1. bölüm

91 3 4
                                    

Yaşasın be liseli oldum sonunda! Aman çok ta heyecanlı. Tamam kabul ediyorum yakışıklı varlıklar var ama.. Normal işte. 1. Hafta çok iyi geçmişti. Ortaokuldan Selda ve Ayşe vardı. Mehmet Özgün ve Çetin de vardı tabii. Hepsiyle aynı sınıftaydık ve iletişimimiz daha da güçlenmişti. Hep sohbet ediyorduk ve çarşamba günü yemeğe çıkmıştık. Bugün cuma (enseyi kapa) ve şükürler olsun ki HAFTASONUUU! Ne yapacaktım acaba? Şimdi okuldan eve geldim ve acaba Aslı'ya mı dadansam? Ya da anama. Ya daaaaa.. Evet babama! Babamla uzun zamandan beri baba kız günü yapmamıştık. 1 ay olmuştur sanırım. Hep geçiştiriyordu adam yaa yorgunum diye. Ama adam haklı işi çok yoğun eve 08.00'da geliyor sürekli. Kendisi doktor. Kbb uzmanı. Ama bugün erken geldi.Annem de mühendis. Ziraat mühendisi. Neyse hemen rahat birşeyler giyip babamın çalışma odasına daldım (evet ýanlışlıkla kapısını çalmadım ve en sinir olduğu şeydir kendilerinin!). - Eda kızım ben sana ne dedim yine aynı şeyler!" diye bağırdı. Evet YİNE irkilmiştim geçeninde olduğu gibi ama olsun o olmadığında sesini özlüyordum. - Özür dilerim baba ama sana bir teklifim var" "Hadi dısarı çıkalım." Dedim. Babam - Beni 10 dk beklersen çıkarız." dedi. Babam hiçbir zaman Aslı ve benim onunla takılmak için sunduğumuz fikirleri hiçbir zaman reddetmez, işleri olduğunda zaten ona teklif etmeyeceğimizi bilir, ama şimdiki gibi öylesine çalışmalar yaptığında ve o çalışmanın ortasında olduğunda biraz beklememizi söyler ve gezerdik. Aşağiya indiğimde yine karşımda telaşlı bir anne gördüm - Kızım benim acilen çıkmam gerekiyor Gül ablan hastalanmış ve yanında kızı yokmuş beni istiyor." dedi. Bende "tamam" dedim ve ona "baba-kız günü yapacağımızı" söyledim. O da buna çok sevindi ve "Aslı'yı bırakıp bırakmayacağımızi"sordu. Bende bunun üzerine "sorarım"dedim ve komacan bir öpücük kondurarak Aslı'nın odasına çıktım. Tabiiki Aslı Hanım Hazretlerinin kapısını tıklatmayı ihmal etmeyerek "- bebitoşkom biz babamla baba-kız gunu yapacağız katılmak ister misin?"diye sordum. -Yok canikom ya ben Pelinle buluşacağım şimdide kıyafet seçeceğim bana biraz yardım eder misin?" Diye sordu bana o lanet olasıca ve acayip tatlişko bir surat yaparak şerefsiz. Buna hayır mı denilir? Hava pek ılık olmadığından yani sıcağa uygun dar siyah pantalonla beyaz askılı t-shirt ünü bulup üstünede uzun melek kanatlı kolyesini takıp beline de kareli gömleğini bağlamasını söyledim. O da "tamam aşkitom" dedi ve onu öperek aşağıya fırladım. Evet babamı çok bekletmiştim. Bir baktım arabanın önünde beni bekliyor adamcağiz. Ben bu adamı seviyorum. Yanına koştum ve özur diledim. -Önemli değil kızım" dedi. Arabaya bindik ve turlamaya başladık. Sahile indik ve balık ekmek gömdük. Sonra sarmaş dolaş bir şekilde yürüdük ve tabiikisi ben yani ben bir sürü fotişler çektim.
Deniz manzarası harikaydı. Sonra babam -Güneşin batışı gelene kadar oyalanalım sonrada gelir bu bankta oturup güneşin batışını izleriz."dedi. Tam"olur" diyecekken aklıma araba kullanmak geldi. Geçen sene babam beni adını sanını bilmediğim (Aslı'yla beraber) bir köydeki boş bir araziye götürmüştü. Orada araba kullandırtmışti. Ben de ona "oraya gidip gidemeyeceğimizi " sordum. Ve uzun bir süre düşündükten sonra kabul etti. Arabaya bindik ve köye kadar sürdü. Sonra uzun bir uğraş sonrası sürücü koltüğuna oturdum ve hani araba reklamlarında olur ya şu direksiyonu kavrarlar öyle bir tutuş sergiledim ve babamın dedijlerini yaptım. Otomatik vitesti ve kullanması kolaydı. Ama bunun birde trafiği var dimi yani. Bu daha hiçbir şey. Öyle komik ve cilveli bir sürüş yaptım ki babamla gülmekten pert olduk. Aman araba pert olmasında. Neyse yarım saaat boyunca araba sürdüm ve beni şaşırtansa uzun bir antreman sonrasında babam bana köyün içinde arabayı sürmemi istedi. İlk önce itiraz etmiştim şimdi zavallı çocuklara çarparım ya da çocuklar özenir diye sonra babam - Zaten şöyle kısa bir yerde sürersin" demişti ve sonra "şöyle kısa bir yer" e girdim ama giriş o giriş. Patladı gitti. Köyün içine girip öyle sürdüm. Tam iyice en keyifli sürüş moduna gelmiştim ki telefon çaldı. Arayan anamdı. Telefonla görüştükten sonra babam - Hadi kızım şurada dur da annen Gül ablanlardan çıkacakmış buluşmak istiyor." Dedi. -Ama o kendi arabasıyla gitmedi mi?" Diye sordum. -Evet ama aynı anda eve gidelim dedi." Dedi. Bunun üzeine annemin saçma bir teklifte olduğjnu düşündüm ve babama SESLİ bir şekilde bu düşüncemi belirttim. O da az buçuk onayladı ve arabayı durdurdum. Değiş tokuş yaptık.

BİR ŞİZOFRENİ VE KARDEŞİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin