sırada biri dikkatimi çekti benim sırama oturmuş iri yapılı ben hepinizi doverim havası olan değişik bir tipti.
"Eğer cekilirsen yerime geçmeyi planlıyorum."

"Ooo sert kız en sevdiğim"

"Murat çekil de kız geçsin"

Bunu diyen Burak değil ela gözlü bi cocuktu. Adını öğrendiğim murat cekilince diyen çocuğa minnet dolu bir gülümseme gönderdim. O da aynı bir şekilde bana gülümsedi. Bu çocuğun gülümsemesi bana nedense acayip güzel gelmişti.

Intikamımın başlangıcı olarak biraz Burakla sohbet etmeye karar verdim.

"Her zaman bu kadar sessiz misiniz? "

"Kişisine göre değişir"

"Burdan benimle konuşmak istemediğini mi anlamalaıyım"

"Ne anlamak istiyorsan onu anla"

Biraz bozulmuş gibi yaptım ama içimden ben senle konusmaya çok meraklıyım zaten diye geçirmeden edemedim.

"Az öncekiler arkadaşın mıydı"

"Yok sevgilimdi ama bende arkadaştan öteler."

"Sevgilin var mı?"

"Neden soruyorsun"

"Sadece merak"

Cevap vermedi çünkü öğretmen sınıfa girmişti ben öğretmene lanet okumakla meskulken öğretmen listeden birini seçip soru çözmek için kaldiracagini söyledi. Ve bilin bu şanslı kim tabiki ben kaderime küfür ettikten sonra tahtaya  çıktım bu hocanın benle derdi neydi bilmiyorum ama baya bi kazık sordu. Arkadaki çakma Sarışınlardan biri

"Sanırım çözemiceksin", dedi.

Güldüm fakat sahte olduğu her halinden belliydi. Bi şey demedim.
Soruyu çözüp yerime geçtim e tabiki O çakma sarışına pis pis sırıtmayı ihmal etmedim. Yerime oturduktan 5-10 dakika sonra zil çaldı.

Burağın yanına yine aynı tayfa geldi. Şu adını yeni  öğrendiğim Murat'ı benim yerimden kaldıran ve bana gülümsemesi muhteşem gelen çocuğun adının Berke olduğunu öğrendim. Bu çocuk bana o tayadaki diğer salaklardan daha farklı geldi sanki daha iyi gibi.

"Berke seninle biraz konuşabilir miyiz" Dedim

"Tabii"
Sınıftan çıkıp kapının önünde durduk.

"Ben sana teşekkür etmek istemiştim Berke teşekkür ederim"

"Kim olsa aynısı yapardı"

"Hayır yapmazdı" dedim

O sırada tam gözlerimin için baktı. Bende onunkini baktım baktım ve baktım. Ama benim anırarak gülmem gerekiyordu.

"Görüşürüz Berke ve bence senle iyi anlaşıcaz" dedim

"Bencede, hoşçakal"

Sınıfın kapısından ayrılırken etrafa bakındım. Tüm kızlar bana hayret ve merak içinde bakıyordu hatta bazı erkekler bile baya şaşırmışa benziyordu. Bunun sebebini bi ara birine sormam gerektiğini aklıma not ettim.

Yüzümde aptal bir gülümsemeyle Seda'yı aramak için kantine indim. Bizim şapşik yanında 2 kızla oturuyordu. Kıskançlık damarım tuttu ve Seda'ya sert sert bakarak yanına geldim o ise şirin şirin gülümseyerek şunları söyledi.

"Okulun ayaklı gazeteleri Banu ve Gökçen"

Hepinize merhabalar. Hikâyenin 4. Bölümüyle karşınızdayım okuyucu sayısı 24 falan.. biraz basit yazdığımın farkındayım ve bu hikayeye biraz ara vermek istiyorum. 4 KAFADAR isimli bir hikayeye başladım ve ona yüklnemek istiyorum çünkü onda kurgu daha eğlenceli lütfen o kitabımada bakın. Çok fazla bölüm gelmeyebilir çünkü ben bi teog mağduruyum ve 24 Kasım 2016 da sınavım var gitmek istediğim lise fen lisesi ve biraz fazla çalışmam lazım o lisenin puanı 490 larda ve ben şuanki bilgilerimle 460 470 arası alırım.

Biraz uzun oldu ama benim için önemliydi. Hoşçakalın