SEVDALİNKA {1}

34 1 0
                                    

Nimeta, mutfakta bulaşıkları yıkarken radyodan yükselen şarkının neşeli ritmine uygun hareketlerle sallanıp durmasına rağmen, iç sıkıntısından boğulacak gibiydi. Kahvaltıda oğlunun bile gözünden kaçmamıştı dalgınlığı.
"Anne tam üç kere sordum aynı soruyu, sağır mısın?" demişti oğlu.
"Biraz dalgınım canım. Dün gece hiç uyuyamadım".
"Neden?"
"Kışa girerken böyle olurum."
"Kışa eylülde girilmez ki anne."
"Ne de olsa sonbahar. Ara mevsim işte. Sonra kış birden bastırıverir."

Oğlu, yine dün akşam içkiyi fazla mı kaçırdın, gibilerden bir bakmıştı yüzüne.
Üç yıldır, bir kadına yakışmayacak kadar çok içtiğinin, kocası, arkadaşları ve annesi kadar, oğlu da farkındaydı elbette. On yaşındaydı Fiko. Aklı da boyu gibi, yaşına göre hızlı gelişmişti. Uyanık, cin gibi bir çocuktu. Nimeta, zaman zaman onun bakışlarını üzerinde hissettiğinde, içini okuyabilmesinden... Yüreğinde, olması gereken bir sevgiye yer vermişti çünkü. Bu sevgiyi, filizlenmeye başladığı andan itibaren yeşertmemek, büyütmemek için elinden geleni yapmıştı aslında. Ama boşunaydı çabaları... Stefan ile aynı şehirde yaşıyor olsalardı belki daha kolay olurdu kopmaları. Birbirlerini her gün ve her an görür, doyasıya sevişir, heveslerini alıp bırakabilirler di. Ya da ayrı şehirlerde yaşadıklarından dolayı, hiç görüşmeselerdi, unutur giderlerdi belki...
Ama yasak aşkların en şiddetlisine tutulmaları için, her türlü şartı öylesine inceliklerle hazırlamıştı ki kader, Nimeta, sonunda çaresizliğini ve utancını içkiyle yenmeye çalışır olmuştu.

Arkadaşlar okuyan fazlalaşırsa bölümler ardı ardına gelecek. İyi okumalar... 💙💙💙

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 15, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SevdalinkaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin