"Üstümden çekil!Derhal" Kesinilikle bir aptala rastladım.Durdum ve onu izledim"Güzel ama şuan üşüyorum ve sırtım sırıl sıklam oldu.Ya çekilirsin" Sırıttı"Ya da ne?" Elime bir avuç kar alarak hızlıca suratına attım.Aniden üstümden kalktığında hemen koşarak yolun karşısına geçtim.Arkamdan gelmezdi düşüncesiyle direk merdivenlerden çıktım.Ve eve girdim.Bu kadarı yeter bir daha dışarı çıkmak yok"Elena! dışarı da atkını unutmuşsun" Siktir.Ne küfür ettim."Aslında yenisinii"."Hayır git ve al" Off sırayla mı geliyordu bunlar.Derin nefes aldım ve kapıyı açtım.Hiç olmadığım kadar rahatsız hissediyordum.Belkide çıkmış gibi yapıda anneme'bulamadım' desem? yok dilinden kurtulamam.Merdivenlerden yavaşca inmeye başladığımda birden suratıma bir kartopu yememle merdivenden kayıp düşmem bir olmuştu. Canımın acısına mı yanayım yoksa beni gördüğüne mi yanayım bilemedim.Etrafıma göz gezdirince ayağa kalkmak için karlı demirlere tutundum.Sanırım ayağım sizlere ömür morardığını hissedebiliyordum o kadar kalın giyinsem bile.Etrafıma iyice bakınarak yolun karşısına geçtim.Çalılığın arkasına baktığımda atkım yoktu.Birden arkamı döndüğümde gene onunla karşılaştım.Lütfen Tanrım...Burun buruna olmamız benim için bir şey değiştirmiyordu çünkü suratını gözüktüremeyecek bir atkı ile sarıp başınada siyah bir bere takmıştı.Elindeki atkımı gördüğümde elimi uzattım"Kötü başladık ve bitsin" Kıkırdadığını duyabiliyordum"Ver onu bana" umursamıyordu"Ben gidiyorum"