Sonunda bu hastaneden çıkıyordum.Hem mutluydum hem de mutsuz.Yarın okul olduğu için buradan çıkacaktım.Heyecanlı değildim aslında.Bana kafan neden kel diye soranlara kanser olduğumu söylemicektim.Tarzım bu diyip saçma bir bahane uyduracaktım.Gene yalan söylemek zorunda kalacaktım.Vicdanım gene rahat olmayacaktı.Hasta olduğumu söyleyememin nedeni kimsenin bana acımamasını istemem.Çünkü sevmiyorum.Babamın cenazesinde o acınası bakışlardan nefret etmiştim.Şimdi de nefret ediyordum.
Okula gitmek benim burdan kurtulmamın tek yoluydu.Ve babamın benden en son isteği bu olmuştu.Sonra ölmüştü zaten.Bende onun son isteğini yapmak için gerekeni yapmaya hazırdım.
Zorla da olsa ayağa kalktım.Kapıyı açıp hastanenin koridorunda mavi duvarlara tutuna tutuna yürümeye başladım.Bu hastaneye geldiğimden beri bu duvarlardan nefret etmeye başlamıştım.Her ne kadar sıkı bir Fenerbahçeli olsam da mavi renginden soğumaya başlamıştım.Lacivert değildi rengi en azından değil mi
Gene saçmalamaya başlamıştım.Benim zor günlerimin simgesi olan mavi duvardan elimi çektim.Hiçbir yerden destek almamaya çalışarak yürümeye başladım.Lavoboyu görünce sendeledim ve tekrar duvara tutunmaya başladım.Buradan korkuyordum.Aynanın önünden geçerken halimi görecek,muhtemelen ağlıyacaktım.Bazen güçsüz olabiliyordum.Bu da o anlardan biri olabilirdi."Kendine gel Aylis."diye emir verdim kendime.Çünkü güçlü olmak zorundaydım.
Gözlerimi kapattım.Derin bir nefes alıp içeri girdim.Artık korkumla yüzleşmeliydim.Aksi takdirde hayatım boyunca tuvaletten korkan bir salak olup çıkacaktım.Aynanın önüne geçtim.Lavobonun kenarlarını sıkıca tuttum.Halim berbattı.Yüzüm çökmüştü.Cildim solgundu.Su mavi gözlerim kıpkırmızıydı.Bakmak istemediğim saçlarıma kaydı gözlerim.Eskiden belime kadar uzanan sarı saçlarımdan eser kalmamıştı.SİKTİR.Kırk yıl düşünsem bu halde olacağım aklıma gelmezdi.Lavobonun önünden çekildim.Vücuduma baktım.Uzun olan boyum ve düzgün vücudum yerindeydi.Bununla avutabilirdim kendimi.Değil mi?Of.Kimi kandırıyorum ben.Kendimi avutmamın ne faydası olacaktı ki?
Yüzümü yıkadıktan sonra kaldığım odaya gittim.İçeri girince annemi gördüm.Siyah sandaliyenin üstüne oturmuş duvara bakıyordu.Dalgındı.Üzgün gözüküyordu.Dayanamayıp "Anne"dedim.Hızla ayağa kalktı.
"Nerdesin kızım sen?"
"Lavobodaydım.Senin neyin var?"
"Otur şuraya anlatıcam."Merak etmiştim.Yatağın kenarına oturdum."Birazdan buradan çıkacağız."
"Evet.Bunu biliyorum."
"Yarın okullar da açılıyor."
"Anne konuya gelir misin?Okulla ilgili bir sıkıntı mı çıktı?"
"Okula kaydını yaptırdım.Ama para istediler.1500 civarı.Senin hasta olduğunu öğrenince 2000 TL daha istediler.Yani 2500.Aslında konu para falan değil.Başka birşey."Canım şimdiden sıkılmaya başlamıştı.O parayı alanında isteyeninde...Annem çantasını karıştırmaya başladı.İçinden peruk gibi birşey çıkardı.Hadi canım.Bu kadarını yapamazlardı."Bunu takman gerekiyormuş.Aksi takdir de okula almazlarmış seni.Bunun hoşuna gitmeyeceğini biliyorum."Bu kadarı gerçekten fazlaydı.Benim o lanet şeyi kafama takmamın imkanı yoktu.Annemin gözleri doldu.Onun için bunu yapmalıydım.Hay...nasıl bir yere gelmiştim ben.
"Benim okumaya ne kadar istekli olduğumu biliyorsun anne.Bunlara katlanabilirim."Elinden peruğu alıp"Bu lanet şeye gelince bunu da takarım."Burnunu çekti.
"Baban bu azmini görseydi seninle gurur duyardı."Anneme sarıldım.Ağlamamak için zor tutuyordum kendimi."Hadi gidelim."
***Yeni evimize girince kendimi direk koltuğa attım.Bütün mobilyalar benim sevdiğim renklerden oluşuyordu.Sarı ve lacivertti.Hadi ama neden şaşırıyorsunuz ki?Sıkı bir Fenerbahçeli olduğumu söylemiştim.Buranın böyle olduğunu görünce kendi odamı merak ettim.Koşarak odalara bakmaya başladım.
Yatağın başında benim resimlerimi görünce buranın benim odam olduğunu anladım.Odama girdim.Etrafa bakındım.Yatağın yaslı olduğu duvarda kocaman bir fenerbahçe amblemi vardı.Duvarlarda asılı olan Aziz Yıldırımından Volkanına Alex inden Salihine kadar herkesin resmi vardı.Odam müthişti.Arkamdaki duvara bakınca yerimde donup kaldım.Babamın ölümünden önceki gün Fenerbahçe maçına gitmiştik.Orada ben babam ve Emre Belezoğluyla çekildiğimiz bir fotoğraf vardı.Mutluyduk.O resmi görünce şimdi ki eksikliklerim tokat gibi yüzüme çarpıyordu.Babam,saçlarım ve mutluluk...
Bundan sonra bi aksilik çıkmazsa tabi sadece bu hikayeye devam edicem.İnşallah beğenirsiniz.Beğenmediğiniz ya da bu olmasaydı daha iyi olurdu gibi düşüncelerinizi açıkça belirtebilirsiniz.İyi okumalar...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK ve MAVİ
Novela JuvenilLösemi olan bir kızın hikayesi...Yeni hayatına adım atan Aylisiacı dolu hikayesi... O böyle olsun istemezdi.Yalanlarla dolu bir hayat istemezdi. Sadece tek bir isteği vardı.Okumak.Okumak.Okumak.Çünkü babasının ölmeden önceki son isteği buydu...