4. Düşman Geliyor

556 37 11
                                    

Harry o gece nerdeyse hiç uyuyamamıştı. Balodan sonraki gün tatile çıkmış ve hepsi direk Weasleylerin evine gelmişlerdi. Bir gece burda kaldıktan sonra ise yani bir kaç saat sonra Quidich Dünya Kupası finalini izlemek için yola çıkacaklardı. Sabah herkesten erken kalkmış, hazırlanmış ve şöminenin önünde onları bekliyordu.

Fakat ondan farklı olarak gayet iyi uyuyanlar da vardı. Ron annesinin bir kaç kere uyarmasına rağmen uyanmamış ve işe ikizler el koymuşlardı. Tam kulağının dibinde havalı korna çalınca Ron zıplayarak uyanmış ve bir süre öyle sersemce ortalıkta dolaşmıştı.

Millet kahvaltısını yaparken kapı çalındı ve içeri Remus ve Sirius da girdi.

"Hey siz de mi geliyorsunuz?" diye sevinçle sordu Harry onları görünce.

"Ee böyle bir şeyi kaçıramazdık herhalde." dedi Sirius gülerek ve ona sarıldı. Daha sonra Remusla da görüşdükten sonra içeri Harry'nin çok iyi tanıdığı biri girdi ve ona yaklaşarak selam verdi.

"Merhaba bay Potter."

"Merhaba bakan Fudge?!" dedi Harry ve soran gözlerle ona baktı.

"Sanırım benim neden burda olduğumu merak ediyorsunuzdur. Eh lafı uzatmayacağım. Bakanlık sizin Dünya Kupası finalinde tehlikede olacağınızı düşünüyor. Malum şu İgor denen herif yüzünden."

"Ee?" diye sordu Harry. Onu götürmeyeceklerinden korkmaya başlamıştı.

"Bu yüzden sizin güvenliğinizi artırmak kararını aldık. Arenada zaten halkın güvenliğini sağlamak için çok sayıda seherbaz olacak. Ve bunların yanı sıra sizin etrafınızda da sivil giyimli on seherbaz dolaşacak. Ayrıca sizden ricam arkadaşlarınızın yanından ayrılmamanız. Özellikle de büyüklerin." dedi bakan.

"Merak etmeyin bakan Fudge biz onu gözümüzden ayırmayız" dedi hemen Sirius.

"Bakın beni düşündüğünüz için teşekkür ederim ama ben kendimi koruya bilirim. Bence o seherbazlar sivilleri korusa çok daha iyi olur." dedi Harry.

"Ah merak etmeyin bay Potter onlari korumak için çok sayıda seherbaz zaten görevlendirildi. Ama Seçilmiş Kişiye bir şey olursa insanlar buna çok üzülür." dedi Bakan.

'Şimdi anlaşıldı senin derdin' diye düşündü Harry. 'Derdin beni korumak değil insanların gözünden düşmemek.'

"Ha bir de unutmadan..." dedi ve cebinden bir kolye çıkardı. Kolye gayet sadeydi. Siyah bir ip ve onun üzerinde tahtadan künyeye benzer tek madalyondan ibaretdi.

"Bu ne?" diye sordu Harry.

"Bu bir anahtar. Olası bir tehlike durumunda elini madalyonun üzerine koyarsan seni Hogwarts'a götürür." dedi Bakan

"Teşekkür ederim ama benim olası bir tehlike durumunda kaçmak gibi bir fikrim yok." dedi Harry.

"Ben yine de bunu buraya bırakıyorum" dedi Fudge ve kolyeyi sehpayenin üzerine bıraktı. "Alıp almamak size kalmış. Neyse benim bakanlıkda hall etmem gereken bazı işlerim var." dedi ve çıktı.

"Ee?" diye sordu Ron herkes yerine geçtikden sonra.

"Ne?"

"Kolyeyi almayacak mısın?"

"Tabii ki de hayır." dedi Harry ve mr. Weasleyin onlara çıkmaları gerektiğini söylemesiyle odadan çıktı.

*****

Stadyuma girmeye çalışırlarken baya zorlanıyorlardı. Binlerce kişinin arasında itişib kakışarak karınca adımıyla ilerliyorlardı.

"Sen kimin tarafındasın Harry?" diye sordu Remus zaman geçsin diye.

"Hollanda. Sen?"

"Fransa" dedi gülerek.

İçeri girip stadyumun en tepesinde yerlerini aldıktan sonra takımlar çıktı ve oyun başladı.

"Ben bir tualete gidip gelicem" dedi Harry Rona

"Dur bende geliyim."

"Gerek yok. Uzun zamandır kendim yapa biliyorum." dedi Harry Rona gülerek.

Stadyum o kadar büyüktü ki tualeti bulması epey bir zamanını aldı. İçeri girdikten sonra arkasından birini daha girdiğini duydu ve arkaya dönüp baktı.

"Ron kendim yapa bilirim demiştim sana değil mi?"

"Ben başka bir şey içi geldim" dedi ve asasını kaldırdı.

"Ron ne yapıyorsun?" diye sordu Harry.

"İşimi" dedi ve büyülü sözleri mırıldanırken arkadan gelen sihirle ileri savruldu ve duvara çarparak yere düştü. Remus hemen arkadan geldi ve "Harry noluyor burda?" diye sordu telaşla.

"Ben... bilmiyorum." dedi Harry fakat yerde baygın yatan adam olanları açıkladı. Adamın yüzü değişip kirli sakallı ve uzun boylu birine dönüşünce ikisi bir ağızdan "Çok özlü iksir" dedi.

"O zaman Ron nerde?" diye sordu Harry.

"Bilmiyorum Harry. Ama buralarda bir yerde olmalı." dedi. Tam bu anda yukarıdan bağırış sesleri gelince ikiside hemen yukarı çıktı.Herkes bir tarafa kaçarken seherbazlarda kara giyimli insanlarla dövüşüyorlardı.

"Kahretsin. Düşündüğümüz oldu işte. Harry çabuk Hermioneyi bul ve kaçın burdan." dedi Remus.

"Hayır Remus bu sefer hiç bir yere gitmiyorum." dedi Harry. Fakat bir şeyi doğru söylemişti Remus. Hermioneyi bulmalıydı. Ve Ronu.

Evet bayanlar baylar yeni bölüm geldi. Ve bu bölümle birlikte aksiyon da başlıyor. Eh aksiyon yazmak kolay değil. O yüzden lütfen vote ve yorum yapmayı unutmayın ;)

Harry Potter - Slytherin'in Uyanışı (Askıda)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin