Maalesef yine "nefret edemeyecek" kadar SEVMEDİĞİM kardeşimin sesiyle uyandım.Yani güne kötü başladım.Ama bir yönden beni uyandırmasına sevindim çünkü bugün Robert ile kahvaltıya çıkacaktık,hemen hazırlanmaya başladım aynaya baktığımda ne kadar "güzel" olduğumu farkettim.Ama en azından o Türkiye'de yeni popüler olan Aleyna Tilki gibi egom boyumu aşmadı.Odadan çıktığımda "canım cici annem"le karşılaştım.O tiz ama bi o kadar da güzel sesi kendini belli etti,
-Günaydın
Cevap vermek içimden gelmedi o yüzden başımı aşağı doğru sallamakla yetindim.Evden çıktığımda evin önünde siyah havalı bir araba bekliyordu şaşırdım çünkü Robert mütevazı biridir ve gösteriş sevmez.Ama onu anlayabiliyorum herkes etkilemek ister.
-Günaydın sanırım biraz beklettim
-Sorun değil
Güldü ve bana kapıyı açtı,onun gülüşüne bayılıyorum çünkü hafif sırıtmasında bile gamzeleri beliriyor. Mekana ulaştık,burası harika bir yer karşıda deniz manzarası ve ikimiz.
Tabii bu yalnızlık uzun sürmedi,Austin ve Bella,gelmelerine şaşırmadım çünkü ne zaman başbaşa vakit geçirmek istesek bir yolunu bulup yanımıza gelirler...
Beni eve bırakırken bile onunla arabada yalnız değildik...Ne olduysa o anda oldu,kendimizi denizin ortasında arabayla dalga sayesinde ilerlerken bulduk.Ama karanlıkta hiç birşey göremiyorduk ve yavaş yavaş batıyorduk.Elimi bi el tuttu ve çekti,sonunda denizin yüzeyindeydik.Etrafıma baktım,herkes iyiydi.Robert söze daldı,
-Şurada bir ada var ve yüzme mesafesinde,oraya gidelim ve ateş yakıp uyumaya çalışalım sabah bir çaresine bakarız.
Adaya doğru yüzmeye başladık,kolay vardık,hemen ateşimizi yaktık,uyumak için garip bir mekandı ama yapacak bir şey yoktu.