Kapı çaldı. Gelen alt komşuydu. "Şu müziğin sesini kısabilir misiniz?" Kibar olmaya çalışıyordu ama mümkün değildi. Saçı dağınık, kanca burunlu iğrenç bir kadındı. Anna onu her gördüğünde içinden kusmak geliyordu. "Özür dilerim. Bir daha olmaz." dedi yapmacık bir tavırla ve kapıyı yüzüne kapadı. Müziğin sesini biraz daha açtı. Koltuğa atladı ve gözlerini kapadı. Hayal etmeye çalıştı. Eğer böyle olmasaydı belki herşey daha farklı olabilirdi. Olmaması için hiç bir neden yoktu. Sanırım aşk böyle bişey diye düşündü. O seni terk etse bile aşkını nefrete dönüştüremiyordun. O anda müzik çalar durdu ve diğer şarkıya geçti. "Kim var orada?" dedi ve ayağa kalktı. Kalbi çok hızlı atıyordu. Belki de oydu. Pişman olup geri dönmüştü. Olabilirdi. "Arada bir sakin olmayı denemelisin." dedi kapının yanındaki ses. Karanlıkta yüzünü göremiyordu ama bu alaycı ses David'den başkası olamazdı. "Ne arıyorsun burada? Rafael'in köpeği olduğunu zannediyordum." dedi ve tekrar koltuğa oturdu. Rahatlamıştı. Bu kadar savunmasızken bir kurtadamın evine gelmesi pek iyi olmazdı. Ne kadar Rafael soylarının tükenmiş olduğuna inanıyor olsa da Anna buna inanmıyordu. Ne olursa olsun bir yerlerde mutlaka yaşayanları vardı. Yıllardır süren bu düşmanlık bu şekilde son bulamazdı. Filmlerdeki gibi büyük bir savaş olmalıydı en azından. Kahramanlar falan. Ya da sıkıldıkça izlediği filmlerden böyle olması gerektiğini düşünüyordu. "Anna, Rafael öldü."Anna bir an duraksadı. "Umurumda değil." dedi ama umrundaydı. Bir melek olarak dünyaya gelen her kişiyi eğitirdi Rafael. Anna'yı da o eğitmişti ve tabi ki de David'i. Rafael onun babası gibiydi. 468 yaşındaydı yanlış hatırlamıyorsa. Bir melek olarak çok genç öldü diyebiliriz. Çünkü melekler genellikle ölmezler. Zaten ölmüş olan insanlardan seçilirler. Çoğu melek hatırlamaz seçim anını. Aslında hiçbiri ne seçim anını ne de ölmeden önceki hayatını hatırlar. Dünyaya gönderilirler düzeni sağlamak için. Yeni gelen melekler Rafael gibi onları eğitebilicek kıdemli melekler ararlar. Anna da Rafael'i bulmuştu. İlk başta inanmamıştı bu kadar genç olabileceğine ama sonuçta kendisi de 59 yaşındaydı ve 17 gösteriyordu. "Ölmüş olması neyi değiştirir ki biz görevimize devam etmek zorundayız." dedi Anna. Nasıl öldüğünü merak ediyordu ama sormaya da korkuyordu. "Kurtadamlar döndü." Anna yine haklı çıkmıştı. Savaş yeniden başlıyordu.