harry: günaydın
harry: olanları anlatacak mısın
louis: şu anda mı, ciddi misin
louis: ilk önce çikolatalı kızarmış muzlarımı, kreplerimi, mısır gevreğimi, kahvemi, pastırmamı, fransız tostumu, çayımı, jambonlarımı, kruvasanımı ve portakal suyumu bitirmemi bekler misin lütfen
louis: kahvaltı gerçekten çok önemli
harry:
harry: yediklerinin kaç kalori olduğunu tahmin edebiliyor musun
louis: evet, çok kalori
harry: cidden, hepsini yemiyorsun değil mi
louis: hepsi soframda bulunuyor ama ben sadece bir zeytin alıp yoga dersime gidiyorum
louis: ah, hayatım çok dolu kafamı kaşıyacak vaktim bile yok inanır mısın
harry: şu sarkastik tavrı bırakır mısın
louis: pardon, porsche'um kapının önünde bekliyor bir randevum var geç kalmak istemiyorum
louis: sonra konuşuruz ne dersin?
harry: randevu mu
louis:
louis: dediğim hiçbir şeye inanmayıp 'randevu'ya mı inandın
harry:
harry: belki...
louis: hayatımdaki en değerli kişisin.
-
tamamen boş bir bölümdü, neden yazdım bilmiyorum
Bu bölüm çok saçma olduğu için, hemen bir bölüm daha yayınlamalı mıyım??
Bu arada 1 tane böyle şirin mi şirin bir hikayem var Larry, eğer isterseniz ve bakarsanız çok mutlu olurum
Tşk
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Toilet || l.s
Короткий рассказ"Neden tuvalet kapısında numaran yazıyor?" Louis sinir bozucu mesajlar atar, Harry ise bundan nasıl kurtulacağını bilmemektedir. texting.