Bölüm 2-Hayatımdaki En Kötü Gün

118 7 2
                                    

      Tanımadığım ses beni meraklandırıyordu.

''Ben Levent Çakır. Lütfen Özge'ye onu aradığımı söyle Evrim.'' 

   Bu isim tanıdık geliyordu. Bir dakika... Neden soyadlarımız aynıydı? Ve bu adam neden anneme ve bana resmi olmayan bir şekilde hitap ediyordu? Olamazdı. Bu adam düşündüğüm adam olamazdı...

''Siz kimsiniz?'' diye sordum.

'' Adımı söyleyince beni tanıyacağını düşünmüştüm Evrim. Her neyse Özge'ye onu aradığımı söylersin. ''dedi.

Artık bu adamın kim olduğunu kesinlikle anlamıştım. 

''Peki, söylerim'' dedim. 

Peki şimdi bu adam neden annemle konuşmak istiyordu? Anneme söylemem gerektiğinden emin değildim. 

Abim Teoman'ı  yanıma gelirken görünce telefonu kapattım. 

''Kiminle konuşuyordun ?'' diye sordu.

''Emin değilim. ''dedim. ''Levent Çakır sana da tanıdık geliyor mu ?''

Bir süre anlam veremedi. ''Kim dedin sen?''

''Levent Çakır'' dedim. ''Annemi sordu da.''

'' Annem ölüyor mu?'' dedi bağırarak''Annem ölüyor ve bana söylemiyor musunuz?!''

Ne dediğine anlam verememiştim.

''Ne saçmalıyorsun sen? Annemin öldüğü falan yok ''

''O adamın kim olduğunu bilseydin sende böyle tepki verirdin.''dedi.

Kim olduğunu anlamıştım ama yinede soruyordum .

''Kim? Söyle öyleyse !'' dedim.

''Babamız.'' dedi.

         Neden aramıştı ki şimdi ? Yoksa abimin dediği gibi annem ölüyor muydu? Başka bir nedenle aramazdı çünkü.  

''Anneme söylesem iyi olacak'' dedim.

     Üst kattaki çalışma odasında olan annemin yanına gittim. Biraz meşgul görünüyordu. Bunu söylemek için doğru zaman olduğundan emin değildim. Sinirli olabilirdi. Cesaretimi topladım ve anneme seslendim.  

 ''Efendim tatlım'' dedi. Gözünü bilgisayarından ayırmadan.

''Bir şey söyleyebilir miyim?''

  ''Elbette'' dedi ve bilgisayarını kapatıp bana yöneldi.

   Oturdum ve şöyle söyledim.

''Bu gün tanımadığım bir numara beni aradı ve seninle konuşmak istediğini söyledi.'' dedim. ''Tuhaf olansa adının Levent Çakır olduğunu söylemesi.''

      Annemin yüzünde garipleşen bir ifade olmasını bekliyordum ama tam aksine gayet sakin karşıladı ve konuşabileceğini söyledi.  Bu tuhaftı. Annemin bu kadar medeni olabileceğini bilmiyordum.

       O numarayı arayıp telefonu anneme verdim.  Bana bahçeye çıkmamı söyledi. Bahçeye çıktım . Abim Teoman ordaydı. Yüzünde meraklı bir ifade vardı. Ona olanları anlattığımda rahatladığını hissettim. Belki de bu kadar büyütmemeliydim. Sonuçta iki insan boşandıktan sonra arkadaş olabilirdi. Bunları düşünürken annem yanımıza geldi ve bizimle önemli bir şey konuşacağını fakat sakin kalmamız gerektiğini söyledi. Bu konuda söz verdikten  sonra konuşmaya başladı.

'' Nasıl anlatacağımı bilmiyorum. Sanırım direk konuya girmeliyim. Babanız ölümcül bir hastalığa yakalanmış ve en azından ölene kadar hayatımızın bir parçası olmak istiyormuş.'' dedi annem.

Tanımadığım bir adam evimizde mi yaşayacaktı? Ölecek olması umurumda değildi. Ya sapık, manyak biriyse? Ya ölümcül bir hastalığı yoksa ve bu bir yalansa? Bizi öldürmeye çalışıyorsa...

Fazla paranoyak davranıyordum. Ama korkmakta haklıydım. Ben hiç baba sevgisi tatmamış bir insandım. Ve şimdi birden bire bu oluyordu. Ama eğer bu doğruysa adam yakında ölecekti. Ona fazla bağlanmamam gerekiyordu.

...


Bir Genç Kızın Hayatı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin