karanlık ve ıssız sokakta yürüyordum. sokagı sadece, sokagın başındaki kırık lamba aydınlatıyordu. '' aradıgınız kişiye şuan ulaşılamıyor. lütfen daha sonra tekrar deneyiniz. bip sesinden sonra mesaj bırakabilirsiniz '' karşıdaki kadına küfür ederek telefonu kapattım. daha gelir gelmez kayboldugum kasabada, beni unutan kuzenime ulaşmaya çalışıyordum. karşıdan yalpalayarak gelen adama korku dolu gözlerle baktım. yanımda ona verebilecegim param yoktu. saga dogru başka bir sokaga saptım. evet millet dogru tahmin. çıkmaz sokak! harika acaba ölü taklidi yapsam tecavüzden yırtabilirmiyim? yada bıçaklanmaktan? belki üstümü arar param olmadıgını anlayınca gider. ya ölülere zaafı varsa? lanet olsun sana zayn! lanet olsun bana! neden karanlık sokga girdiysem? arkamdaki ayak seslerini duyunca arkama döndüm karanlıkda kimseyi seçemiyordum fakat 2 kişilerdi. aslında düzgün giyinimli insanlardı.'' hey güzelim. kayıpmı oldun? bunu söyleyenin görebildigim kadarıyla... kıvırcık saçları vardı.'' hayır fantezi yapıyorum. böyle tek başıma karanlık sokaklara girip ayyaş adamları peşime takmak gibi fantezilerim var.'' bir sus ela bir sus.'' esprili yemek. bunu sevdim '' ne demek istedigini anlamaya çalışıyorken yanındaki çocuk konuştu. kurbanlarımızla oynamamalıyız harry açlıkdan ölüyorum'' çocuga döndügümde karanlıkda parlayan gözler gördüm. tıpkı kedilerin ki gibi kıvırcık saçlı çocuk ysnıma yaklaşınca istemsizce geri adım attım. sırtım sogul duvara degince içimden zayne bir kez daha küfür savurdum. çocugun dudaklarını boynumda hissedince gözlerimi kapatıp bunun çabuk olmasını diledim bırakın o kızı kafamı sesin geldigi yere sanki görebilecekmiş gibi çevirirken onları kovup bana sadece kendisi mi tecavüz edecek diye düşünüyordum.kafamdaki saçma entrikalardan kurtulup sesin geldigi yöne bakarken gözlerinin tıpkı bana saldıran psikopatların ki gibi parladıgını fark ettim.
