Günlerden gene uyandığım bir gündü ..
Gene alarmımın tavukları pişirmişem hacıyıda çarşıya göndermişem senfonisi ile uyandım. Hayır anlamadığım hacının çarşıda ne işi var?
Neyse sonuç olarak uyandım. Göz kapaklarım gene şişmişti gene gece boyunca plan yaptım. En derin tünelleri araştırdım. Neden diye sormayın çoook gizli. Şimdi günün kahvaltı kısmındayız. kahvaltıda bir kuş sütü eksik mübarek yok yok..
İki tane zeytin bi dilim peynir yedim falan diyemiycem deli gibi ne varsa hepsini sildim süpürdüm. Hazırlanmamıda katarsak iki saate ancak evden çıkabildim. Arkadaşlarla her zamanki buluşma yerimiz olan yıkılmış terkedilmiş labaratuvara doğru yol aldım.
Sonunda gelebildiğim mekanımıza bi baktım da çok afilli duruyordu. Kuru kafalar, dondurulmuş hayvanlar, mikroskoplar, ince uzun tüpler.. insanı doktor gibi hissettiriyordu adeta..
Rüzgar buzdolabının bölmesine kafasını koymuş uyuyordu. Fırtına o tüp senin şu tüp benim o alg senin bu bakteri benim uğraşıyordu. O kadar dikkatliydi ki sanki atomu parçalıyor..
Alev ile Yağızı göremedim. Heralde daha gelmemişler.
Ve ATEŞ bütün ihtişamıyla kanepede uzanmış kestiriyor. Hemen yanına gidip ensesine bi tane şaplattım. Şimdi olan şeye çok şaşırıcaksınız biliyorum ama biranda ateşin ensesi gerçekten ateş ile doldu.
Şuan hiç korkmuyorum çünkü Ateşin bir özel gücü var ve adı gibi ateş saçıyor. Hemen diyceksiniz siz napıyosunuz diye hemen söylüyorum.
İlk olarak Ateş Alevle kardeşler ve hiçde iç açıcı bir kardeşlik ilişkileri yok. Rüzgarla Fırtına da kardeşler ve onların ilişkileri tam olarak abi kardeş gibiler.
Ve geleliiimm bana ben Su..
Soyadıma gerek yok. Şimdi gelelim fasulyenin faydalarınaa...
Ateşi söylemiştim zaten gerçekten ellerinden ateş topları çıkıyor o yüzden görev yerlerimiz dışında eldivenlerini pek çıkarmaz elinden. Ve ben onu en sinir edicek güce sahibim.
Evet yanlış duymadınız benim ellerimden de su topları çıkıyor ama ben eldiven takmayı gerekli bulmuyorum.
Alevin vücudu resmen elektrik direkleri gibi namı değer trafo..
En ufak bir sinirlenmesinde bile vücudu kendini ele veriyor ve küçük parıltılarla başlayan elektrik dalgası kocaman bir çığa dönüşüyor.
Yağız da işte görünmez olabiliyor falan... tabikide oluyo şaka yapmıyorum. Hatta çoğu düşmanımıza bu özelliğiyle çivi söktürdü kendileri..
Tabi bu özelliğini bazı ünlülerin şovlarına gizli gizli katılmak olsun markete girip bi kaç atıştırmalık almak olsun.. farklı amaçlar için kullansada..
Rüzgar.. ovvv en havalı özelliğe sahip diyebilirim..
Hortum oluşturup düşmanlarımızı içine çekip farklı bir boyuta göndriyor. Orayı görmeyi çok istiyorum bir yandan da geri dönüşün olmamasi tüylerimi diken diken etmeye yetiyor.
Son olarak Fırtına düşünceleri okuyabiliyor. Düşmanlarımızın çoğu planlarını onun sayesinde anlayıp önceden hamle yapabiliyoruz.
Bu da magmahane üyelerinin hikayesiiii.....
