2.

61 9 8
                                    

Sinirle kapıyı açıp içeri girdim ve kapıyı sertçe kapattım. Mutfaktan çıkan anneme kaşlarımı çatarak baktım.
"Hoşgeldin oğlum neyin var." Sinirle zarfı ona uzattım ve okumasını bekledim. Gözleri dolmuş bir şekilde bana baktı.
"Sabah konuştuğunuz buydu değilmi?! Ve bunu benden sakladın?!"
"Bu kadar ciddi olucağını sanmamıştım." ağlayarak konuştu.
"Ağlama! Lanet olsun ağlama! Bi çözüm bulacağız..." sarıldım ve sesim gittikçe kısılıyordu. İstemiyordum o lanet olası herifin yanına gitmeyi istemiyordum.

Sarılmamızı bölen şey telefonun sesi oldu. Annem benden ayrıldı ve telefona bakmaya gitti. Gözleri hâlâ doluydu. Şerefsiz herif annemi ağlatmaya bir gram bile hakkı yoktu.

Salona geçtim ve annemi beklemeye başladım. Biraz bekledikten sonra annem içeri öncekine göre daha çok ağlayarak girdi. Hemen yanına gidip sarıldım.
"Ne oldu?"
"Baban..."
"O mu aradı?" kafasını salladı ve bana baktı.
"Birazdan gelip seni alıcakmış."
"Neden kimse benim fikrimi sormuyor ben kendim hakkında karar verebilirim." koltuğun kenarına oturdu ve ağlamaya devam etti. Bende yanına geçtim.
O adi herifin beni hafta sonları bile annemin yanına göndermeyeceğine ikimizde emindik. Bu yüzden ağlıyordu belki de. Sesimi çıkartmadım...

Yavaşça yerimden kalkıp ağır adımlarla odama gittim. Hiç bir şeyin onun fikrini değiştirmeyeceğini bildiğim için bavulumu hazırlamaya başladım.
Ne yapıp edip bir şekilde bu durumdan kurtulmalıyım. Kurtulacaktım, tabi henüz bunu nasıl yapacağını bilmiyorum o kadar.

Bavulumu elime aldım ve annenin yanına gittim. Az önceki haline göre daha iyiydi. Karşısındaki koltuğa oturdum. Gözlerinin kızarmış ve şişmiş olması içimin yanmasına neden olsa da belli etmemeye çalışarak konuştum.
"Anne üzülme geri gelicem."
"Onun seni buraya asla göndermeyeceğini ikimizde biliyoruz oğlum. Kendimizi kandırmayalım."
Sustum. Çünkü haklıydı. Söyleyebileceğim hiç bir şey yoktu.
Yanına gidip sarıldım. Beni almaya gelene kadar konuşmamaya karar verdim. Oda öyle düşünmüş olacak ki oda konuşmadı.

Yarım saat sonra kapının çalmasıyla birbirimize baktık. Annem kalkıp kapıya bakmaya gitti. Bende annemle birlikte gittim. Kapıda siyah takımlı bir adam vardı. Hani şu filmlerde olanlardan.
"Park Chanyeol?" kalın sesi ve büyük cüssesiyle istemsiz bir şekilde gerilmiştim. Babamın adamları niye böyle ürkütücüydüki?
"Evet?"
"Benimle gelmelisiniz." Anneme sarıldım ve bavulumu elime aldım. Yanağını son bir kez öptüm. Bu bir nevi elveda deme şekliydi.

Adamın peşinden hızlı adımlarla gittim. Arabanın yanına gelince durduk. Adam elini bavuluma uzatıp aynı zamanda konuştu.
"Efendim çantanız." Çantamı eline verdim ve arabaya geçtim.

İşte başlıyorum... Merhaba yeni hayatım... Merhaba iğrenç yeni haytım...

***

Çokta uznun olmayan yol sonunda bitmişti. Arabadan inip iki katlı geniş bahçeli eve baktım. Şoför bagajdan çantamı almak için gittiğinde babamı gördüm. Tuhaf hissediyordum. Böyle zengin şeylerine alışık olmadığımdandır sanırım. Adam çantamla birlikte geri döndüğünde birlikte bahçeye girdik ve ağır adımlarla babamın yanına ilerledik. Tam sarılmak için hamle yaptığında elimi uzattım ve sadece el sıkıştık. Hâlâ hangi yüzle beni yanına aldı ve bide üstüne üstlük burada bana sarılmaya çalıştı anlam veremiyorum. Sonuçta bizi bırakıp giden oydu. Babamın konuşmasıyla düşüncelerim dağıldı.
"Hoş geldin oğlum hadi içeri geçelim" diyerek eve doğru yürümeye başladı.
"Hiç bir şey olmamış gibi davranma!" Durdu ve bana döndü.
"Neden söz ediyorsun?"
"Neden söz ettiğimi gayet iyi biliyorsun."
"Oğlum seni cidden anlamıyorum açık konuşurmusun?"
"Bizi bırakıp gitmenden ve şimdi hiç bir şey olmamış gibi beni yanına almandan, annemi yanlız bırakmandan!! Bunca yıldan sonra yaptığın âdilikleri unuttuğumumu sanıyorsun?!!"  Şarırmış bir şekilde bana bakıyordu.
"Oğlum bak bunlar için açıklamalarım var. Ama bunun için daha erken." duraksadı "lütfen bir süre sabret sana yemin ederim her şeyi anlatıcam."
"Bana neyi anlatıcaksın? Bizi nasıl bıraktığınımı? Hayır gerek yok."
Hızlı adımlarla bahçe kapısına yürüdüm. Nereye gittim hakkında hiç bir fikrim yoktu. Sadece yürüdüm. Kafamı dağıtmaya ihtiyacım var.

•••
Bölüm yazamayan yazarın hazin sonu..
Baya geç yazdım k.b djfjsks ama ilham perilerim tatili uzattı galiba fkxjdn bölüm pek içime sinmedi saçma gibi oldu fikirlerinizi belirtirseniz sevinirim tşk iyi okumalar *3*

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Sep 06, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

EXPERIENCESHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin