Ve şair, sabrını taşıran son damlanın da düştüğünü gördü. Zamanı gelmişti artık, öfke barajının kapaklarını açmanın. Yoktu artık beklemek, yoktu artık merhamet. Gün hesap sorma günüydü. Eğer koruyamıyorsan mağdurları ne anlamı vardı güçlü olmanın. Susmak, kabullenmekti ve o artık susamayacak, içinde dalga dalga yükselen çığlığı bastırmayacaktı bir daha.
Bazı savaşçılar yemin eder silahlarını gömerdi ya: o merhametini vermişti dün akşam toprağa. Yemin etti. Diş bileyecekti yanlış yolda olana, ya doğru yola getirecekti, ya doğru uğrunda ölümü ona götürecekti. Duyuracaktı, sessizlikte saklı duran potansiyel çığlığı. Artık yeryüzünde ki varisiydi Azrail'in. 'Kara Melek' ti bundan sonra adı. Aralarındaki tek fark aldığı her can için gözyaşı dökmesiydi. Nede olsa Azrail kadar tecrübesi yoktu. Şimdilik!...
Bir anlamı varsa yaşamanın, yaşatmakta olduğuna inanmıştı o anlamın. Yaşatmak için öldürecek ve öldürmek için yaşayacaktı. Ve çok ağır bir bedel ödeyerek; aldığı canların günahlarını da yüklenerek, bir bakıma kurtararak o ruhları, Cehennemde daha az yanmalarını sağlayarak gerçekleştirecekti yazgısını.
Her günbatımında gözyaşı dökecekti, hayat defterinden sildiği ve sileceği her bir isim için. Dua edecekti; o onları bulmadan, onların doğru yolu bulmaları için yakaracaktı Tanrı'ya. Tanrı'nın onlara son bir şans vermesi için, o kırmadan, idam mahkumunun kalemini. "Cehennemde buluşmak dileğiyle!" diyecekti; elleriyle çekerken, eceli gelmiş faninin ipini. Ve hiç sevmediği karanfillerden oluşan bir demet gönderecekti cenazelerine.
Yazgısıydı bu. İnanmıyordu artık, dünyanın kendiliğinden düzeleceğine. Kararlıydı; ayrılırken bu dünyadan arkasında bir mezarlık dolusu karanfil bırakacaktı..."Not: Tüm bunları nasıl mı biliyorum? Benim cenazeme de bir demet karanfil gönderdi: hem de ; hiç sevmediklerinden..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARA MELEK
Short StoryVe şair, sabrını taşıran son damlanın da düştüğünü gördü. Zamanı gelmişti artık, öfke barajının kapaklarını açmanın. Yoktu artık beklemek, yoktu artık merhamet. Gün hesap sorma günüydü. Eğer koruyamıyorsan mağdurları ne anlamı vardı güçlü o...