5. Bölüm Hastane

48 3 4
                                    

  "Zeynep... Zeynep"  diye bağırdım. Ama Zeynep arkasına bakmadan koşuyordu.
  "Eda!" diye bir ses işittiğimde arkamı döndüm ve kaydım. Merdivenlerden düştüğümde kalçam çok acıyordu. İstemsizce bağırıp ağlıyordum.

  "iyi misin?" diye bir ses duydum ve sesin geldiği yöne doğru baktım. Allahım yine mi bu çocuk? Yeter ama ya. Bu çocuk beni takip mi ediyor? Her yerden çıkıyor anasını satim.

  "nasıl iyi olmamı bekliyorsun? Canım çok yanıyor." dedim ağlamaklı bir şekilde.

  Birden kendimi havada buldum."Ne yapıyorsun sen ya?" dedim. Cevap vermedi. Yüzünden de anlaşılacağı gibi benim için endişelenmişti.

  Beni kucağından indirdiğinde siyah bir porsche'nin yanında olduğumuzu gördüm. Sanırım bu bebek Batuya ait.-evet arabaları severim. Zenginim ama araba kullanmayı bilmiyorum. Ne yazık- Batu arabanın ön kapısını açtı ve beni tekrar kucağına alıp arabaya bindirdi.

  Hastaneye vardığımızda Batu arabadan inip benim kapımı açtı ve beni kucağına aldı. Hastaneye girdiğimizde doktor çağırdı.

  Odamın kapısı çaldığında "gir" dedim ve içeriye Ceyhun girdi. Beni kendine çekip sarıldı ve başıma bir öpücük kondurdu. Ardından "seni çok merak ettim. İyi misin?"  dediğinde olumlu bir şekilde başımı salladım. Ceyhun'a nerden öğrendiğini sordum. Bana "bizim apartmanda Sevda abla diye bir abla var. Seni merdivenlerden düşerken görmüş. Yanında da bir çocuk varmış. Seni kucağına almış ve bir porscheye bindirirken görmüş. Sahi kim o çocuk?" dediğinde bir öksürük tuttu beni. O sırada odaya biri girdi. Başımı kaldırdım ve odaya giren kişiye baktım. Batu olduğunu gördüm.

  "iyi misin güzellik?" dediği sırada Ceyhunu da bir öksürük tuttu. Batuya dönüp "güzellik?.." dedi. Batu "bu kim eda?" dediğinde "havaalanında birbirinize ölümcül bakış atmıştınız. Hatırladın mı?" diye sordum. Ceyhun "bunun ne işi var burda" dedi. "Ceyhuncum beni hastaneye getiren arkadaş bu işte." dedim.

  Odada büyük bir sessizlik vardı. Korkuyordum. Her an kavga çıkar diye korkuyordum. Sessizliği bozdum ve "benim karnım çok aç. Yemek yemeye gidelim mi?" diye sordum Ceyhun'a. Batu lafa atlayıp "bana uyar" dediğinde Ceyhun ona dönüp "sana ne oluyor birader?" dedi her an öldürecek gibi. Batu tam konuşacaktı ki Ceyhun onun ağzının üstüne bir tane patlattı. Ayırmaya çalıştım ama o sırada bileğimi burktum ve "aaa!" diye inledim.

  Doktor "Sanırım biraz dinlense iyi olur." dedi ve kapıya doğru ilerledi. Arkasını dönüp "bu arada burası hastane. Hastalar rahatsız oluyor. Bu yüzden kavga etmeyin." dedi. O sırada "hay ağzını öpeyim doktor" dediğimde Batu ve Ceyhun bana sinirli bi şekilde "sakın" dediler.

  Ceyhun'a dönüp "Ceyhun ya git şu kızdan özür dile de barışın. Kızın kalbini çok kırdın lan." dediğimde "sakın bir daha o kızdan bahsetme. O kızı da o olayı da duymayacam. Anlaşıldı mı küçük hanım?" dediğinde başımı onaylarca salladım.

***

  Sabah olmuştu. Kendimi kaslı bir kolun altında buldum. Üstümde de kaslı bir kol vardı. Sağıma döndüğümde Batunun bana sarılı bir şekilde yattığını gördüm. Hemen onu ittim. Ama çok güçlü olduğu için hiç bir etkisi olmadı. Batuyu uyandırmayı denedim ama öküz uyanmadı. Birden bir ses "ancak bir alt dudakla uyanırım güzellik." dedi. "çık yanımdan pis sapık."  dedim. Batu bana dönüp "o zaman bunu sen istedin güzellik" dedi ve yattığı yerden doğruldu. Beni yatağa uzandırıp kendi altına aldı. Onu ittirdim ama nafile.

  Dudaklarının dudağıma değdiği an son çare onun dudağını ısırdım. Birden "hassiktir" diyip yataktan düştü. Ona dönüp "bunu siz istediniz beyefendi" dedim sırıtarak.

  Birden odanın kapısı açıldı. Ceyhun içeriye girdi. Bir bana birde Batuya baktı. Batunun dudağı kalıyordu. Bende nefes nefese kalmıştım -korkudan herhalde-. Ceyhun birden kükredi "noluyor lan burda?" dediğinde Batu tam konuşacaktı ki birden "sen neredeydin Ceyhun?" dedim konuyu değiştirerek. "Edanın yanına gittim. Özür falan diledim ama affetmedi. Bende son çare olarak onların evinin çatısına çıktım ve kendimi atmakla tehdit ettim. O da hemen gelip bana bir tokat attı. Sonrada sarıldı. Gece beraber onun evinde yattık da sen hâlâ benim sorumu cevaplamadın." dedi Ceyhun.

  Ayağı kalktım ve bir kol beni kendine çekti. "biz sevgiliyiz Ceyhun" dediğinde Ceyhun ve ben birlikte "Ne?.." diye bağırdık. Ceyhun Batuya bir tane patlattı. Ardından Batu da Ceyhun'a bir tane patlattı. Ardından kavga etmeye başladılar. Ben onları ayırmadım. Ne mi yaptım? Güvenliği çağırdım.

  Ne mi oldu? Batu ve Ceyhun hastaneden kovuldu. Bende taburcu oldum. Şu an hastanenin önünde taksi bekliyorum. Bu takside gelmek bilmedi ha. Bende hep bekliyorum. Neyi mi? Aşkı, mutluluğu, huzuru, sevgiyi, saygıyı... 

  Ben böyle düşünürken siyah bir porsche benim önümde durdu. Birden bu güzelim porsche'nin camı açıldı ve içerden bir ses geldi."atla bebek" diyen Batunun her ne kadar suratına tükürmek istesem de mecburen binmek zorundaydım. Çünkü bu taksinin geleceği yok. Bu güzelim porscheye bindiğimde Batu bana "bana gidelim mi? Ne dersin?" diyip piç bir şekilde gülüp göz kırptı. Ona tokat attım ve tam arabadan inecekken arabanın kapısını kilitledi. "aç şunu pis sapık" dediğimde "Ne sapığı be ne saçmalıyorsun?"  dedi. "şey ben şey sandım da ondan dolayı şey ettim. Yoksa şey sanmasaydım şey etmezdim gerçekten bak. Neyse ya boşv..." sözümü bitirmeden Batu benim sözümü kesti. Nasıl biliyor musunuz? Dudaklarıyla...

 

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 19, 2016 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Siyahıma BeyazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin