Mucize LADYNOİR

Balo

Marinette
Eve geldim.
-Benekler gitsin. Balo için giyeceğim kıyafeti tasarlamalıydım. Baloya tüm Paris halkı davetliydi. Balo için kıyafet tasarlarken camı biri tıklattı. Arkamı dönüp baktım. Chat mi?! İyi de neden gelmişti ki ? Tikki saklanmıştı. Bende benim çizdiğim kıyafeti görüp Uğur böceği olduğumu anlamaması için hemen sayfayı ters çevirdim ve camı açtım.
-İnanamıyorum (!) kara kedi sen mi geldin 😒 yani bir süper kahraman evime mi geldi 😒bu inanılmaz (!)
-Ben geldim mar-yani
-Kara kedi hiç saklayamıyorsun adımı bildiğini biliyorum. Ne oldu?
-Vay Can'ına Marinette ben normal bir kızın evine gelseydim AHH KARA KEDİ SEN Mİ GELDİN CANIMMM BENİM İÇİN GELDİN TABİ BEN PARİSİN EN GÜZEL KIZIYIM derdi ama sen demedin hayret 😜
-AHH KORO KODİ SON MO GOLDON CONUMMM BENOM OÇON GOLDON TOBİ BON PORİSON ON GOZEL KOZOYOM.
-Dalga geçme
-Çünkü ben bi "süper kahraman"a asılan tiplerden değilim, yani eğer beğenmediysen cam orda
-Aslında biliyor musun bazen seni leydime benzetiyorum.
-Eheheh şey.. Ben leydinin arkadaşıyım..
-Gerçekten mi?!
-Hıhı gerçekten.
-O Zaman görüşürüz leydimin arkadaşı
-Görüşürüz beni Leydin sanan kedi. Bana göz kırptı ve gitti. Bu kediyi anlamıyorum acaba kızlara asılmadan duramayan bir hastalığı mı var? Dedim ve Tikki:
-Sesli düşünmekten vazgeç Mari
-Ahh yine mi neyse sen şu kurabiyeyi al bende çizimime devam edicim. Akşama kadar çizim yaptım ve elbisemi diktim. Harika olucaktı.
Adrien
Marinette gereğinden fazla akıllı. Ama nedense okulda bunu hiç belli etmiyor. Nasıl oldu da anladı benim onu tanıdığımı. Sanki daha önce bunları yaşamış da tecrübeli.
-CAMAMBERTTTTT
-Al Plagg şu pis kokulu peynirini. Umarım teslimatçılar baloda giyeceğim kıyafeti babama çaktırmadan getirirler. Yoksa babam kesin anlar kara kedi olduğumu. Kendisi mucizelere karşı pek ilgili. Teslimatçılar kıyafeti odaya koydular bende çabuk gidin bakışı attım ama onlar anlamadı. Benim zaten leydimden başka bakışlarımı anlayan yok! Neyse onlara buradan çabuk gitmelerini söyledim. Onlar da tamam bay agreste dedikten sonra gittiler. Bende kıyafeti denedim bana çok yakıştı ama umarım Leydim de beğenir.
****************************
Marinette
Sabah olunca hemen okula gitmek için hazırlandım. Tikki'yi de çantama koyup çıktım. Derse tam Zamanında yetişmiştim. Benden saniyeler sonra hoca derse girdi.
-Günaydın çocuklar. Bildiğiniz üzere akşam kahramanlar için düzenlendiği bir balo var. Chloe'nin isteği üzere hazırlanmış bu yüzden chloe ye teşekkür edin. Evet şimdi derse başlayalım. Ders matematik. Matematik dersinden nefret ediyorum. Tabi fenden sonra.
Adrien
Okul çok sıkıcıydı. Son teneffüs nino yanıma gelip
-Dostum baloya gelmiyor Musun ? Çok eğleneceğiz, Sınıfın hepsi orda olacak ama sen ve mari dışında. Sizin derdiniz ne dostum diye hiç gelmiyorsunuz süper Kahraman'larla olan şeylere?
-Eheheh, şey çünkü ben...... Eh şey benim babam izin vermiyor. (Son anda yırttım)
-Baban robot mu dostum?
-Hayır anlatsın ya şey işte
-Peki o zaman ders başlayacak
-Tamam. Dedim ve konuşmadan yırttım. Derse girdik okul çıkışında:
-Hey Mari sen niye gelmiyorsun baloya?
-Ben hehehe şey.... Eh annem izin vermedi.
-Ama bay ve bayan cheng geliyor.
-Ben... Ehehe cezalıyım o y-yüzden.
-Tamam görüşürüz
-Bye bye. Mari de gerçekten bir garip. Onun bu yalanına kanmadım ama yine de merak ettim.
****************************
Marinette
Eve gittim. Az kalsın yakalanıyordum. Hem acaba adrien neden gitmiyordu. Bazen yalan söylemekte gerçekten zorlanıyorum. Neyse baloya bir saat kaldı hazırlanmalıyım.
-Marinette kurabiyeeeee
-TamAm Tikki bekle
-sağol. Bu arada elbise üstüne çok yakışmış.
-Teşekkürler Tikki. Annemler de orada olacakmış.
-Evet ama hadi artık hazırlan
-Tamam. Hazırlandım. Uğur böceği gibi giyinmiştim. O yüzden belli olmuyordu kimliğim. Tikki yi de yanımda getirdiğim çantaya koydum. Ve balonun yolunu tuttum. Baloya geldim kapıyı açtığımda herkes alkışlamaya başladı. Karakedi de karşımda bekliyordu. Ve:
-Leydim çok güzel olmuşsunuz. Bu dansı bana lütfeder misiniz? Elimi karakedi nin eline koydum ve dans etmeye başladık. Açıkçası güzel dans ediyordu. Kafamı onun göğsüne yasladım. (Adrien Marinette den çok daha uzun)
Ve romantik bir şarkı eşliğinde dans ettik. Adrien'ı seviyordum ama nedense kara kedinin kollarında dans etmek bana iyi geliyordu.
Kara kedi
Leydim kollarımın arasında. Bu bir rüya olmalı. Birlikte dans ediyoruz. Ne kadar tatlı bir melek... Ama ne yazık ki şarkı durdu. Şarkı bitince Leydim kollarımın arasından çıkıp gözlerimin içine baktı bende ona baktım. Okyanus gibi gözlerinde insan kaybolup gidiyor. Bakıştık. Sanki bu sonsuza kadar sürüp gitti. Sonra:
-Güzel dans ediyorsun kedicik.
-.........
-Chat?
-.........
-Kara kedi?
-eh efendim
-gel biraz oturalım.
-t-tamam. Leydim le beraber bir masaya karşılıklı oturduk. Sonra limonata içmeye başladık.
Marinette
Biz limonata içerken yanımıza Nath geldi. Sonra bana:
-Dans edelim mi ? Diye sordu. Karakedi'nin yumruklarını sıktığını görebiliyordum. Sakin olmaya çalışıyordu. Sonra ben Karakedi'nin yumruğunun üstüne elimi koyup:
-Nathaniel çok isterdim ama ben çok yoruldum başka bir Zaman dans ederiz.
-Peki. Diyip gitti. Karakedi nin gözleri parlamıştı. Sonra ben tam elimi kara kedi'nin yumruğunun üstünden çekecektim ki elimi tuttu. Ve:
-Leydim bAna annemi hAtırlatıyorsun.
-Annene ne oldu ki. Galiba sormamam gereken bir soru sormuştum. Gözlerini aşağı doğru çevirdi ve:
-B-benim a-a-annem ö-ö-ö-öldü. O sırada kara kedi'nin gözünden bir damla yaş aşağı doğru aktı.
-Chat ben...
-Önemli değil böceğim. Nereden bilecektin ki? Sonra bir damla yaş daha yanağından süzüldü. Ben ayağı kalktım onu kolundan tuttum ve:
-Gel chat dedim. Onu otelin en üst katına çıkardım. Üst katta kimse yoktu. Sadece ay ve yıldızlar. Sonra ben ve chat yere oturup ayaklarımızı aşağı doğru sarkıttık. Kara kediye sarıldım. Annemin ölmesi çok kötü bir duyguydu. Gerçekten hiç belli etmiyordu. O da bana sarıldı ve:
-Teşekkürler leydim b-ben ilk defa annemden sonra bir kadın sevdim ve sensin.
-Chat daha fazla üzülme.  Sen duyguların karşısında çok güçlü duruyorsun. Ve bunu hiç belli etmiyorsun. O sırada omzumun ıslandığını hissettim. Kara kedi ağlıyordu. Sonra bende ağlamaya başladım. Onun için üzülmüştüm. Sanki bu sarılma sonsuza kadar sürüp gitti.
Adrien
Böceğim de ağlıyordu. O ağlayınca ona daha sıkı sarıldım. Benim için üzülüyordu. Yerim ben onu. O beni sevse de sevmese de ben onu hele bu günden sonra hiç bırakmayacaktım. İkimizin de ağlaması sona erdiğinde tekrar oturup yıldızları seyretmeye başladık. Elimle bir yıldız gösterip:
-Bak Leydim bu annemle benim yıldızımdı, ona her baktığımda korkularım geçiyor.
-Chat bak şu yıldız da senle benim yıldızım olsun. Bu Yıldız'a her baktığında kahramanlıklarımızı,  mucizelerimizi,kwamilerimizi ve beni hatırla.
-Leydim zaten bana her şey sizi hatırlatıyor. Dedim ama dediğimde üst kata Nathaniel , chloe , rose , alya ve nino girdi. Alya bizim videomuzu çekerken nino da bizle röpörtaj yaptı. Ve şu romantik anımızın içine ettiler. Neyse sonra eğlence falan filan derken saat 22:00 oldu. Gitme vakti gelmişti. Plagg I ceketimin içinde bulamadım. Sonra Uğur böceği yanıma çantası ile geldi.
-Kedicik kwamin benim kwamin ile birlikte uyuya kalmış.
-Plagg kalk artık.
-...........
-Plagg CAMAMBERT getirdim.
-Ne CAMAMBERT mı nerde ?
-Hadi eve gidiyoruz dedim ve Plagg'ı ceketimin içine soktum.Plagg:
-Görüşürüz Tikki
-Görüşürüz Plagg dedi. Sonra bende leydime:
-görüşmek üzere Leydim
-Görüşürüz pisicik Dedi ve  gitti. Bende eve geldim kara kedi olup camdan atladım. Ve yatağıma üstümü değiştirip yattım.