Buzdan Şeytan

1. BÖLÜM

Hafif güneşin altında parlayan siyah rengindeki saçlarını sol omzumda topladı. Katedralin bahçesindeki insanları birer birer süzmeye devam ediyordu. Yeni gelen birinci sınıflar bahçede Katedralin etrafını saran büyük beton duvarların yanında küme şeklini almışlardı. İkinci sınıflar bahçenin yanlarına konulmuş küçük su havuzlarının yanlarında birbirleriyle konuşuyorlar, üçüncü sınıflar ise Clara'nın en üst basamağında olduğu merdivenlere oturmuş şimdiden gelecek seneyi konuşuyor, hangi klandan olmak istediklerini söylüyorlardı. Ve son olarak dördüncü sınıflar bir buçuk hafta sonra ki seçim günü için heyecanlanlarını bastırmak amacıyla kafeteryada ya da dersliklerde kafa dağıtıyorlar, bir kaçı ise seçim salonunda olan hazırlıklara yardım ediyordu.

Her şey olması gerektiği gibiydi, herkes olması gerektiği yerdeydi. Clara hariç. Olması gereken yer bütün katedrale güç veren ve seçimi yapacak olan kristali korumaktı ama şuan bahçede Bay Edison'un getireceği öğrenciyi bekliyordu. Bay Edison getireceği öğrencinin çok güçlü ve özel olduğundan bahsetmişti ki bu yüzden onunla özel olarak Clara'nın ilgilenmesini istemişti. Derslerinde ve hayatında her zaman başarılı olduğu için kendisini seçtiğini düşündü Clara.

Ve katedralin bahçesinde Bay Edison'u görmesiyle beraber birer birer merdivenleri inmeye başladı. Yanında onun yaşlarında üzerinde siyah pantolon ve siyah kapşonlu hırkası olan biri daha vardı. Kapşonu kafasının önüne kadar çektiği için yüzünü görememişti. Okulun formasının kıravatını düzeltip onların yanına ulaştı.

" Teklifimi kabul ettiğin için teşekkür ederim Clara. Böyle özel birini, birinci sınıf öğrencilerine emanet etmek hiçte iyi bir fikir olmazdı ." Dedi ve bahçenin duvarlarına yaslanmış birinci sınıflara baktı. Birbirleriyle şakalaşıyor ve duvara bıçakla bir şeyler kazıyordular.

" Önemli değil. Asıl ben teşekkür ederim. "

Dedi ve Bay Thomas da kafasıyla onaylayıp birinci sınıfların olduğu yere doğru hızla yürümeye başladı. Bir yandan da sinirle söyleniyordu.

" O duvarın kaç yaşında olduğunu biliyor musunuz siz? Kaçmayın buraya gelin! İlk günden disipline götüreceğim sizi. "

Diye söylese de bütün birinci sınıflar katedralin içine kaçmışlardı. Clara Bay Edison'un bu sinirli haline gülümsedikten sonra önüne döndü.

" Ben Clara. Sana bugün okulu ben gezdireceğim. Fazlasıyla büyük olduğu için hemen başlasak iyi olur. "

Dediğinde kapşonlu kafasını kaldırmadan yere bakmaya devam etti. Clara ise kaşlarını çatıp katedralin içine doğru yürümeye başladı. Onunda arkasından geldiğini hissedebiliyordu. Merdivenleri çıktıktan sonra giriş kapısının önünde durdu. Bir insan boyunun on katı uzunlukta olan kapıyı işaret ederek konuşmaya başladı.

" Katedralin kurulduğu yıllarda kraliçe olan Lucy bu kapıyı Ruh Elflerine yaptırdı. Söylentiye göre Lucy bu kapıya kendi düşmanlarının ruhlarını hapsetmiş. Ayrıca kapı saf altından yapılıyor. "

Dediğinde kapşonlu gözünün ucuyla kapıya baktıktan sonra tekrardan yere odaklandı. İki elinide cebine soktu. Clara 'Bugün çok uzun bir gün olacak' diye düşünüyordu. Ardından kapıdan içeriye doğru yürüyüp içerideki üst kata çıkan devasa merdiveni gösterdi.

" Bu merdiven üst katta olan element klanlarına çıkıyor. Her sınıf iki seneden oluştuğu için 6 sene boyunca büyü ve dövüş üzerine eğitim alıyoruz ve son 2 sene kendi güçlerimizi keşfedip, geliştiriyoruz. "

Kapşonlı gözlerini yerden kaldırıp Clara'ya baktığında Clara karşısındaki çocuğun mavi gözleri olduğunu fark etti. Gözlerinin kenarları hafif kızarmıştı. Kirpikleri kaşlarına değecek kadar uzundu. Göz torbaları onun bir kaç gündür uyumadığını söylüyordu. Onaa bir kaç saniye baktıktan sonra kafasını tekrardan önüne eğdi ama Clara gördüğü mavi gözlerin etkisinden bir kaç saniye sonra çıkabilmişti. İlk başta alt kısmı gezdirmeye karar verip üçüncü sınıfların birine girdiler.