(insan 5-6 sene sonra yazdığını okuyunca bi cringe komasına girmiyor değil)
"Jonginnie~"
"Hmm."
"Aşkım~"
"Hmm."
"Seni ailemle tanıştırmak istiyorum Jongin."
"Hmm- Ne ! Ailenle mi ?" Jongin'in neden böyle bir tepki verdiğini bilmiyordun. Dizine yatarken aniden kalktı." Bu saçmalığı da nerden çıkardın ?" Demek Jongin'i ailenle tanıştırmak saçmalıktı ha ?
"Jongin ! Ne dediğinin farkında mısın ? Biz seninle ciddi düşünmüyor muyuz ? Ailemle seni tanıştırmak istememin neresi saçma ?"
"Erken değil mi ? Daha yaşımızda küçük hem."
"Sus Jongin. Bir daha da benimle konuşma ! Yaşın küçükmüş... Yirmi üç oldun aptal !"
Sinirle çantanı alıp piknik alanından ayrıldın. Eve gitmeden önce markete uğrayıp paran bitene kadar çikolata,çikolatalı dondurma ve çikolatalı süt aldın.
"Depresyondayım !"
***
Yediğin onca çikolata ve çikolatalı şeyler sonucunda hastanelik olmuştun. Miden yıkanmıştı ve serum verilmişti. Sen ise sana hiçbir şey olmamış gibi hastane televizyonuna bakıyordun. Kapı açılınca başını çevirdin. Doktor içeri girdi.
"O kadar çikolata yiyecek kadar derdiniz neydi acaba ?"
''İnsanın şerefsiz bir tane erkek arkadaşı olunca böyle oluyor.''Derin nefes alıp kanalı çevirdin.
Doktor ise bir şey demeden yanından çıktı.Pişman mıydın ? Elbette hayır.Senden bahsediyoruz sonuçta.
Kai'nin ağzından
Acaba onunla ağır mı konuşmuştum ? Kendimi kötü hissediyordum.Onun böyle davranışı yüzünden pişman olmuştum. En iyisi onların evine gidip ailesiyle tanışmaktı.Yolda yürürken çiçekçiden kırmızı ve beyaz güller aldım.Pastaneye uğrayıp özel çikolatalardan da alıp önce kendi evime uğrayıp geçen sene ablamın düğününe giydiğim damatlığı giydim.Fazla mı resmi olmuştum ? Olsun bence yine de iyiydim.
Arabaya binip daha önce sürekli onu bıraktığım adrese geldim.Kalbim hiç olmadığı kadar hızlı atıyordu.Tereddütle zile bastığımda kapıyı sanırım annesi açmıştı.
''Sen bizim kızın erkek arkadaşı değil misin ?''Demek annesinin haberi varmış...
''Evet efendim sizinle tanışmak için buraya gelmiştim fakat o nerde ?''
''Nerde olacak hastanede ! Mide zehirlenmesi geçirdi.''
''Ne demek hastanede !? Hangi hastanede ! Hemen gitmem lazım nasıl oldu benim haberim yok.
Hastanenin adını öğrendiğimde gaza köklemiş hemen sürmeye başlamıştım. Kesin hayvan gibi çikolata yemişti. Her zaman sinirlendiğinde paketlerce çikolata yerdi. Yani anlamıyorum bu kızları çikolata yediklerinde kendilerine mi geliyorlar ?
Hastaneye geldiğimde ne yapacağımı bilemediğim için çiçek ve çikolatayı alıp içeri girdim. Hemen onun adını söyledikten sonra odasını öğrenmiştim. İçeri girdiğimde ise hiçbir şeyi yokmuş gibi televizyon izliyordu. Benden gelen sesle başını bana çevirmişti.
"Bebeğim ?" Ben konuştuktan sonra yanakları kızarmıştı. Her zaman utandığında kızarmasına bayılıyorum.
"Ne var köpek ?"
"Köpek mi ? Özür dilerim aşkım." Beni affetmeyeceğini biliyordum.
"Gitsene sen be. Hem köpeksin sen. Havlayıp durduğun için dediğini bile anlamıyorum." Bana bakıp çocuklar gibi kolunu kelepçelemişti.(çiçek ol pozisyonu yani ofosjda)
"Elinde ne var senin ?" Başını kaldırmış iki yan tarafımda duran çiçek ve çikolataya bakıyordu.
"Birinde çikolata birinde çiçek." Yüzüme onun sevmediği gülümseme mi yerleştirdim." Ben gidiyorum sevgilim." Yavaş yavaş kapıya doğru giderken bana seslenmişti.
"Dur ! Çikolatayı bırakta öyle git !" Yanına gelip çikolatayı yan tarafa bırakıp onu öptüm.
"İmdat sapık bir köpeeeeek."
***
Kai'den devam
Teneffüs zili çaldığında dans stüdyosundan ayrılıp karşı fakülteye geçmek için koşuyordum büyük ihtimal hala dersteydi ve notlarıma baktığıma göre şuan Kimya görüyorlardı. Sırayla çıkan öğrencilerden onu bulmak uzun sürmemişti. Elinden tutup onu okulun dışına doğru sürüklüyordum. Çünkü hala beni affetmemişti. Onun için küçük bir gösteri hazırlamıştım. Fakülteye onu gizliden sokup onu özel sahnemize götürmüştüm. Tam merkezde olan sandalyeye oturtmuş kendime sahneye zıplamıştım. Slow şarkımı açıp vücudumu kıvırarak dans etmeye başladım.
Popomu oynattık sıra oda kızarıp duruyordu ve gerçekten çok sevimli gözüküyordu. Ona göz kırpıp bir öpücük atmıştım. Ve daha da kızarmıştı.
Sahneden inip onun elinden tuttum ve bu sefer onunla sahneye çıktım. Onu ritme uydurup hareketlerini seçiyordum ve onunla birlikte dans ediyordum.
"Affettin mi beni ?"
"Hayır."
"O zaman seksi dansıma devam edeyim." Yavaş yavaş sırtında olan elimi bel boşluğuna indirdim.
"Hayır salak ! Affettim."
"Seni seviyorum bebeğim."
"Bende seni seviyorum köpek."
"Hav hav."ve onun burnunu ısırdım.
