4. Bölüm Yanlış Anlaşılma

32 2 1
                                    

Uçaktan indim. Ceyhun -en yakın arkadaşım, sırdaşım, dostum, olmayan kardeşim- daha gelmemişti. Tam gidiyordum ki biri elini omzuma attı. Kim olduğuna bakmak için arkamı döndüğümde ayağım kaydı. Bir çift kaslı kol beni tuttu." Sanırım her düştüğünde seni tutmak zorunda kalacağım" diyen Batunun kollarından kalktım ve "zorunda değilsin. Ayrıca sana tut diyen yok. Senin kollarına düşeceğine yere düşerim daha iyi" dedim sinirli bir şekilde. Ve devam ettim "ayrıca ne işin var senin burda?" dediğimde bana "valizlerini alacak mısın yoksa sana getirilmesini mi bekliyorsun?" dedi. "birincisi valizlerim kayıp mı kaçırıldı mı belli değil, ikincisi bundan Sa-na-ne?" dedim sananeyi vurgulayarak. İlk önce somurttu daha sonra gülerek "birincisi beni ilgilendirir. Çünkü, ben insanların iyiliğini düşünürüm. İkincisi amma safsın. valizlerini benim yanımda unutmuştun. Bende insanlık namına getireyim dedim. Ayrıca şunu anladım ki siz insanlara da iyilik yaramıyor." dediğinde susmuştum. Söyleyecek birşeyim yoktu. Çocuk beni baya baya yerin dibine soktu." rica ederim ne demek " dediğinde mırıldanarak teşekkür ederim dedim.
Arkadan bir ses duyduğumda arkama baktım. Gelen benim en yakın arkadaşım- dostum, sırdaşım, olmayan kardeşim...- Ceyhun' du. Hemen gidip boynuna atladım. "Nerede kaldın. Çok merak ettim." dedim ve bana dönerek "Çok özlemişim be gülüm" -bana hep gülüm der- dediğinde arkamdan bir öksürük sesi geldi. Arkama döndüğümde Batu sinirli bir şekilde bana baktı. Ardından bakışlarını Ceyhun yöneltti. Ceyhun onu öldürecek gibi bakıyordu. Ceyhunda aynı bakışı Batuya yöneltiyordu. Ceyhun ve Batu kavga ettiler. Herkes bizi izliyordu. Birkaç kişi gelip onları ayırmaya çalışıyordu. 30-40 dakka sonra polisler geldi. Bizi karakola götürdü. Batu ve Ceyhun birbirlerinden şikayetçi oldular. 1 gün nezarette kaldık. Ertesi gün çıktık. Karakoldan çıkar çıkmaz Batu cebindeki çakıyı Ceyhunda yöneltti. Ceyhunda cebindeki çakıyı çıkarıp Batuya yöneltti. Sonra birbirlerini bıçakladılar. Polislerde beni sorumlu tutup 13 yıl hapse mahkum ettiler. Tabiki böyle birşey olmadı. Ceyhunu alıp Ceyhunun evine gittik.

"Ya Ceyhun ne olur kızma bana. Ben gerçekten Kuzeyin bana ihanet ettiğini sana söyleyecektim. Ne olur beni affet kanka" diye yalvarırken kapı çaldı ve Ceyhun kapıyı açmaya gitti. Az sonra içeriye zayıf, uzun, güzel -güzel ne be taş gibi- esmer bir kız girdi. "merhaba ben Zeynep. Ceyhunun kız arkadaşıyım. Sen kimsin ve burda benim sevgilimin evinde ne işin var?" dedi imalı imalı. "merhaba ben Eda. Senin sevgilinin çocukluk arkadaşıyım." dedim ona karşılık. Adının Zeynep olduğunu öğrendiğim kız şaşırmış olacak ki ağzı bir karış açık kalmış.-ağzını kapatta sinek kaçmasın.- " Şey... Ben... Çok özür dilerim. Bir an sizi şey sandım da..." dediği sırada öküz Ceyhun kızın lafını kesti ve "ne sandın Zeynep? Seni aldatacağımı mı? Hı..? Söylesene." dediği sırada "Ceyhun bi yanlış anlaşılma oldu abartma istersen." dedim. Ceyhun bana beni öldürecek gibi baktı ve "her defasında böyle yapıyor. Artık dayanamıyorum." dedi ve Zeynep'e dönerek" bitti" dedi. Kız tam konuşacakken Ceyhun "konuşma ve defol git seni bir daha görmek istemiyorum" dedi. Zeynepte ağlayarak gitti. Ceyhunda dönüp "abi çok abartmadın mı?" dedim ve Zeynepin arkasından gittim.

Siyahıma BeyazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin