Sevgili Günlük...

3- Hello Kitty'i Severim.

Multi'de Mira.;*

Pambık eller votelara!."

🍥

"Hadi ama! Doğru düzgün anlat şu yolu!"

Çağan'ın feryadıyla gözlerimi devirerek, navigasyona odaklandım.

"Şurdan sağa, ay pardon sola dön. Ya da en iyisi düz git."

Ani bir frenle araba dururken, kaşlarımı çatarak telefonu elimden çekişini izledim.

"Navigasyondan tarif edemiyorsun, insan mısın kızım sen?"

Çatık olan kaşlarımı daha da çatmaya çalışırken, kaşlarım yorulunca bunu yapmaktan vaz geçtim.

"Ben gayet güzel anlatıyordum, sorun sende."

diye omuz silktiğimde Çağan dingili işini çoktan bitirmiş telefonumu, can parçamı adeta fırlatırcasına torpidoya bırakmıştı.

"Dikkatli olsana oğlum, o senden pahalı!"

Diyerek canım Iphone'mi elime aldım. Pambık şekerlerle süslü kılıfına minik bir öpücük bıraktığımda, yanımdaki öküz sıkıntıyla üfledi.

"İşte geldik."

Bakışlarımı önümdeki villaya çevirdiğimde... Abarttığıma bakmayın sadece müstakil bir ev... Omuz silkerek, Çağan'ın arabasından indim.

Ama karşımdaki manzarayla gözlerimde şeker işaretleri belirdi. İşte en büyük hazine, orada, hemen birkaç adım ilerdeydi.

"Hey, çocuk! Sana diyorum oğlum, beklesene!" diye son gücümle iki adım ilerideki pamuk şekerciye bağırdım.

"Ne bağırıyorsun, abla? Sağır değilim." çocuğun tavrına gözlerimi devirerek bir pambığı gösterdim işaret parmağımla. En büyük ve en pembe olanını.

"Onu istiyorum."

Dedim töreyle kız seçen erkek gibi.

Çocuk çubuğundan tutup çekince elimi çantama soktum. Hadi ama! Lanet cüzdanımı evde unutmamıştım değil mi?

"Iı, şey... Veresiye olmuyor mu?"

Çocuk başını iki yana salladı.

"Peki şu öküzü versem karşılığında?"

Diye Çağan'ı öne sürdüğümde, çocuk anlamamışçasına kaşlarını kaldırdı.

"Sana alabilirim onu."

diyen Çağan'a aşkla baktım. Hayallerimin yakuşuklu, seksüğ, kaslı erkeğini bulmuştum.

Evlen benimle, bebeküğm.

Çağan'ın yüzündeki joker sırıtması, annemi aratmayacak türdendi.

"Miniminnacık bir şartım var tatlım."

Tatlım kelimesini kullanan erkeklerden nefret ederim, ama bu çocukta o bile güzel durmuştu.

"Kabul ediyorum."

Diye hevesle başımı salladığımda, kaşlarını çatmıştı.

"Demek istediğim..."

İyice yaklaşıp, nefesini yüzüme üflediğinde tüylerim diken diken olmuştu. Hadi ama çapkın çıcık, beni sevdiğini biliyorum.

"Benim..."

Nefesimi tutarak diyeceklerini bekledim.

"Bir hafta kölem olacaksın."