--3--

13 1 0
                                    

" Vuslat Demir bekleyin fotoğraf çekinip çerçeveletip eve koyun falan eve uğrayın Anneniz amerikan babanız Türk. Devamı dosya da " deyip babam dosyayı uzattı.

"Anlaşıldı başkanım." Dedim

Fotoğraf Çekimi için Alper 'e gidiyorduk. Alper 3 sene önce kız arkadaşını gözleri önünde kaybetti . Ikiside ,sivil ajandı. Ama beraber bir görevde kız arkadaşı olan Nil öldü. Geçen seneden beri alper teşkilatta fotoğraf çekimi yapıyor. Birden Alp le karşılaştIk.

" kalp kalbe karşı biz de sana geliyorDuk " dedim .

" " haberim var hadi bahçe tarafına geçelim " dedi. Beraber bahçe tarafına geçti

"Vuslat biraz Demir ' e yaklaş . Siz kardeşsiniz . Okey ? "

"Çek oğlum işte. Ha uzak ha yakın ne fark eder ? " dedim

" amacın görevi batırmaksa gerçekleşmek üzre , eğer bu görevi istemiyorsan ( eli ile kapıyı gösterip ) kapı orda çalışacaksan da insan gibi şartlara uyarsın" dedi Demir

Bu kendini ne zannediyor ya ?

" Bak her şey şart değil tamam mı ? " dedim

" arkadaşlar kavgaya mı geldiniz daha eve uğramanız gerek ya da görevden vazgeçin." Dei alp

" anlaşıldı vazgwçmiceksiniz. Yatın çimlere . Bakmayın ,Aval Aval.
Biraz da gülün be . Çok zor hadi "

Haklıydı malesef dediğini yapıp çekindik. Demir sola ben sağa dönünce yüzyüze geldik.ben hemen kalktım.Çok güzel çıkmıştı.

" Güzeldi bu . Hadi şimdi anlaşamayan ikizleri yapalım. Birbirinize kötü bakın . En basiti. Hadi "dedi

Demir bana parmağını sallıyor ben de iki elimi belime koymuştum. Kaşlarım çatıktı. Ikiside çok güzel çıkmıştı.

"Ikiside de çok guzel oldi" deyip içinde çerçeve olan poşeti verdi. Demirde

"Sağol Alp " dedi

"Hey ona bir tek ben Alp diyorum" deyip güldüm ikisi de güldü. Birden aklıma Demir 'in casus olduğu gelince gülümsemem soldu.

"Birşey mi oldu ? "Dedi Demır.

"Yoo Hayır hadi gidelim hoşçakal " dedim birbirimize el salladık. Beraber otoparka gittik

"Gel araba bu tarafta. " dedi

"Ne münasebet ? Ben kendi arabamla giderim. " dedim.

"Bak evimiz için o araba biraz lüks o yüzden bu araçla gitmemiz lazım ." Dedi.

Hiç birey demeden arabaya bindim Demir de bindi. Yol boyunca sustum. Sahile yaklaşık ev buralarda olmalıydı.

"Konuşmıycak mısın ?" Dedi

"Konuşmam için bir sebep mi var ? " dedim.

"Hayır yok fakat bu konuşmaman için bir sebep olduğu anlamına da gelmiyor." Dedi .

" bilmiş . Bir dakika hem sen yolu nereden biliyorsun ? Dedim

" Ben göreve erken dahil oldum . O yüzden burayı biliyorum ve burda yaşıyorum. "Dedi. Gülümsedi bana bakıp.

Arabadan inip

"Işte evimiz " dedi

"Şimdilik "dedim ve gözlerini devirdi.

İçeri girdik salonu değil katarsak 3 oda vardı. Birlikte odaları gezdik . Benim Odam kırmızı gece mavisi,, ve gri renklerden oluşuyordu, duvarlar gece mavisi karyolam kırmızı masam gri. Sanırım fazla benimsedim.

Demir 'in odası mavi duvarları beyaz masası beyaz karyolası vardı. Mutfak minik. Ama hoştu. Ahşap dolapları vardı biri kırıktı. Sanırım doğal görüntü için .

"Hadi çerçeveleyelim fotoğrafı"" dedi.

" Bence önce dosyayı okuyalım" dedim..

"Farketmez "deyip elimden salona sürükledi.

" napıyorsun ya ?"dedim

"Iyi sen acelemiz var "dedi.Dosyayı okumaya başladım.

SofiaGreek,ve Dave Greek

Türkçe adları, Yıldız Akar ve PamirAkar olan bu ikizler 3 aylıkken yetimhaneye bırakıldı. Anneleri yabancı Ingiliz kadını Irenne Alba. 24 yaşında doğurmuş. Babaları Türk . Hamdi Aslan. Çalışmak için 18 yaşında Ingiltere ye calismak için gelihur. 4 yıl hammalık yapan genc adam 20 yaşında Irenne ile tanıştı, aşık oldular. Fakat genc kadının babası bu sevdaya izin vermedi.Ama sonunda vazgeçip kabul etti. Üstelik yakın ahbabı olan birrr adamının yanında şöfor olarak iş buldu. Yakın zaman sonra Irenne evlendikten sonra yasli adam öldü. Yaşlı adamın hatrına yanında gencadamı tutan iş adamı adam ölünce gönderdi . Irenne zengin bir aile kızı olmasına rağmen kasada ki ki paralarını kocası alıp kumarhane de harcamıştı ,herkes çalındı sanmıştı. Bu olaylar yaşanırken Irenne hamileliğin 4. Ayındaydı. Kocası hammallık yaparken annesi bile çalışıyordu. Çünkü kıt kanaat geçiniyorlardı. Irenne nihayetinde doğurmuş bebekler dünya ya gelmiş bulunmaktaydı .Bebekler doğunca 2 boğaz daha eklendi ve masraf arttı. Soluğu Türkiye 'de aldılar. Ama her yerde kriz vardi iş yoktu. Çocukları yetimhaneye bıraktılar.bebekler 18 yaşına kadar orada yaşadı.

Sonra zengin bir aile koruyucu aileleri oldu. Batınca intehar ettiler . Miras olarak sahildeki evi ve ufak araba bıraktılar. Koruyucu Aile hatırı sayılır olduğundan bilgileri ogrnedi ikizler. "

" yılan hikayesi . "

"Bencede ".

Fotoğrafları çerçeveledik biri kalpliydi . Ah alp ah.






Ajan Mı ? Casus Mu ?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin